14.BÖLÜM

23 3 2
                                    

Sabah telefonun çalmasıyla irkilerek uyandım. Normalde çok soğuk kanlı ve nerde ne yapacağını bilen biriyimdir. Ufacık birşeyde irkilmeyen ben son dönemlerde olan doğaüstü olaylar beni tedirgin yapmıştı.
Gözüm istemsizce çalmakta olan telefonun sol üst köşesindeki saate takıldı. Saat daha sabahın sekiziydi! Numara tanıdık değildi. Gözlerimi kısarak hala telefona bakıyordum ki uyanan Cash'in sinirli sesiyle tam olarak kendime geldim ve o an telefonu açmış bulundum. Resmen yeni yetme çocuklar gibi konuşmuştum telefonda.

-A-alo?

-Merhaba ben Mary. Mary'nin Resim Atölyesinden arıyorum. İş için başvurmuşsunuz. Gelip bilgilerinizi bırakmanız gerekiyor. Size söylememişler sanırım.

-Hayır söylemediler. Tabii..gelir en yakın zamanda bırakırım.

-Iyi günler.

-İyi günler.

İsminden de oranın sahibi Mary olduğunu düşündüm ve bu çokta umrumda değildi diyerek tekrar içimden karşılık verdim. O sırada Cash konuşmaya başladı. Az bile sessiz kalmıştı.

-Kim?

-İş için tatlım. Sanada Günaydın.

-Ne olmuş işe alıyorlar mı seni?

Bazı zamanlar gerçekten çok duygusuz olabiliyor diye geçirdim içimden ve düşüncelerimi duyduğunu unutmuştum.

-Günaydın Ruby.. soruma cevap verecek misn?

-Bunu istediğin zaman mı yapabiliyorsun yoksa her ne düşünürsem düşününeyim duyuyor musun?

-Ne fark eder ki. Daima bir şey düşünüyorsun Ruby.

Şuan ona çok sinir olmuştum. Gerçekten, üzerine atlayıp kollarını ısırasım gelmişti. Umarım duygularımıda hissedebiliyordur diye geçirdim içimden. Sert bir bakış atarak telefonu yatağa fırlattım ve banyoya girerek suyu açtım. Su dolduktan sonra ılık suya kendimi bıraktım. Acaba Cash'in beni duymasının mesafe ile alakası var mıydı? Umrumda değil , şuan aklımda sadece kafamı dinlemek ve içimdeki bazı seslere cevap vermekti. Neden , eskiden ailemle şimdi ise benle uğraşan o lanet olasıca Vampir beni istiyordu? Neden sadece yüz yüze gelipte konuşmadığı bir ben kalmıştım? Uykudan kalkmama rağmen gözlerimin yavaş yavaş kapandığını farkedince suyun altındaki ellerimi yüzüme götürdüm ve uykumun açılmasını sağladım. Gerçekten şu Vampir zırvalığından sıkılmıştım. İnanması güç olan bu şeylere inanmak istemiyordum. Kendimi saçma sapan düşüncelere kaptırmama sebep oluyor ve aşırı saçma sorular sormama neden oluyordu. Bazen kendi kendime -"Burası dünya mı?" dediğim bile oluyordu.

"-Evet tatlım ve sende bu dünyanın en sevimli su kaplumbağasısın. Hadi çık artık oradan üşüyeceksin." dedi yüzünde sıcak bir gülümsemeyle. Bende gülümsedim.

"-Kendine gelmişsin. Yeni uyandığın zaman hiç çekilmiyorsun Cash." dedim ve dolaptan havluyu getirmesini rica ettim. Bağdaş kurduğu kollarını sarkıtarak dolaptan aldığı havluyu üzerime sardı. Uzun zaman sonra benimle böylesine ilgilenen biri olduğu için kendimi huzurlu hissettim.
Saçımı dünkü gibi tekrar ördüm , üzerime zümrüt yeşili tişörtümle siyah pantolonumu giydim ve çıktım. Arabayı çalıştırıp garajdan çıkmak üzere araba aniden durdu ve rahatsız edici bir sesle yerimden zıpladım. Telaşla arabadan indim ve yine dikkatsizliğim yüzünden arabayı garajın kolonuna çarpmıştım. Arabaya geri döndüm , ileri geri yaparak garajdan çıkmayı başardım. Atölyeyi elimle koymuş gibi buldum. Kapıdan girişte bu sefer farklı biri karşılamıştı beni. Beyaz tenli , saçları kumral ve hafif bukleleri olan , yeşil gözlü bir bayandı. Elini uzattı ve gayet ciddi bir şekilde "-Merhaba ben Mary. Buranın sahibiyim sizde Ruby olmalısınız." dedi.

-Evet. Telefonda konuştuğumuz gibi bilgi vermeye geldim.

-Tabi şöyle buyrun. Ne ikram edebilirim size?

Anlamadığım bir şey vardı burasi basit bir resim atölyesi değil miydi?

"-Teşekkürler birşey alamayacağım fazla zamanım yok halletmem gereken işlerim var." dedim soğuk bir tavırla. Ne de olsa bana öyle davranıldığı için ortada problem yapılacak bir şey görmüyordum.

Mary'nin sorularına cevap verdikten sonra farkettim ki eskisi kadar soğuk davranmıyorduk birbirimize. İşe en yakın zamanda gelip başlamamı söyledi. Teşekkür ederek oradan ayrıldım.

ESKİ VAMPİR SEVGİLİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin