AVRIL LAVIGNE, HERE'S TO NEVER GROWING UP
TEOMANHerkes ona Teoman der ama o benim için sadece Teo. Hikâyenin esas erkeği. Vazgeçilmez bir kötü çocuk havasına sahip ve henüz nasıl koktuğunu tam olarak bilmesem de okuduğum kitaplar sayesinde sigara ve parfüm karışımı bir kokuya sahip olduğunu düşünüyorum. Yanıldığımı düşünmek istiyorum çünkü sigara kokusundan nefret eden biri olarak yanımda ayaklı bir küllük taşımaktan hiç haz etmem. Gerçi onu yanımda taşıyacağımı düşünme sebebimi henüz anlayamadım ama her neyse...
SEZER
Basketbolcu deve. Hikâyenin bir diğer esas erkeği. Okulun en uzun erkeği olmasının yanı sıra bana göre okulun en yakışıklısı da denilebilir. Erkekleri babam ve Sezer dışında sevmediğimi söylersem yalan söylemiş olmam. Belki birkaç istisna daha yapabilirim ama henüz konumuz ben değilim. Boyunun kaç olduğunu bile kestiremediğim bu küheylan, okul takımının kaptanı olarak çoğu kızın rüyalarını süslemekle meşhur. Sert görünen yapısının altında aslında ilgili de birisi. Basketbol onun en büyük zaafı ve öğrenmek isteyen herkese öğretmen kesilmek gibi garip ve saçma bir sorumluluk isteğine sahip.
GÜNEŞ
Bana inanmayacaksınız ama bu kız tam bir anormal. Siyah saçlı, koyu tenli ve kahve gözlü Güneş mi olur? Güneş dediğin ısıtır, ortamı yumuşatır ama yok, bu kız tam bir buzdolabı. Üstüne tüm bunlar yetmezmiş gibi çok da sessiz biri. Tek arkadaşı çizdiği resimler ya da boyaları diyebilirim. Kendisi renksiz olsa bile elinde bütün renklerin izlerini gizlice taşıdığına inanıyorum.
SU
Hayır, içilebilen bir madde değil. Direkt isim olan Su. Pelinsu, Cansu falan değil. Dümdüz Su. Bacaklarının arasına yerleştirdiği çellosuyla ve onunla yarattığı harikalıktan dolayı okulda bir hayli popüler. Liselerarası çello yarışmasında -böyle bir yarışmanın saçmalığı hakkında daha sonra konuşmak istiyorum çünkü kaç tane lisede çello çalan bir öğrenci olabilir ki- birinciliği var. Böyle eziklediğime bakmayın, harbi kızdır. İyi niyetli insanların suiistimal edildiği şu zamanlarda buna kalkışanlara haddini bildirmesiyle meşhurdur. Okulun tek erkek baleti Doruk'tan beş dakika önce doğan çift yumurta ikizi ve kendisini bu yüzden onun ablası sanan bir deli olduğundan bahsetmek bile istemiyorum.
DORUK
Her kızın hayalini süsleyen ama asla gerçek aşkı bulamayacağını sansa bile sonunda o aşka kavuşan kültürlü, sanatla ve baleyle ilgilenen tam bir salon beyefendisi. Eğer erkekleri günahlarımdan daha çok seviyor olsaydım, Doruk ile kesinlikle sevgili olmak isterdim ama hayır, hiçbir erkeği günahımdan daha çok sevmiyorum. Babam ve belki biraz ucundan da olsa Sezer hariç... Kendinden beş dakika erken doğduğu için ablalık taslayan Su'yu elinde fırsatı olsa küçücük bir taşla bile öldürebilir. Yerli ve milli Habil ile Kabil. Ne? Şaşırdınız mı? Unutmayın ki Avlu dizisinde sivrisinekler için tütsü yakan bir kadından azılı bir katil yaratmışlardı. Yani sizin anlayacağınız, uygun şartlar sağlandığında herkes her şeyi yapabilir ama neyse ki bu hikâye, bir Agatha Christie romanı değil.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAŞAYAN ÖLÜLER AKADEMİSİ
Fiksi RemajaOn altı yaşındaysanız hayat gerçekten çok zor, mantığıyla çizgi film karakteri Cedric kadar çilekeş olan Bahar, okul müdürünün kızı olmasının yanı sıra Sayhan Koleji'nin de magazin sayfasının gizli sahibidir. Bahar'ın en büyük hobileri arkadan konu...