Yek_Ber~32~

1.4K 85 17
                                    


Aradan haftalar geçmişti. Berfu artık 7 buçuk aylıkta. Şu sıralar kendini çok kötü hissediyordu. Ara ara sancıları vardı erken doğum riski çoktu. Doktoru  zaten erken doğum olacağını söylemişti.

Asya'nın da  nişanı olacaktı 2 gün sonraya. Herkeste bir telaş vardı. 1 buçuk ay önce haber eden Hasan ağanın oğlu Devran ile Asya nişanlanacaklardı. Yekta ilk zamanlar çok karşı çıkmıştı istememişti kardeşinin evlenmesini. Onun gözünde hala küçücüktü neticede o. Ama gel gör ki kimse Yekta'yı pes ettirememisti. Karısı ne kadar çocuklarını kullansa bile Yekta kardeşini vermek istemiyordu.  En son Asya çıkıp "Abi senin de rızan olursa eğer benim rızam vardır" diyince Yekta'ya da pek bir söz kalmamıştı.

Şimdi herkes terasta oturmuş 2 gün sonra ki nişan hakkında konuşuyorlardı. Asiye hanımın gözünden kaçmamıştı Berfu'nun acı çeker gibi duran yüzü.  Hemen kocasının yanından kalkıp uzakta oturan gelinine doğru gitti. Kayınpederinin yanında rahat oturamadigi için diğer kızlarla birlikte erkeklerden en uzak köşeye oturmuşlardı.  Asiye hanımın kalkması ile bütün erkeklerin gözü ona döndü. Kızların yanına geçip Berfu'nun elini tutup

"Neyin var keçamin. Ağrın vardır" diye sorunca Yekta panikle ayağa kalktı ve Berfu'ya doğru gidip dizleri önüne çöktü.

"Neyin var kurban olduğum. Ağrın mı var. Hemen hastaneye gidelim. Hadi. Kalkabilecek misin. Yardım edeyim mi" diye sorularını soluksuz sıraladı karısına. Herkes Berfu'nun konuşmasını bekliyorlardı. 

Derin derin nefes alıp
"Yektaa. Ara ara sancım oluyor." Diyince herkesi bi panik almıştı.
Yavaşça Berfu'yu yerinden kaldırıp arabaya götürdüler ve ondan sonrası film sahnesi gibi geçmişti.

Yekta, Asiye hanım ve Asya birlikte hastaneye gitmişlerdi. Şimdi acilin önünde bekliyorlardı. Yekta bi o yana bi bu yana gidip geliyordu stresten.

Doktor çıkıp;

"Berfu hanım şuan iyi ama böyle olursa 1 haftaya doğum gerçekleşir. Stresten, heyecandan, üzüntüden uzak dursun lütfen ve bol bol dinlensin kendini yormadan yürüyüş yapsın. Yani siz her şeye hazırlıklı olun derim ben 1 haftaya bebekler doğar. Tekrar geçmiş olsun" diyip yanlarından ayrıldı. Onlarda hemen Berfu'nun yanına geçtiler.

Berfu gözleri dolu dolu baktı kocasına. Erken doğum olunca risk vardı. Daha bebekleri tam gelişememişti.  Bi anne olarak buna dayanamıyordu.  O bebeklerini doğduklarında hemen kucağında eve götürmek istiyordu ama erken doğunca küveze gireceklerdi. Gözlerinden bir bir aktı yaşlar. Yekta hemen yanına gelip sildi gözyaşlarını ve alnından öpüp

"Bebeklerimizi kucağımıza aldığımızda hepsi geçecek gülüm ağlama artık. Hadi evimize gidelim" diyip Berfu'nun kalkmasına yardımcı etti ve arabaya binip konağa doğru sürdü.

Eve geldiklerinde Berfu'nun annesi ile babası da buradaydı.

Berfu'yu aradıklarında telefon konakta olduğu için Yekta'nın yengesi Cemile açmıştı. Ve Berfu'nun rahatsızlandığını söylediğinde panik yapıp hastaneye gitmek istemişti ama Ali ağa birazdan gelirler diyip eve çağırmıştı. Ve onların hemen arkasından da Yekta gil gelmişti.

Mehmet Ağa kızını görür görmez hemen kucaklamıştın kızını ardından da Zöhre hanım aynı şekilde öpüp koklamıştı.  Durumu öğrenip herkes üzülmüştü ama yapacak birsey yoktu şuan.  Berfu biraz yanlarında oturup ailesi ile vedalaşıp dinlenmek için odaya çıktı Yekta ve Asya da onunla kalkıp yardımcı olmuşlardı. Odaya girip Berfu'yu yatağa yatırmıştı Yekta sonra alnından öpüp

"Ben tekrar aşağıya ineyim ayıp olmasın babanlara. Sen de güzelce dinlen tamam mı güzelim" diyip Berfu kafasının aşağı yukarı sallayınca alnından öpüp odadan çıktı. Berfu da Asya ile konuşurken bi süre sonra uykuya daldı. Asya da onu uyandırmadan odadan çıktı ve aşağıya indi. Onu görünce Asiye hanım

"Asyam Berfu nasıl oldu kızım daha iyimi"

"Daha iyiydi annem. Uyuya kaldı zaten" dedi herkes panik halindeydi. Ne olacaktı nasıl olacaktı bilmiyorlardı.  Bi süre daha oturup kalkmışlardı Mehmet Ağa gilde. Konak ahalisi de odalarina çıkmıştı.

Yekta hemen odaya girince karısına baktı hala uyuyor mu diye. Uyuduğunu görünce hemen duşa girdi ve kısa duş alıp çıktı.

Duştan çıktığında Berfu uyanmıştı. Hemen yanına gidip sıkıca sarılmıştı. 

"Nasıl oldun Berfum.  Dikkat et lütfen kendine bak endişeleniyorum.  Aklım sürekli sende"

"Daha iyiyim hayatım.  Merak etme sen iyiyim ben" dedi.

"Hep iyi ol güzelim" diyip küçük bir buse kondurup hemen yatağa girmişti karısını da kolları arasına almış ve uykuya dalmışlardı.

Aradan iki gün geçmişti Berfu'nun ara ara sancıları olmuştu bugün de Asya'nın nişanı vardı. Berfu hazırlanıyordu. Aslı da gelmiş yardım ediyordu. Berfu'nun sancıları vardı bugün ama kimseye söylemiyordu.

Nişanın bitmesini beklemek istedi ama bebekleri bekleyecek gibi değildi. Yekta'nın gözü sürekli Berfu'nun üstündeydi. Farkındaydı acı çektiğinin sancın varsa hastaneye gidelim desede iyiyim. Her zamanki ağrı diyip duruyordu.

Herkes eğlenmeye devam ederken Berfu kaynanasına yaklaşıp ben biraz uzanayım diyince Asiye hanım telaşlandi.

"Noldu keçamin. Yekta seni hastaneye götürsün söyleyem de" diyince

"Yok anne dinlenirsem geçer" dedi. Zöhre hanımda telaş yapmıştı.  Kızı acı çekiyordu. Asiye hanımın koluna dokundu ve

"Ben de Berfu ile çıkayım biraz yanında durayım rahat olursa inerim" diyince tamam dediler.

Zöhre hanım Berfu'nun koluna girdi ve yavaşça yürümeye başladılar. Yekta da onların arkası sıra bakıyordu. Ağaların yanından kalkamıyordu da sürekli. Biraz daha durup annesinin yanına gitti ve Berfu'nun neden çıktığını sordu.

"Biraz sancısı varmış oğlum önemli değil dedi. Merak etme sende Zöhre kadın çıktı onla beraber. Hadi git babayın yanına ağalara ayıp olmasın" diyince Yekta da mecbur geri yerine geçmişti. Telefonu eline alıp hemen Berfu'ya nasılsın ağrın varsa hastaneye gidelim diye yazıp göndermişti. 

Berfu odaya gireli  sancısı çoğalmıştı. Telefona bakacak durumda değildi. Kasılmaları başlamıştı. Annesi panik yapma desede olmuyordu.

10 dakika anca dayanabilmişti Berfu gittikçe kasılmaları çoğalıyordu.

"Anne Yekta'yı çağır hemen dayanamıyorum daha fazla" diyerek derin nefes alıp veriyordu.

Zöhre hanım ise hemen odadan çıkıp avluya inmeye başlamıştı. Onu öyle koşarak geldiğini Yekta ile Mehmet Ağa görmüştü ikisi de hemen ayaklanıp Zöhre hanımın yanına gelmişlerdi. 

"Yekta oğul koş Berfu'yu hastaneye götürmek lazım doğum başladı" diyince nişan biran da durmuştu herkes panikle hastaneye gitmeye başlamışlardı. Yekta ise önce ne yapacağını şaşırmış öylece dikilince abisi omzuna dokunup

"Hadi oğlum karını al da hastaneye yetiştir" diyene kadar olayı tam anlamamıştı.

Hemen odaya koşup Berfu'yu kucağına almaya çalıştı ama bu durum Berfu'yu daha da sıkıştırdı ve Aslı ile Yekta Berfu'nun koluna girdiler ve yavaş yavaş yürüterek arabaya getirdiler. Berfu derin derin nefes alıyordu acı eşliğinde.

Hastaneye kavuştuklarında hersey biranda gelişti Berfu'yu hemen doğum haneye aldılar ve bütün tetkikler yapılıp doğuma aldılar sezeryan olacaktı.

Aradan 1 geçmişti ama hale haber yoktu. Dakikalar sonra ameliyathanenin kapısı açılmıştı. Ve sedyede Berfu'yu götürüyorlardı.  Gözleri kapalıydı.
"Berfumm" dedi gözleri dolmuştu.

"Nasıl durumu bebkler nerde hani neden çıkmadı onlar" diye doktora sorularını sıralamıştı. Bütün aile merakla  doktorun konuşmasını bekliyordu.






 Verilmiş SözHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin