FİNAL BÖLÜMÜ

48 8 5
                                    

İLAHİ ANLATIM

Silah sesinin duyulmasıyla Maral yumruklarını sıktı.Gözlerini sıkıca kapatmıştı.

Tuhaf bir şekilde acı hissetmiyordu.Eskiden defalarca vurulmuştu.O acıyı çok iyi bir şekilde biliyordu.Şuan acı hissetmesi gerekiyordu.

Yumduğu gözlerini açtı.Gördüğü görüntüyle şok olmuştu.

"Berk!?"

Maral,acı çekmemişti çünkü vurulan o değildi.Vurulan kişi Berk'ti.Gözleri açık ve Maral'a dönük bir şekilde yerde yatıyordu.

Maral,gözlerini Berkten aldı.Gördüğü kişilerle şaşkınlığı daha da artmıştı.Berk'in arka tarafında elinde silahıyla duran Mert vardı.Mert'in yanında ise Maral'ın bahçede konuştuğu Melek vardı.

Meleğin gözleri dolmuştu.Şevkatle Maral'a bakıyordu.Eli Mert'in omzunda duruyordu.Destek çıkmak ister gibi bir hâli vardı.Mert ise yerdeki bedene tiksinerek bakıyordu.

Maral,donmuştu.Kaç gün sonra karşısında Mert vardı.Sakalları bu on gün içerisinde uzamıştı.Saçları ise dağılmıştı.Maral için şuan ne yerde yatan Berk önemliydi ne de dolmuş gözlerle kendisine bakan Melek.

Onun için önemli olan tek bi kişi vardı.O kişi ise Mert'ti.

Mert,gözlerini sonunda Maral'a çevirdi.Bakışları anında değişmişti.Sevgiyle Maral'a baktı ve bir adım attı.Mert'in önünde Berk'in bedeni vardı.Onu hiç umursamadan üzerinden geçti.

Mert'in gözleri Maral'ın dudaklarında oyalandı.

"Kırmızı ruj yakışmış."

Maral'ın dudaklarında buruk bir tebessüm oluştu.İlk karşılaştıkları zamanda Maral'ın dudaklarında kırmızı ruj sürülüydü ve yine Mert,Maral'a "kırmızı ruj yakışmış" demişti.Şimdi tekrardan bu sözü duyması eski zamanları hatırlatmıştı.

"Sağolasın."

"Sen de sağolasın."

O anda içeri takım elbiseli adamlar girdi.Mert'in önünde eğildiler ve Berk'in bedeni kaldırarak götürdüler.

Maral ile Mert'in arasında engel kalmamıştı.Uzun uzun birbirlerine baktılar.Ne Maral adım attı ne de Mert...

İkisi içinde şuan zaman kavramı yok olmuştu.Maral,bütün yaşananları unutmak istedi fakat atlatamadığı birşey vardı.Maral,Mert'in yokluğuna alışmıştı.Mert'i sadece on gün içerisinde unutmuştu.İşte bunu asla atlatamazdı.Mert'in haberi tabii ki de yoktu.Nereden bile bilirdiki Maral'ın aklından tamamen çıktığını.Maral,bunu Mert'e asla söyleyemezdi.Söylemeyecekti.

Sevdiği adama yalan söylemek zoruna gidiyordu ama mecburdu.

Maral daha fazla dayanamadı ve Mert'in boynuna atladı.Sıkıca sarıldı,bırakmak istemiyormuş gibi sarıldı.Mert de bu anı bekliyormuşcasına Maral'ın sarılışına karşılık verdi.

Maral,Mert'e sıkıca sarılıyordu.Bir daha gitmesinden korkuyordu.

Mert ise Maral'a şefkatle sarılıyordu.Bu zamana kadar çok acı çektiğini biliyordu.Yaralarını sarmak istercesine sarılıyordu.

"Özür dilerim."

Maral,neden özür dilediğini Mert'e söyleyemezdi.Karşısına geçipde "Mert ben senin yokluğuna alışmıştım,seni unutmuştum" diyemezdi.

Mert,Maral'ın neden özür dilediğine anlam verememişti.Maral da bunu çok iyi biliyordu.

"Hiçbir şey düşünme.Bırak öylece kalsın."

İKİ YÜZLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin