Don't Need You, Banginho

üç

cchrischan - minleeho

minleeho
Bodyguarda ihtiyacım olduğunu sanmıyorum?
*görüldü*

Hey ciddiyim.
*görüldü*

Görüldü atmayı kes.
*görüldü*

cchrischan
Ben öyle düşünmüyorum.

minleeho
Ne saçmalıyorsun sen?
*görüldü*

Manyak herif.
*görüldü*

cchrischan
Sen bilirsin.
Madem kendini koruyabileceksin,
Dene bakalım.

minleeho
Tanrım,
Şaka mısın sen?
*görüldü*

Çok sinirimi bozuyorsun.
*görüldü*

Bu kişiyi engellediniz,
engeli kaldırmak için dokunun.

Minho Chan'ı engelledikten sonra telefonunu kapatıp cebine koydu. Dirseklerini sıranın üstüne koyup başını ellerinin arasına aldı ve alnını karıştırmaya başladı.

Bu Chan kendini ne sanıyordu?

"Minho hyung, iyi misin?" Felix'in sesiyle kafasını kaldırdı Minho.

"İyiyim, başım ağırdı biraz"

"Son ders zaten eve gidicez birazdan"

Minho başını sallayıp önüne döndü.

***

"Bıraksana kolumu orospu çocuğu!"

Minho kendini Jiheon'dan kurtarmaya çalışıyordu. Yine.

Jiheon onu zorla arabaya oturtmaya çalılıyordu.

Minho küfürler savurup kaçmaya çalışıyordu ama başaramıyordu.

Herkes onları izliyordu, fakat kimse yardım etmiyordu.

Bu saçmalıktı, neden insanlar bu kadar korkak olmak zorundalardı?

Minho'nun bağırışları, Jiheon'un tehditleri derken yine Chan geldi.

Jiheon'un Minho'nun kolunu tutan elini ayırdı ve Minho'nun önüne geçti.

Tüm tehditkar bakışlarını Jiheon'a sunduktan sonra Jiheon'u kapısı açık olan arabasına ittirip kapıyı kapadı.

Minho'nunda bileğinden kavrayıp onu kalabalıktan uzaklaştırdı.

"C-Chan"

Chan biraz ilerledikten sonra durup Minho'yu duvara yasladı.

"Kendini koruyabileceğini söylemiştin Lee Minho, yarım saattir orda cebelleşiyorsun."

"Koruyabilirdim! Sen geldin!"

"Yarım saattir diyorum."

Minho yüzünü Chan'ın yüzüne yaklaştırdı. "Korunmaya ihtiyacım, hatta sana hiç ihtiyacım yok tamam mı Chris Bang? Beni korumaya çalışma!"

Çantasının kolundan tutup oradan uzaklaştı.

--

Niye bu kadar kisa oldu 🤨