4.Bölüm

5.3K 108 20
                                    

Keyifli okumalar dilerim

Kapımın hızla açılmasıyla uykumdan uyansam da bir kadın çığlık atmasıyla yatakdan hızlıca kalkmıştım

Yine aynı kadın "Karan!" Diye bağırdı

Karanın adım sesleri hızlıca odaya doğru gelirken çığlığın sahibi olduğunu düşündüğüm kadın odaya girdi ve bana iğrenircesine bakmaya başladı

Beline kadar uzanan sarı saçları mavi renkli gözleri ve dolgun dudakları vardı. Kadın resmen afetti

Kadın benden bakışlarını çekti kapı girişindeki karana bakarak "bu kim ve benim odamda ne işi var?" Dedi

"Burası artık senin odan değil deniz"

"Benim odamdı ama" dedi kadın karana vücudunu döndürerek

"Eşyaların benim odamdaydı deniz burada değil" dedi sert ses tonuyla

Karanın gözleri beni buldu "Deniz seni mi uyandırdı?" Dedi sanki sesini biraz yumuşatarak

Cevap vermeye hazırlanıyordum ki isminin deniz olduğunu öğrendiğim kız lafa atlayarak beni susturdu "uyandırdıysam ne olucak?" Dedi

"Deniz eşyalarını al ve git artık, işlerim var" dedi ve arkasını dönerek odadan çıkmaya yeltendi fakat denizin sözleri ile durdu

"Gitmemem için yalvaran sen şimdi git diye yüzüme açık açık söylüyorsun belli ki bu kız senin için değerli" dedi ses tonu kırıldığını belli ediyordu

Deniz bana döndü ve beni baştan aşağıya inceledi "tek gecelik olmak için bile düşük kalite"

"Haddini aşmadan şu evden çık yoksa ben seni çıkaracağım deniz" diyerek denizin kolundan tuttu ve odadan çıkardı kapıyı da kapatarak neler olduğunu görmememi sağladı fakat sesleri hala geliyordu

Lavaboya ilerlemeye başlamıştım ki kapı tekrar açıldı bu sefer karandı "Kahvaltı hazır seni bekliyorum" dedi ve kapıyı tekrar kapattı

Lavabodaki herzamanki rutin işlerim halledip çıktım hava sıcak olduğundan gri kumaş şort ve beyaz crop giydim saçlarımı hızlıca at kuyruğu yaptım ve aşağıya indim kahvaltı masasının bahçede olduğunu gördüğümden bahçeye çıktım ve yine karana en uzak sandalyeye karşısına oturdum

Sanırım deniz gitmişti

Karana bakmasam da yine o delici bakışlarıyla bana baktığını hissedebiliyorum

Başımı kaldırıp ona baktığımda sağ tarafını gösterip "burada oturmanı istiyorum demiştim arya"

"Burası daha güneşli sanki, bu seferlik burda otursam olmaz mı?" Dedim çekingen tavrım ile

"Olmaz buraya gel" dediğinden yavaş hareketler ile ilerledim, belli etmemeye çalışarak sandalyeyi biraz uzağına doğru ittirmeyi başarmıştım bunun verdiği Sevinçle bıyık altından biraz gülümseyerek oturmuştum

Hayır fark etmişti..

Bir eliyle sandalyenin arka tarafını tutarken diğer eliyle de altını tutup kendi sandalyesine yakınlaştırmıştı

Biraz yakınlaşmaştık fakat biraz yakınlaşmamız bile vanilya kokusunu almama sebebiyet veriyordu

Ve kalbiminde hızlanmasına neden oluyordu

Gözlerimi hızla kapatıp nefesimi tutmaya başladım sandalyeyi yakınlaştırma işi bitmişti fakat benden uzaklaşmadığını hissedebiliyordum

Çenemi yavaşça tutup kendine çevirdiğinde daha da yakınlaştığımızı anlamıştım

BENİMSİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin