başlangıç

116 14 12
                                    


2 sene önce bugün:

Hyunjin fotoğraf çekiminden çıkmış ve odasına yol almıştı. Odasında sevimli sevgilisi onu bekliyordu.

Hyunjin kapıyı açtığında küçük bir vücut üzerine atlamıştı.
"Bu gün, günlerden ne Hwang?"

"2. Yılımız" dedi Hyunjin ona gülümseyerek.

Jeongin 2 Yıl önce ki tepkisi aynıydı.
Hyunjin'nin kucağından inip "nereye gitmek istersin Hwang?"

"Her zaman ki yer güzel..."

"Hwang! Hep oraya gidiyoruz zaten. Başka yer düşün."

Hyunjin düşünüyrmuş gibi yapıp Jeongin'i kendisine doğru çekip.

"Sen ne istiyorsun pamuk şeker?"

Jeongin, Hyunjin'i itip "saçıma laf atma Hwang!"

Hyunjin kafasını olumlu anlamda sallayıp ona sıkıca sarıldı. Üstüne ceketini geçirip dışarı çıktılar.

Jeongin çok mutluydu. Her yıl hep böyle mutluydu. Hyunjin onu bu kadar mutlu etmesi huzur vericiydi.

"Hadi gel! Lunaparka gidelim." Dedi jeongin, Hyunjin'nin kolunu çekiştirerek.

Hyunjin onun bu çocuk hallerini çok seviyordu. 2 yıldan fazla tanışmışlıkları var. Hep o gündeymis gibi Hyunjin.

Jeongin yunus sesiyle bir çığlık attı.
Hyunjin arkasında köpek gibi sürükleniyordu.

Jeongin bir hız trenin önüne getirmişti Hyunjin'i. "Binelim mi Hwang!"

"Sen ne dersen o pamuk şeker."

Jeongin hızlıca koşarak sıraya girmişti.

Hyunjin beni burdan kurtaracak biri var mı? Der gibi etrafa bakınıyordu.

Yarım saat geçmişti ama Hyunjin'nin midesi hala bulanıyordu. Jeongin, onu hız treninden sonra gondola binmişlerdi.

Şimdi ise tatlı sırasındaydılar. Hyunjin bu date ten sonra hastaneye kaldırılıcak gibiydi.

Jeongin tam tersiydi. Hiç enerjisi bitmiyordu ve asla etkilenmiyordu.

Hyunjin köşede ki bir masaya oturdu ve siyah saçlarını yarım bir şekilde topladı.

Jeongin tatlılarla ve kahvelerle geldi.
"Sevdiğimden... Ice Americano!"

"Biliyorum Hwang! Ben senin her noktanı Biliyorum..."

Hyunjin bu sözden etkileniyordu.
Boynunda ki kamerayı açıp bu kusursuz anı bir fotoğrafa çevirdi.

Jeongin fotoğrafta çok mutlu ve sevimli çıkmıştı. Hyunjin onun bu kusursuzluğundan hep etkileniyordu.

Sanki gökten inmiş bir melek gibiydi. Bir yıldızdan bile parlak gülüşünden bahsetmiyorum bile.

Bu kusursuz çocuk ona hep fazlaymış gibi geliyor. Hyunjin onun yanındayken hep düşünüyordu.
Bu kadar kusursuz biri benim için fazla mı?

"Hwang? Neden yemiyorsun. Beğenmedin mi yoksa?" Diye sordu Jeongin

"Hayır! Çok beğendim,dalmışım biraz."

Jeongin çok sorgulamadan tatlısına döndu. Bir süre sessizlik oldu aralarında.

Atlılar bitince masandan kalktılar. Jeongin sevgilisinin kolunu girdi ve yavaşça gezmeye başladılar.

"Hyunjin noldu? Beni üzüyor bu durum."

Hyunjin cevap vermedi ve yan tarafta duran banka oturdu. Kafasını sevgilisinin omzuna yasladı.

"Bazen diyorum ki. Bu kusursuz çocuk benim neyimi sevdi?"

Jeongin kendini dikleştirdi ve "ne demek istiyorsun?"

Hyunjin ona dönüp "ben senin için doğru kişi miyim Jeongin?"

Jeongin ellerini sevgilisinin yüzüne yerleştirdi "ister kusurlu ol ister kusursuz. İster yanlış kişi ol ister doğru kişi... ben seni her halinle sevicem!"

Hyunjin'nin yüzünde küçük bir tebessüm oluştu. Sonra elleriyle karşısında ki küçük bedene sıkıca sarıldı.

Ben seni her halinle sevicem...
Bu cümle... nasıl anlatılır bilmiyor ama çok iyi hissettiriyordu Hyunjin'e karşı.

Bir süre sonra eve gitmiştiler. Akşam oluyordu. "Hwang. Film gecesi yapıcaz mi?"

Hyunjin sevgilisinin yanağına öpücük bırakıp kafasını olumlu anlamda salladı.

Jeongin kumandayı alıp netflixe girdi. "Ne açalım?" Dedi Hyunjin'e dönerek.

"Hiç fark etmez. Sen istediğini aç izleyelim bitsin."

Jeongin televizyona dönüp beni adınla çağır filmini açıp Hyunjin'nin yanına yanaştı.

Hyunjin bu filmi 2 kere izlemiş olsa bile onun için izliyordu. Yarım saat geçti ama Hyunjin'nin canı sıkılmıştı bile.

Jeongin cips, cola ve tatlı bir şeyler getirmiş yiyorlardı. Hyunjin bugünü kusmuş bir şekilde bitirecekti.

Film bitmişti ve Jeongin,Hyunjin'e sarılmış bir biçimde uykuya dalmıştı.

Hyunjin küçük bedeni kucağına alıp üst kata odaya kadar taşıdı. Yavaşça yatağa indirdi ve üstünü örttü.

Hyunjin aşağa inip mutfağa geçti.
Uykusu yoktu ve canı sıkılmıştı.
Çektiği fotoğraflara bakıyordu.

O kadar güzeldi ki...Onunla olduğuna inanmıyordu. Jeongin onun için daha iyidi.

Fotoğraflara baktığında yüzünde bir gülümseme oluşuyordu. Resim defterini açıp bir şeyler karalamaya başladı.

Jeongin arkasından uykulu uykulu yanaştı. "Bebeğim niye uyumadın?"
Dedi Hyunjin sevgilisine.

"Neden yanımda değilsin Hwang?" Dedi gözlerini kaşıyarak.

Hyunjin yerinden kalkıp odaya doğru ilerlediler. Örtüyü açıp beraber yatağa girdi.

Küçük beden Hyunjin'nin bedenine sım sıkı sarıldı. Hyunjin saçıyla biraz oynadıktan sonra uykuya daldılar.

 Hyunjin saçıyla biraz oynadıktan sonra uykuya daldılar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İnşallah beğenirsiniz

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İnşallah beğenirsiniz.
Beğendiyseniz oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın.

💙💙🐈‍⬛

Kanadı Kırık KuşHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin