Son

1. Bölüm

"Evet! Diyordu annem yine. "Cemre sınavından yine 100 aldı! Bu dönemi her notu 100 ile kapatacak herhalde. Hm, matematik ten 95 almıştı. Fakat o çok çalışıyor. Sonra bu eksiği de düzeltti!"
"Bir 8. Sınıf öğrencisine göre olağanüstü! Genellikle ortaokulda notlar düşmeye başlar fakat Cemre... İnanamıyorum!" Dedi teyzem.
"Off!" Diye sessizce iç çektim ve odama geçtim. Herkesin bebekmişim gibi notlarımdan konuşmasından bıkmıştım. Bundan nefret ediyordum!
Hemen Shakespeare in Hamlet Kitabını açtım. Bir solukta bitirdiğim kitabı yeniden okuyordum. Kitaplığımdaki 30 a yakın kitap hemen bitmişti. Sonraki ay, kitap fuarını daha iyi değerlendirecektim. Gözlüklerim Yavaşça kaymaya çalıştı fakat işaret parmağımla bunu engelledim. Tanrım! Bu kitabı 5 kere okusam yine sıkılmam! Birkaç saat sonra kitabımı yeniden bitirdim. Özenlice kapağını kapattım ve kitaplığıma yol alıyordum ki tekrar annemin sesini duydum. "Şu an kitap okuyor! Hem de öyle dalmış ki ona seslendiğimi bile duymadı!" Diyordu fısıltı zannettiği sesiyle. Fakat bu ses odama kadar ulaşmıştı. Sanırım duvarlarımız sesi yeterince iyi soğurmuyordu. Anneme acilen ses yalıtımı yaptırmayı söylemeliydim. Düşüncelerimden kurtulup kitaplığıma ulaştım ve kitabımı usulca 'h' harflilerin yanına yerleştirdim. Fazla kitabım vardı! Sonra da masamın altından usulca test kitabımı çıkardım. Bugün 60 matematik sorusu çözmem gerekiyordu. 95 almıştım! Bunun bana yakıştığını düşünmüyordum. 95 aldığım günden beri 50 değil 60 matematik sorusu çözüyordum. Tam o anda gözüm saate takıldı. '10.35' uykuya 5 dakika geç kalmıştım. 10 dakika geç kalırsam annem kitap okumayı yasaklayacaktı! Yarın 110 soru çözmem gerekecekti fakat kitap okuyabilecektim en azından. Teyzem Hâla bizdeydi. Yaklaşık 2 haftadır bizde kalıyordu. Annemle geç saatlere kadar sohbet ediyorlardı. Babam ise işten çok geç geliyor, gelir gelmez uyuyor, sabah da yine çok erken işe gidiyordu. Onu fazla göremiyordum. Fakat annem, babamın benimle gurur duyduğunu söylüyor. Işığım hafif bir 'klik' sesiyle kapandı. Yatağıma uzandım. 2-3 dakika boyunca döndüm durdum. Uykum gelmiyordu! Bakışlarımı tavana diktim ve boş boş bakmaya başladım.
Annemin ayak seslerini duyduğumda hemen uyku taklidi yaptım. Gözlerimin arasından hafifçe tebessüm ettiğini gördüm. Sonra teyzemin yanına doğru koşarak: "Söylemiştim! Kurallara uyup zamanında uyumuş!"dediğini duydum
"Aman tanrım! Keşke Deniz de Cemre gibi olsa! Daha 6. Sınıfta fakat notları hiç de iç açıcı değil."
"Ah, çok üzgünüm!"
Gözlerim Yavaşça,Yavaşça kapandı ve uykuya daldım.
*
Servisteydim. Uykumu mahvetmiştim ve zar zor da olsa servisime yürümüştüm. Melis in bana doğru geldiğini görünce test kitabımı hafifçe aşağı indirdim.
"Ne o? Okulumuzun ineği yine test çözüyormuş!"
Gözlerimi kaçırdım. 'İnek' olarak adlandırılmak hoşuma hiç mi hiç gitmiyordu.
"Hahah Şevval şuna bak bir de trip atıyormuş."
"Trip atmıyorum. Sadece testimi çözmeye çalışıyorum." Deyince Şevval ile Melis katıla katıla gülmeye başladılar. Sonra garipseyerek onlara baktım. Popülerler gariptiler. Bunda komik olan ne vardı ki?
Sonra Melis bana telefonunu uzattı. Benim videom vardı.
'Sadece testimi çözmeye çalışıyorum.' Diyen videoyu defalarca başlatıyordu.
"Sadece testimi çözmeye çalışıyorum!" Diye sesimi taklit etti Şevval ve tekrar kahkaha atmaya başladılar.
Şu kızlara dayanamıyordum. Kulaklığımı taktım ve son ses müzik dinlemeye başladım. Bu muhteşem müzik Melis ve Şevval in cırtlak sesini bastırıyor ve bana çok iyi geliyordu.
Okula yaklaştığımızı görünce test kitabımı usulca çantama koydum. Kulaklığımı ve minik mp3 ümü cüzdanıma kaldırdım. Çantamı koluma aldım ve herkes gibi ayağa kalktım. Melis arkadan bana omuz atarak geçmişti. Öyle şiddetli vurmuştu ki Cüzdanımın içinden mp3 üm fırladı. Tüm servis ayaktayken ona ulaşamazdım. Şevval yanlışıkla yapmış gibi mp3 üme bastı ve zavallı mp3 ümün bir düğmesi uçup gitti. Yerde ona ulaşmaya çalışırken servis fren yaptı. Bu defa mp3 yuvarlanarak Melis in tarafına gitti. Melis de acımasızca mp3 ün üzerine bastı. Şimdi bir düğmesi daha parçalanıp gitmişti. Mp3 e ulaştığımda hemen düğmesine basmaya çalıştım. Çalışmıyordu. Mp3 bozulmuştu! "Ah..." Diye iç çekerek çalışmayan mp3 ü cüzdanıma attım. Okula doğru yürüyordum. Artık hocalar ders işlemiyordu. Çünkü yarın okulun son günüydü. Sonunda liseye gidecektim. Bu arkadaşlardan kurtulacaktım. Belki geçmişimi silebilirdim. Yeni bir başlangıç yapabilirdim... Bu hayatımda en çok istediğim şeylerden biriydi. Yeni arkadaşlar, yeni bir okul , yeni bir başlangıç... Bu muhteşem olabilirdi.
Iç Çekerek sınıfa girdim. Sınıftakiler birbirlerine buruşturulmuş kağıt atıp gülüyorlardı. Anlamıyordum. Hiçbirini anlamıyordum. Normalde şimdi Çoktan müzik dinliyor olurdum. Fakat mp3 üm... Ahh lanet olsun! Ben de kitap okumaya çalışmıştım. Olmuyordu! Çok ses vardı!
Ses kesilince Kapıya döndüm. Hoca içeri giriyordu. "Serbestsiniz! Hem de bugünün bütün dersleri!" Diye şakıdı.
Tanrım! Fen hocamız bu enerjiyi nereden buluyor bilmiyordum!
Tüm sınıf garip sesler çıkararak Bahçeye koşuyordu. Ben ise test kitabımı çıkardım. Hoca geldi ve sırtımı sıvazladı:
"Aferin Cemre, doğru yoldasın. Onlar lisede başarı gösteremeyince çok üzülecekler çünkü lise çok ciddi. Fakat sen ortaokul gibi lisenin de en Gözde öğrencisi olacaksın. Bundan hiç şüphem yok ve senin öğretmenin olmaktan gurur duyuyorum."
"Saolun öğretmenim." Dedim.
Gün boyunca sınıf dışarıda basketbol oynadı. Camdan maçı izledim.
"Haydi pas ver !"
"Ah bee!"
"8-6 öndeyiz!"
Imreniyordum. Ne de güzel oynuyorlardı. Beni istesem de almazlardı oyuna zaten. O Yüzden hiç denemedim. Sırama oturup sorularıma devam ettim.
Okul bitince rahatlamıştım. Yarın karnemi alıp buradan gidecektim. Hiç de geri dönmeye niyetim yoktu.
*
Eve gittim. Soru çözdüm. Kitap okudum.
"Cemre nin fen bilimleri öğretmeni aradı bugün. Bütün sınıf dışarıda oyun oynarken Sınıfta soru çözmüş inanabiliyor musun! Kızımla gurur duyuyorum!"
"Ben de kızına imreniyorum. Böyle bir kız yetiştirebildiğin için kutluyorum seni. Benim oğlana bak! Deniz i yetiştiremedim herhalde ben?"
"Saçmalama Aysun'cuğum. Bak Gör Deniz de Büyüyünce avukat olacak doktor olacak ve iyi bir evlilik yapacak."
"Inşallah, inşallah."
Deniz, kuzenim iyi hoş çocuktu fakat notları pek de iç açıcı değildi. Benim okul Hayatım boyunca aldığım en düşük not 90 dır. Fakat onunki 30. Notu ilk duyduğumda işitme sorunu falan yaşadığımı sandım. Tüm sınavı sallasam bile 30 alamazdım ben.
İm-kan-sız!
Bu Düşünceler içinde dolabımın önüne geldim. Kısa bir şort ve üstüne salaş bir tişört çıkardım. Usulca seçtiğim kıyafetleri yatağıma bıraktım ve salona geçtim. Anneme mp3 ümü gösterdim.
"Ah, kızım ne yaptın mp3 üne daha yeniydi?"
"Anneciğim, yere düşürdüm yanlışıkla. Özür dilerim."
Okulda Olanları anlatmamı beklemeyin benden! Annem bunu davaya kadar götürürdü! Inek üzerine bir de ispikçi olamazdım.
"Ah yavrum benim, önemli değil."
Yandan yandan teyzem e baktı.
Ben odama gider gitmez de başladı tekrar konuşmaya:
"Ah Aysun'cuğum Görüyor musun benim kız da eşyalarına sahip çıkamıyor. Vah,vah... Her gün ona yeni mp3 alamayız ki biz. Bütçemiz yeterli mi ?"
"Benim oğlan a bir şey aldık mı gözü gibi korur onu. En Sevdiğim huyudur bu."
"Bak Deniz e de o kadar laf etmeseydik keşke."
Bunları duymadığımı sanıyorlardı fakat yanılıyorlardı. Bu evin duvarlarını iyi bir ses yalıtkanı ile kaplatmalılar bence. Neyse.
Tekrar 10.30 da yatağıma uzandım. Bu defa uykum çabuk gelmişti. Uzandım. Uyudum
*
Herkes olabildiğince güzel giyinmişti. Çekici Görünmek için içten içe bir yarış yapılıyordu. Fakat ben içerisinde değildim. Teneffüslerde kütüphaneye uğramak Tercihimdi. Orada yeni kitaplar okumaktan zevk alıyordum.
Karne günü de bitti gitti. Sınıfta takdir belgesi alan bir tek ben vardım. Onur belgesi de vermişlerdi. Ve törenden sonra tüm hocalar bana teşekkür etti. Annem ise bana bir dolu yeni kitap alacağını söyledi. Bundan daha iyi bir karne hediyesi olabilir miydi ki
*
Yaz tatilim yalnızca soru çözüp yeni kitaplarımı bitirmekle geçti. Çok da kısa geldi. Daha ne olduğunu anlamadan yeni okulumun, lisemin önünde bulmuştum kendimi. Her tarafa hızlıca göz gezdirdim. Yeni hayatım başlıyordu...