hot n cold | taegguk

30

"chandler bing tabii ki. " dedi jeongguk kendinden emin bir şekilde. "eğlenceli erkekler her zaman 1-0 öndedir, ki chandler hem yakışıklı, hem zeki, hem düşünceli, hem ince esprili, hem- hem bir havası var tamam mı? onu sigara içerken gördün mü? o iğrenç şey bile ona o kadar yakışıyor ki. ayrıca ross ömür törpüsü olurdu ve joey kesinlikle bir ilişkide isteyeceğim türden biri değil."

"hadi ama!" dedi taehyung isyan edercesine. "ross konusuna katılsam da joey için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. en eğlenceli olan joey. o her daim yanında olması gereken biri, seni gözetiyor ama bunu gizlice yapıyor. seni destekler ama aman tanrım sen iğrençsin der çünkü bu işler böyle yürür tamam mı? hem hava demişken? hey? sen onu hiç-" boğazını temizleyip tek kaşını kaldırdı, hafiften sırıtırken işte şimdi kelimenin tam anlamıyla jeongguk'un karşısında joey tribbiani duruyordu. "'how you doin'?' derken gördün mü? hava dediğin şey tam da bu şekilde olur!"

"taehyung..."

"aşk fedakarlık gerektirir jeongguk," yemek çubuklarını jeongguk'a doğrulttu. "eğer joey ile sevgili olsaydın sana seni seviyorum demek yerine seninle yemeğini paylaşırdı. işte o bu tür biri. çünkü joey yemeğini paylaşmaz."

"aman tanrım." jeongguk kendini tutmadı ve gülmeye başladı. taehyung çok ciddi görünüyordu, daha komik olan şey friends hakkında konuşmaya başladıklarından beri taehyung, joey fanatikliği yapıyor ve iki kelimesinden birinde kesinlikle onu övüyordu. karakterlerden hangisiyle sevgili olurdun sorusu geldiğinde jeongguk'a dikkatli ve hevesli bir şekilde bakmıştı. jeongguk onun joey diyeceğini düşündüğüne emindi, chandler dediği an taehyung hayal kırıklığıyla omuzlarını düşürmüştü.

"gülme." taehyung gözlerini devirip ağzına yemek tıkıştırdı. "erkek seçimlerin gerçekten berbat." bir anda düşünmeden konuştuğunda söylediği şeyin farkına varması bir beş saniyesini almıştı. fark ettiği an jeongguk'a baktığında onun hiç de etkilenmemiş gibi omuz silktiğini gördü.

"ne diyebilirim ki? öyle görünüyor." işaret parmağını kaldırdı ve bilmiş bir şekilde baktı. "ama kabul et chandler'a haksızlık ediyorsun. o gerçekten mükemmel biri."

taehyung ağzındaki yemeği yutabilmek için su içti. jeongguk'un tepkisi onu biraz rahatlatmıştı. taehyung'un söylediklerinden etkilenmemiş gibi görünüyordu. dilini dudaklarının üzerinde gezdirdikten sonra "of. tamam. zaten tam olarak karşı çıkmıyorum. friends evrenlerinden birinde chandler ve joey kesinlikle evlidir."

"hey..." jeongguk gözlerini kocaman açtı. "ben de böyle düşünüyordum! hem de neredeyse en başından beri."

"ve en çok seven taraf joey olurdu."

"böyle söyleyemezsin." jeongguk kaşlarını çattı. "duygularını farklı şekilde yansıtıyor olmaları sevgilerinin de farklı ölçüde olduğu anlamına gelmez. bence birbirlerini dengeliyorlar."

"yani..." taehyung yemek çubuklarının arasına sıkıştırdığı eti alıp jeongguk'un tabağına bırakırken gayet doğal ve hep yaptığı bir şeyi yapıyormuş gibi görünüyordu. "bizim evrenimizde ben joey, sen chandler olurdun o zaman."

jeongguk'un dudakları beklemediği sözlerle aralanırken taehyung jeongguk'un bir şey söylememesiyle birlikte önce ona baktı, sonra kendi sesi kulaklarına doldu ve gözleri kocaman açıldı.

"bunu bu şekilde söylememem gerekiyordu- bugün ne oluyor bana? filtremi kaybetmiş gibiyim." dedi ağlayacakmış gibi. neredeyse masayı yumruklayacaktı. nabi burada olsa tam bir hayal kırıklığı olduğunu söylerdi.

"oh..." jeongguk'un yüz ifadesi değişti, gülecek gibi oldu ama bunu yapmamalıymış gibi hissediyordu çünkü kalbine biraz bir şeyler olmuştu sanki.