•24•

1.6K 96 17
                                    

Yeni hoşgeldiniz. Oy vermeyi ve bol bol yorum yapmayı unutmayın. Keyifli okumalar dilerim. =)

•••

Önceki bölümden hatırlatma:

"Keşke sen daha önce gelmiş olsaydın, belki şu an o çoktan bizimle olurdu..."

Normalde akşam sürpriz yaparak vereceğim haberi içimde tutmak yerine söylemiştim.

Gözlerindeki yaşlar çoğalırken titreyen elinin karnıma geldiğini gördüm. Eli karnımı sardığında başını ağlayan gökyüzüne kaldırdı ve "ALLAH'IM SANA ŞÜKÜRLER OLSUN!" diyerek bağırdı. Bu hali gözyaşlarımın içersinde gülmeme sebep olurken bir anda kendimi kucağında bulmuştum.

Beni döndürürken kollarımı sıkı bir şekilde boynuna sarmıştım. Gökyüzünden boşalırcasına yağan yağmur altında birbirimize sarılı haldeydik. Alnını alnıma yasladı ve konuştu.

"Seni bana veren Allah'a şükürler olsun..."

•••

Uzun süre çocuklarla vakit geçirmiştik. Ben onları tanıştıracağım için heyecan yaparken,onların birbirini zaten tanıdığını öğrenmiştim.

Cihan sürekli beni şaşırtmayı başarıyordu...

Yurttan çıktıktan sonra Cihan'ın sorularıyla cebelleşmiştim.

'Ne kadarlık?'

'Ne zaman öğrendin?'

'Cinsiyeti ne zaman belli olacak?'

'Bu süreçte ne yapacağız?'

'Doktorun kim,iyi mi?'

Gibi gibi hatırlayamadığım bir sürü soru...

Öyle heyecanlıydı ki, göz bebekleri titreşiyordu...

(Oy ve yorumları unutmuyoruz. ;))

Ve birlikte öğrenemediğimiz içinde biraz buruktu.

Fakat bizim mesleğimiz, yaşantımız ortadaydı. Belki doğuma girerken o yanımda olmayacaktı.Belki görevde doğum yapacaktım. Her şey mümkündü ve tüm bunları göz önünde bulundurmamız gerekiyordu.

Yol güzergahı üzerinde bir petshopa uğrayıp Safir için gereken eşyaları almıştık. Işıklarda beklerken bir reklam afişi dikkatimi çekmişti. Bulunduğumuz ilçede kitap fuarı açılmış ve yaklaşık iki hafta sürecekmiş. Yazılan tarihe göre yarın ikinci haftada doluyordu.

Cihan'a sunmuş olduğum teklifle rotamızı kitap fuarının yapıldığı, önceleri pazar yeri olarak kullanılan yere çevirmiştik.

Alana ulaştığımızda arabayı park edip inmiş ve çadırların olduğu yere ulaşmıştık.

Bazı yayın evleri kendilerine özel çadır açarken, bazıları toplu büyük çadırlar içerisindeydi. Biz büyük çadıra giriş yaptığımızda burnuma ilk ulaşan yeni basım yapılmış kağıt kokusuydu.

İNTİZAR(VATAN AŞIKLARI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin