Asya

29.bölüm

Yazarın anlatımıyla

Ege karşısındaki bombaya bakarken kendini çözebileceği Bi alet var mı diye etrafa bakmıştı bedenindeki acı yüzünden hareket etmesi zorlaşırken burdan nasıl çıkabileceğini düşünmüştü Derin Bi nefes alıp küfür ederken onu o halde bırakan kız uzaktan açık olan pencere sayesinde onu izliyordu bir egeye birde elindeki egenin kelepçelerine ait olan anahtara baktı tekrar elini yumruk yapıp indirirken egenin hala çözüm arayan yüzüme burukça gülümsedi içinden acaba senin suçun neydi diye geçirdi normalde biraz daha fazla canı yakabileceği düşünceleri varken ona iz bırakıp bombayı hazırlayıp çıkmıştı saatine baktı ve 2 dk 48 sn kaldığını fark etti boynunu sağa yatırıp egeyi izlemeye devam etti

Efe ise ege gittikten sonra mirayla hastaneden çıkıp evine geçip egenin yerini bulmak için masa başına oturmuştu o adamların egenin öylece alıp götürmesinden iyi bişey olmicağını anlamıştı miray arada efeye Bi gelişme olup olmadığını soruyordu Bi süre sonra hızla evden çıkarken miray da peşinde takılmıştı

Arabayı kullanırken  efenin telefonu çalmıştı ve efe bakmadan açıp sesin gelmesini beklerken duyduğu sesle ani fren yapmıştı ses cengiz aiti ve "seni hızlı Bi şekilde evden çıkarken görmüşler acelenin sebebi egeyse o çoktan puf oldu olucak" demişti efe tam cevap vericeken cengiz gür Bi şekilde kahkaha atıp yazık duygulandım bak deyip telefonu kapatmıştı efe mirayla göz göze gelir ve ağzından küfür mırıldanarak daha hızlı Bi şekile sürer aklına hep egeye yetişince sadece cansız bedenine karşılacağı geldiği için endişeli Bi şekilde sürerken vardığı yere gelince ani Bi frenle drift atar gibi hızla arabayı durdu ve hızla arabadan inip koşar adımlarla depoya girerken miray da peşinden gider

Ege bian depodan ses geldiğine kulak verirken sonra da kaldığı odasının kapısı açılırken efeyle göz göze gelir efe nefes nefese egeye bakarken  ege yok artık der gibi efeyle miraya bakıyordu
Efe bombaya bide egeye bakıp "naneyi yemişsin" ege ise hafif gülüp "biraz öyle oldu be" der boğuk sesiyle efe odada egeyi zincirlerden kurtarmak için Bişeyler ararken miray ise bombanın başında "hangisini keseyim acaba" der ege ise "lan bilmediğin işe ne dokunuyon beni çözün ben haledim hep beraber tahtalı köye gidicez yoksa" miray göz devirip "lan nası çözecez baksana efe bişey bulamadı hala" efe ise "bok gibi oda da bişey yok ben napım" ege derin Bi nefes alıp "tamam bana oradaki kabloların rengini say" miray aceleyle "kırmızı sarı mavi  " der "ege" kırmızıya dokunma "ege makasla" iyide ben kırmızıyı kesiyordum "ege ise" lan niye" diye bağırır miray da "o piti yaptım o çıktı" diye karşılık verir ege de "lan o piti deyip bizi mi postalican diğer tarafa" diye bağırır "napim ya burda hepsi kırmızı gibi bilerek üstüne kırmızı boyalar biraz koymuşlar bende hangisi daha çok kırmızıya boyandıysa onu seçim dedim çok biliyorsan kendin yap be" der egenin bakışı ile miray gözlerini kaçırır ve efe "buldum" diye bağırır efe "ne bulduysan çabuk getir saniyeler kaldı" diye karşılık verir ve efenin elindeki baltayla Bi baltaya Bi efeye bakıp sabır çeker efe ise "kolunu hareket ettirme tamamı" der tam hareket edeceken "şerefsizim ben sana güvenmiyorum sen yanlışlıkla Benim bileğimi koparırsın şu mirayı hiç saymıyorum bile allahım" diye bağırır sonlara doğru efe de "lan tamam nolcak dur" der tam vuracaken ege "gerizekalı kolumu isabet oluyorsun şuan" diye sesinin odada yankılanmasını sağlar efe "tam abi ya benide strese sokuyorsun dur miray sen zinciri çek biraz bende vurayım baltayı" miray dediğini yaparken ege sabır diler gibi etrafına baktı ve "lan hade 10 sanıye kaldı" der

Efe hızlı Bi şekilde zincirleri haletikten sonra ege ayakta durmaya çalışır ve bombaya bakıp "tükürürüm böyle işe" der 6 saniye kala hızla depodan çıktıklarında  mirayın ayağı takılır ve Biraz efeden geride durur efe hızla egeyi arabanın yakınına doğru bırakırken bomba patlar efe Bi kaç saniye sonra çınlayan kulağıyla iyimisiniz diyerek egeye bakar ama mirayı göremez ege gözlerini yumarken efe ateşlerin arasına bakıp miray diyerek bağırır