Merhabalarr!! Oy verip yorum yapmayı unutmayınız lütfenn
☾
☾
Gece yıldızlara kavuşmuş, ay geceyi kıskanır olmuştu yıldızlardan...
Bu kadar mıydı yani? İnsanoğlu bu kadar mı aptallaşmıştı?
Yolda el ele yürüyen çiftler, bu kadar mı dış dünyaya kör olacak kadar aşıktılar birbirlerine? Birbirleri için kör olmaya değer miydi aşk?Aşk nasıl bir histi böyle, kör edecek kadar güçlü müydü üzerimizde?
Ay geceye aşık değil miydi? Neden küsmüştü sevdiğine?
Ayın geceye küstüğü gün iki kişinin kaderi kavuşmuştu birbirine. Farkında olmadan kavuşmuşlardı birdenbire. Buna ilk görüşte aşk mı denir?
Hayır,onlarınki başka. Talihsizliğin doğurdu bir tanışmaydı bu. Aşk için zamanları yoktu o an.☾
Genç çocuk sonunda arkadaşlarını ikna edip ayrılabilmişti o lanet doğum gününden. Sonunda huzurla yurda gidip atabilecekti yorgun bedenini yatağa. Elinde her adımıyla sürekli ses çıkaran market poşetiyle beraber ıssız bir sokakta yalnızca sokak lambalarının aydınlattığı yolda yürürken kendisini ürküten bir ses duydu. Titredi vücudu. Ama korkmadı. O basit biri değildi.
Öğrenmişti yalnızlığı, öğrenmişti yalnızken korkmamayı.
Elindeki poşetin çıkardığı sesler genç çocuğun adımlarıyla beraber kesti sesini. Ses yükselmeye ve yakınlaşmaya devam ediyordu. Bu bir erkek sesi miydi? Genç çocuk sesi tanımaya çalışıyordu fakat boğuk gelen sesle beraber birden fazla adım sesi duyunca ister istemez dikkati dağıldı.
Göründü karşıdan bir melek. Hızlı adımlarla nereye gittiğini bilmeden yürüyordu ileriye doğru. Kurtuluşuna doğru.
Vurdu bir ay ışığı ortama, sanki bu anı bekliyormuşçasına parladı ay.
Kız ellerini önünde bağlamış tedirgince oynuyordu parmaklarıyla. Kafasını dahi kaldırmaya gücü yoktu sanki. Birşeyden çok korkmuş gibiydi. Korkuyor gibiydi.
Çocuk ona ne olduğunu anlayamamıştı. Fakat birşeyler tersti bunun farkındaydı. Az önce erkek sesleri duyarken karşısında beliren ve ona doğru yürüyen bu kız da kimdi böyle?
Çocuk kızın yüzünü görmek için eğdi kafasını fakat nafile.
Ayın sanki o an için bu kadar parlayan ışığına rağmen kızın gece gibi kara uzun saçları saklıyordu gizemli suratını. Başı önde hızla çocuğa doğru ilerlemeye devam etti gizemli kız.
Genç çocuk ne yapması gerektiğini bilmeden sadece durup bekliyordu kaldırımın başında meleğini.Sonunda kızın adımları durduğunda ulaşmıştı çocuğun yanıbaşına.
Kafası henüz yere bakıyordu. Kaldırmaya gücü yokmuş gibi. Fakat her kim olsa anlardı kızın ağlamak üzere olduğunu. Titriyordu vücudu, dokunsan ağlayacakmış gibi.Genç çocuk yalnızca bir adım ötesinde duran kızı sakinleştirmek istercesine kaldırdı poşeti tuttuğu elini. Açtı o katlanılamaz sesine rağmen poşeti. Çıkardı içinden bir lolipop.
Tam karşısındaki kıza uzatacakken bir ses daha duyuldu karşıdan. Gelen sesle beraber kızın zaten titreyen bedeni bu sefer şiddetini daha da arttırdı. Parmaklarıyla oynamayı kesip tuttu bu sefer üzerindeki hırkanın eteklerini. Sıkmaya başladı titreyen elleriyle.
O an sonunda kafasını yavaşça kaldırma gücünü bulmıştu kendinde. Mecburdu.Genç çocuk karşısındaki kızın yavaşça kaldırdığı ve ayın yavaşça aydınlattığı yüzüne odaklandı. Başka hiçbir şeye değil. Ne gelen sesleri ne de karşısında hiç tanımadığı bir kızın durduğu düşüncesini umursamaması gerektiğini hissetti. O an tek görmek istediği şey karşısındaki kızın yüzüydü sanki.
Sonunda ay doğacaktı bir meleğin yüzüne. Kavuşacaktı gerçek benliğine.
☾
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AY VE GECE
Teen FictionGenç çocuk karşısındaki kızın yavaşça kaldırdığı ve ayın yavaşça aydınlattığı yüzüne odaklandı. Başka hiçbir şeye değil. Ne gelen sesleri ne de karşısında hiç tanımadığı bir kızın durduğu düşüncesini umursamaması gerektiğini hissetti. O an tek görme...