Az önceki it bana okkalı bı tokat atıp savrulmamı sağladı evet canım çok yanmıştı ama bunu belli etmesem iyi olurdu.Gözlerimi kapatıp kendime gelmeye çalıştım.kafamı kaldırıp Batuhana bakmaya çalıştım ama tepemdeki it buna izin vermedi.Beni daha çok tokatladı.Evet canım çok yanıyordu ama dayanabilirdim.Son kez Batuhana bakmaya çalıştım gözleri gözlerimi deldi geçti.Gözlerinde 'Acıma' duygusu vardı,ve benim acınacak bı halim yoktu,tabi her ne kadar Kaşım ve dudağım patlamış olsada.Tam konuşacakken elleri saçımı dolayıp kafamı arkaya yatırdı ve benimle aynı hizaya geldi iğrenç nefesini yüzüme vurarak konuşmaya başladı;
"-şimdi de o albayınız gelsin de seni kurtarsın küçük o*ospum."dedi.ve boynuma burnunu sokarak kokumu içine çekti.Benim derhal bişe yapmam gerekiyordu...Batuhan ve o şerefsiz yanımdan gideli uzun zaman olmuştu.Ben burdan biran önce kurtulmalıydım.Biraz düşünüp kafamda bı plan kurmuştum.Plan şöyleydi;
Ellerimi çözüp,biran önce bı telsiz bulmam gerekiyordu eğer bizim kışlanın telsiz numarasını unutmadıysam yağızla irtibata geçip bulunduğum konuma acil ekip yollatabilirdim.İnşallah unutmamışımdır.Neyse benim biricik hafızam beni yarı yolda bırakmazdı.Önce etrafı dinledim gelen giden yoktu,zaten sesde çıkmıyordu.Uzun uğraşlar sonunda ellerimi çözdüm ama çözer çözmez bı kadınla göz göze geldim.elinde yemek tepsisiyle,önce bana baktı ardından cebindeki telsizle uzandı bende, anında kadına doğru atılıp elimi ağzına kapattım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ŞEHADET YEMİNİ
De TodoSEHER" dedi şefkatli bi ses evet bu babasının sesiydi yıllar sonra onun sesini ilk defa duyuyordu "acaba gerçek olabilirmi, babası yaşıyor olabilir miydi?"etrafına baktığında çok güzel bir bahçenin içinde olduğunu gördü yemyeşil,her tür meyvenin old...