Merhaba öncelikle şunu söylemem lazım, bu benim ilk kitabım olacak, o yüzden çok heyecanlıyım.Umarım BEYENİRSİNİZ❤️
Bu arada Buse Güneş
O sabah annemin ve babamın kavgasıla uyandım annem"yeter artık boşanacağız bu evdeki herşey bana bakıyor sen anca bütün gün iç,çok bunaldım artık!!!Farklı bir çocuğumuz olduğu için utanıyorsun resmen"annem isyan ederken bu söylediklerini benim duymuş olabileceğimden korkmuş olmalı ki sesine alçaltarak isyanına devam etti ama ben yine duyuyordum "Kızımın vasiyetini ben alacağım senden nafaka falan istemiyorum yeter ki git!!!"evet daha önce kavga etmişlerdi annem bir çok kez babama senden boşanacağım demişti ama ilk defa bu kadar net konuşmuştu.Ben ise ses çıkarmadan ağlıyordum,boşanacakları için değil farklı olduğum için, herkes beni dışlıyordu bir tane bile arkadaşım yoktu artık beni dışlayanlar arasına babam ve annem de girmişti.
Bu arada farklılar ya da öteki adıyla diğerleri ne mi?Ben 2007 yılında 6 Nisan'da doğdum ve benimle aynı tarihte Türkiye de doğan bebeklerde bir farklılık gariplik oluştu.Bebekler insanların düşüncelerini kontrol edebiliyordu, ama farklı olanlar kendi aralarında bu güçlerinin hiçbirini kullanamıyorlardı.Tabi bu tarihte doğan bebeklerin hepsi bu güçlere ki bazılarına göre hastalıklara sahip değildi.İşte piyango bana patladı bende bi farklıyım.Diğer insanlar bizim bu özelliklerimiz den korktukları için bizi bı ilaç kullanma zorunluğuna tuttular.Günde nerdeyse her saat başı bir ilacımız var,ilaç bizim özelliklerimizi kullanmamıza izin vermiyor.Meselabi kuruma örneğin okula girerken bizim gibileri bı cihazla kontrol ediyorlar acaba hap içtik mi, içmedik mi? Diye .
Yakın zamanda yaşanan bir olay yüzünden veliler çok endişeli.Sözde farklılardan biri bir kızın düşüncesini kontrol ederek onu intihara itiyor ,gerçek olduğuna pek inanmadım ama eğer veliler biraz daha bu konuyu protesto ederlerse sanırım farklılar okulu diye bir yer açılacak.Çok korkunç hayal bile edemiyorum.
Her neyse, gözlerimden akan yaşı sildim, anne ve babamın yanına sanki bunları hiç duymamış yeni uyanmış gibi merdivenleri sakince kedimi toparlayarak indim.Annem "günaydın prenses, kahvaltını güzelce yap sonra haplarını iç hadi bakalım"günaydın anne ve baba"babam hiç oralı olmadı başını sallayarak kapının yanın da duran üstünde içki lekeleri,cebinde ise bitmiş sigara kutuları dolu eski montunu askıdan aldı kapıyı çarparak dışarı çıkrltı.Annemde onu hiç kafaya takmayarak "hadi televizyonu açsana haberlere bakarız biraz"ben ise hiç konuşmadan eskiyen televizyonumuzun babamın yediği cips kırıkları ve yağları dolu kumandasını iğrenerek elime aldım, kumandanın en üstünde duran kırmızı düğmeye bastım biraz bekledik ve televizyon markasının logosu bı 5 saniye kadar ekranda durduktan sonra haberler açıldı ve altta kocaman SON DAKİKA ARTIK FARKLILAR OKULU AÇILDI annem "neeeeee!!!" Diye korkuyla bağırdı "olamaz bu...bu mümkün değil izin vermem ki"o an sadece ekrana baka kalmıştım "anne şimdi ne olacak"diye sordum korkuyla. "birşey olmayacak kızım ben böyle birşeye izin veremem"dedi annem stres içinde.
Biz böyle kara kara düşünürken akşam olmuştu bile.O sırada annemden bir ses çıktı "babana bak hiç aramadı bile, kim bilir hangi bar köşesinde" o sırada annemi hiç dinlemiyordum çünkü bakanın çıkıp açıklama yapnlmasını bekliyordum, bide babam hiç umrumda değildi onu düşünüpte kendimi üzemezdim.
Sonunda ana haber başladı ve milli Eğitim Bakanı bu konuda açıklama yapmaya başladı annem ve ben televizyonun ekranına yapışmış bakanı konuşması bekliyorduk.İçimde bir korku vardı ya gerçekten öyle bir okula gitmek zorunda kalırsam bu sefer arkadaş edinme şansım sıfıra iner,aslında zaten sıfırdı da.Neyse bakan konuşmaya başladı söyledikleri kısaca
farklılara özel bir okul olacak ve bu okul şehirden uzak diğer insanların bulunmadığı bir bölgede bulunacak artı bide orda yatılı kalacağız ailelerimizi de hafta da bir görebileceğiz. Çok sinirlendim ve biraz korkuyla karışık "bu resmen hapishane anne lütfen bana yardım et çok korkuyorum" dedim anneme yalvarırcasına o sırada annemin yüzünün kırmızılığından çok sınırlı olduğunu anladım.Ben annemin yüzüne bakıp ondan cevap beklerken televizyonda birden canlı yayın açıldı televizyonun altından hızlıca yazılar geçiyordu, (Farlıların aileleri Milli Eğitim Bakanlığı önünde protesto yapıyor)annem hala ekrana bakıulyordu,donmuş gibiydi.Bu sırada gözümden bir damla yaş geldi bir damla daha ve bir damla daha annem benim ağladığımı gördüğü anda yüzündeki sinir ifadesi daha çok arttı.Bana sevecen bir şekilde baktı "korkma sen, seni kimse benim elimden alamaz..." Cümlesine devam edecekti ama kapı sert bir şekilde çalmaya başladı o an korkum iyice arttı.Annem ise sakinliğini koruyarak yavaş ve emin adımlar ile kapıya yöneldi kapıyı açtı, kapının önünde kısa boylu sarı saçlı bir kadın,kadının
biraz arkasında kadına karşın daha uzun boylu iri kaslı bir adam duruyordu.Kadın hemen lafa girdi "kızınız Buse Güneş mi? Hanfendi" annem yine soğuk kanlı davranarak "evet, kızımın ismi Buse Güneş ve bende annesi Sibel Güneş, ne oldu acaba bu saatte neden kapımın önünde siniz?" "Biz devlet memuruyuz kızınız Buse Güneş'i FARKLILAR OKULU'na götürmeye geldik lütfen şurayı imzalayın.Ayrıca zorluk çıkarmayın çünkü"dedi arkasında duran polis arabasını göstererek ve devam etti "kızınız elher halükarda o okula gitmek zorunda annem bu sefer dalga geçercesine "ya zorluk çıkarmayayım demek bide size kızımı vereyim yanlış mı anladım" kadın başını salladı "bakın çocuğunuz diğer insanlar için çok tehlikeli lütfen zorluk çıkarmayın.Zaten haftada bir görme şansınız var.Ayrıca gideceği okul çok güvenlik merak etmeyin"o an içimden bir,iki ve üç diye saydım annemin bağırmasını bekliyordum.Öylede oldu "kapımın önünden defolun hemen!!!" Kadın arkasını dönerek polislere işaret etti annemi bütün çırpınışlarına rağmen kollarından iki cidden güçlü görünen polis tuttu kadının arkasındaki adam da beni kolumdan tuttuğu gibi polis arabasına bindirdi o günü hiç unutamıyorum annemin inlercesine çığlıklarını, benim "anne anne bana yardım et " diğe yalvarışlarımı asla unutamıyorum.
Polis arabası hızla hareket etmeye başladı ben ise hala anne diye inliyordum.arabayı süren memura ve yanında oturan adama "lütfen bırakın beni,benim kimseye bir zararım yok" dediğimde adam arkasını döndü bana baktı hiçbir şey söylemeden önüne döndü ama yüzündeki üzüntü ve acıma duygusu çok net belli oluyordu Ciddende acınacak haldeydim.
Yol boyu bize yani farklılara niye böyle davranıyorlar aslında biz de onlar gibiyiz sanırım güçlerimizden çok korkuyorlar,fakat ben değil birine zarar verme bir karıncayı bile incitemem,birde gücümü hayatımda sadece bir kere kullandım o da çocukken.Zaten benim gibi olanların çoğu benimle aynı onlarda birine zarar asla vermezler ve çoğu güçlerini çok az kullanıyor kullansalarda kötü hiçbir şey yapmıyorlar.Bunları biliyorum çünkü benimde birkaç farklılardan olan tanıdığım var.Acaba onların vicdanı rahat mıdır? Bizi bir hapishaneye yolladılar, gerçi hapishaneye pardon okuldu değilmi o yollamadan önce de bizi bakışlarıyla eziyor kendilerini bizlerden üstün görüyorlardı hattan bizden korunmak için bize zorla hap bile içtiriyorlardı ama bu kadarını ben bile beklemezdim artık dünyalarımızı bile ayırmışlardı. Biz ormanın bir köşesinde onlardan uzak ucubeler olacaktık artık.Ben bunları düşünürken neredeyse sabah olmuştu. Evden uzaklığın verdiği mutsuluk, korku birde içine dalıp gittiğim düşüncelerim beni bir türlü uyutamıyordu.Sanırım bu korkunç düşüncelere ve okula haps olmuştum.Araba ıssız bir ormanın içine girdi,biraz derinlerine ilerledikten sonra durdu.Gelmiştik galiba yeni evime.Uzun zamandır içinde bulunduğum polis arabasından indim yere basmak bir garip gepmişti. arabadan hızlı indiğimden bir süre başım döndü.Başımın dönmesi geçince kafamı kaldırdım ve okulun önünde kocaman FARKLILAR OKULU yazan yazıyı okudum. okulun aksine yepyeni görünüyordu oraya yeni asıldığı belliydi.Okula bakınca içimde daha önce hissetmediğim bir his oluştu,bu his sanki hep burada kalacağım korkusuydu.İşte o an anladım buradan kaçış yoktu...Merhaba dostlar ben bu hikayeye bayıldım ya!!! Daha ilk bölüm ama bir spoiler vereyim mi? Sizi bundan çok daha fantastik şeyler bekliyor.Yeni dostlar yeni düşmanlar ve daha fazlası.Ben bu bölümü bitirme heyecanına ve yeni bölümü yazma heyecanına şimdiden kapıldım.Neyse sizi çok tutmayayım.Umarım bu bölümü sevmişsinizdir dostlarım.
Bu arada yorum yazmayı unutmayın.Bu benim yayınlayacağım ilk kitap yani eleştirilerinizi yazmayı unutmayın.
Dostlar başrollümüze gelecek olursak bence okula pek hızlı adapte olamayacak.Ve kendi içinde uğradığını düşündüğü bu haksızlığı daha çok düşünecek.İyi okumalar❤️❤️❤️❤️❤️😘
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FARKLILAR OKULU
FantasiaHerkese merhaba öncelikle bu kitap benim yayınladığım ilk kitap olacak yani çok heyecanlıyım. Kitaba geçecek olursak eğer,herşey 2007 Nisanın 6 da doğan Buse ve onunla aynı tarihte doğan bebeklerin bazılarında bir gariplik olmasıyla b...