... yine ağladığım günlerden bir tanesiydi. Uyanmak istemezdim böyle bir güne. Yine annemin ve babamın içerden gelen tartışma sesleri gittikçe yükseliyordu. İstemezdim kulak misafiri olmak, fakat elde değildi. Artık alışmıştım bu tür konuşmalara. Ağlasamda işe yaramayacaktı. En iyisi ben derdimi sayfalara dökmeye başlayayım. Tam başlayacakken babam kapımı sert bir şekilde tıklattı.
"aç ulan kapıyı"dedi sinirle.
çok korkmuştum, yine bana vuracağından. Açmak zorundaydım kapıyı. Elim titreye titreye açtım kapıyı. Elinde bıçakla üzerime yürüdü.
"Ne halt yedimde annenle evlendim , sen niye doğdun keşke ölseydin" dedi ve odamın kapısını hızla çarpıp gitti.
O sırada ben kendimin iyice önemsiz biri olduğunu anlamıştım. Zaten öyleydim. Ben bunları yaşamak zorunda mıyım? Benim diğer çocuklardan farkım neydi? Ya da benimi insan yerine koymuyorlardı. Gerçekten yeter ağlamak istemiyorum, mücadele etmekten yoruldum artık, gücüm kalmadı. Taktım kulaklığı açtım son ses müzik, çünkü artık kimsenin sesini duymak istemiyordum. Ağladım, ağladım artık derman kalmamıştı bende.
İçerden annemin 'Yeter artık canımın yanmasını istemiyorum vurma' dediğini duyunca içim parçalandı. İçeriye gittim korka korka. Gördüğüm manzara beni çok üzdü çünkü annemin ağzı kanamış, eli, boğazı hep yara bere içindeydi. Babam alkol kullandığı için hep sinirliydi. Kardeşlerimin biri üç yaşında, biri onbir yaşındaydı. İkisi de çok korkmuştu. Her ne kadar sevmesemde onları, sonuçta benim çektiğim acıları onların çekmesini istemezdim. Odama ağlayarak gittim, büyük bir depresif hale girmiştim. Etrafa bakındım kimse yoktu derdimi çekinmeden anlatacağım, sadece günlük vardı. Artık dayanamadım.
'Yeterrrrrrr, yeterrr ben bunları yaşamak zorunda mıyımm' diye bağırdım.
Üç yaşında olan kardeşim odamın kapısını tıklattı ve minik sesiyle 'abla bağırma korkuyorum' dedi.
Dayanamadım kapıyı açtım ve içeri girdi.
'Abla annemle babam neden tartışıyor' diye acı acı baktı..
'Bilmiyorum ablacım bilsem bağırmazdım zaten.'
'abla içeri gitmek istemiyorum babam bana vurdu sen beni burda korursun diğer ablam beni sevmiyor, sakinleştirmiyor' dedi.
İçim parçalandı, dayanamadım ve kucağıma aldım. Aklının dağılması için güldürdüm, o da güldü. Sonra içerden "takk" diye ses geldi hemen kardeşimin kulağını tıkadım çünkü korkacaktı, ağlarsa susmazdı.
Kardeşim sordu 'abla nolduu abla korkuyorum' diye sorguladı.
Korkumu yansıtmamak için 'birşey olmadı kardeşim şimdi sen sessizce burda beni bekle gelicem anlaştık mı?'
'Anlaştık abla.' diye doğruladı.
Yine korkumu yansıtmamak için sakince yürüdüm. Babamın elinde silah annemin anlına çekmişti. Annem çok korkmuştu. İçinden 'Bismillah' dediğini duyabiliyordum. Hemen koşarak babamın elinden silahı aldım 'yeter' dedim. Babamın sinirleri yatıştı ben silahı alınca. Meğer kimseyi vurmamış, mermisiz sıkmış sadece.
Ben dayanamayıp 'Artık kesin şu kavgayı, biz burda korkuyoruz, bizide insan yerine koyun ya da gidin başka yerde kavganızı edin. Ben ve kardeşlerim korkuyoruz!' dedım ve babam üzerime yürüyerek 'sen bi' şu çeneni kapa otur aşağıya' dedi. Ben ise ağlayarak odama gittim kardeşim kendi kendine, 'Annem ölmeyecek, babam kızmayacak, ablam ağlamayacak ...' diyordu. İçim paramparça oldu adeta.
Benim işim kardeşimi sakinleştirmekti. Aldım kucağıma ve dedim ki
'Korkma kardeşim ben her ne kadar seni koruyamasamda Allah yanımızda' diyerek içini rahatlattım. O sırada kardeşim 'Abla ya Allah'da koruyamazsa' ne olsun işte çocuk aklı!
'Hayır kardeşim öyle şey olmaz Allah herkes den güçlü ve koruyucudur bak mesela ben bu sözü dersem Allah bizi daha çok korur.' 'Hangi söz abla?' bak bu söz gülüm
'Bismillahirrahmanirrahim'
Amacım onu sakinleştirmek ve aklına az da olsa imanın sevgisini anlatmaktı.
'aa gerçekten mi abla?'
'evet bal peteğim' dedim.
Ben ona on kez 'Bismillahirahmanirrahim' dedikten sonra uyumuştu. Elleri çok tatlıydı. Sesizce içeri gittim. Sanki beni bir hiçe sayıp yine tartışıyorlardı. Zaten bir hiçdim. Dayanamayıp, şu sözü deyiverdim. Babam beni öldürsede 'Yaa gerçekten yeter çocuk gibi konuyu uzattıkça uzatıyorsunuz, hadi beni geçtim şu kardeşlerime acıyın vicdansız anne, baba!'
onbir yaşında olan kardeşim duvarın bir kenarına çekilmiş ağlıyordu. Hemen yanıma aldım ve 'hiç üzülme, ağlama güzel kardeşim Allah yanımızda olur mu?' ya canım benim çok korkmuştu. 't-tamam a-abla ıhıhıh' ağlaması benim içimi acıtıyor çokça.
Bu sözden sonra biraz sakinleşip odasına gitmişti. Sonra babam 'Şimdi seni yedim kızım' diyerek bağırdı. Üzerime bıçakla yürümeye başladı.
Tokat attı, tekmeledi bıçakladı elimi yaralamıştı. Benim canım çok acımıştı. Acı çeke çeke odama gittim. Gittikten sonra annem hemen koşarak odama geldi ve
'Annecim yavrum çok özür dilerim affet benii' diyerek sarıldı.
'Bal annem ben asla sana küsmem, küsememde seni çok seviyorum' dedikten sonra o acıya dayanamayıp gözlerim kaydı.
Annem endişelenip beni kucağına alıp dışarıya çıktı ve bağırdı
'Lütfen yardım ediin kızım bayıldıı , nolur yardım'
sonra bir vatandaş gelip arabasıyla beni hemen hastaneye yetiştirdi. Doktorlar hemen sedyeye koyup kırmızı alana götürdüler. Yaralarıma pansuman yapıp, serum taktılar kendime gelmem için. Bir iki saat sonra uyanıp kendime gelmiştim
'baba hayır yapma anneme vurma' diye mırıldanarak uyandım.
Annem 'burdayım kızım sakin ol' dedi.
Doktorlar geldi ve dedi ki 'kızınızın sağlık durumu gayet iyi şimdi taburcu ederiz sonrada eve gidersiniz ama önce kızınız biraz dinlensin, ha bu arada hanımefendi bi benimle gelir mısınız?' dedikten sonra annem endişeli endişeli yanına gitti.
'noldu doktor bey?' "korkmanıza gerek yok, sadece bir şey soracağım?
'Siz eşinizden şiddet mi görüyorsunuz?'
Annem ise 'Evet nolur yardım edin' dedi.
Doktor bey 'siz sakin olun lütfen ben hemen ihbar veriyorum.' diyerek umut doldurdu içimize. Ben hem taburcu olmuştum hem eve de gelmiştik komşumuz sayesinde. Eve geldiğimizde iki kardeşim benim odamda kafasını dağıtmak için oyuncak oynuyorlardı. Babam onlara her şeyi anlatmış olmalıydı sanırım yoksa bu kadar sakin olmazlardı.
Annem 'senden kurtulacağız be adam sadece şu an sabrediyoruz' dedi.
Sonra babam 'Sen neyi ima etmeye çalışıyorsun be kadın!'
Tam vuracakken polisler geldi ve bu vicdansız herifi götürdü sonunda ondan kurtulmuştuk... Çok mutluyduk. Annem yemek yaptı ve biraz kafamızı dağıttı. Annem kardeşlerimle ilgileniyordu ve ben odama gittim. Nedense içime atamadığım bi sürü korku vardı acaba neydi?
_ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _ _
Aşklarım bu benim ilk yazacağım kitap olacağı için beğenmeyebilirsiniz. Ama bir şans verin derim. Keyifli okumalarrr :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FARKEDİLMEYEN MASUM
Teen FictionMasumluğum insanların beni ezmesini o denli artırıyordu. kalbim asla karşı koymak istemiyor, onlara gerçek yüzümü vurmak istemiyordu. başardığımı göremiyceklerdi ama başarıya aç gözlerimin başarıya doğru o hızla koşuşumu'da görmeyeceklerdi. asla ben...