2. Bölüm

132 8 1
                                    

Yüzümde hafif bir tebessümle okula girdim. Bu sene, kesinlikle değişecektim. Eski Cemre gidecekti. Gözlük değil lens takıyordum. Yine derslerime çok çalışacaktım elbette fakat bunu dıştan o kadar belli etmeyecektim. Sınıfı bulmuştum nihayet! Içeri girdim. Herkes oradan oraya yürüyor yüksek sesle sohbet ediyordu. Ben de katıldım buna. Fakat ilk gün, tanımadığım insanlarla ne konuşabilirdim ki? Kesinlikle sohbete eski okulumdaki gibi günde kaç test çözdüklerini sorarak başlamayacaktım. Nereden alışveriş yaptıklarını sordum. Böylece yeni bir konu açılmıştı. Herkes başka başka mağazaların kıyafetlerini övüp dillerinden düşüremiyorlardı. Erkeklerin sohbetine kulak verdim hafiften. Hepsi dönem ortalarına doğru okuldan kaçma Planlarını kuruyordu. Aman Tanrım ! Bunları anlayamıyorum. Ortaokullular gibi futbol konuşmadıklarıyla kendimi avuttum. O zaman iş çok daha sıkıcı bir hal alıyordu. O anda Sınıfa hoca girdi. Hemen ayağa Kalktım ve üzerimi silkeledim. Fakat tek kalkan bendim. Bunu görüp şaşkınca Sınıfa baktım. Bir tane bile mi terbiyeli olmaz? Değişeceğim... Değişeceğim... Diyerek ben de yerime oturdum. Fakat gözlerim hocaya 'özür dilerim, bunu yapmak zorundaydım' der gibi bakıyordu. Hoca beni anlamış olacak ki hafifçe gülümsedi. Sonra Diğerlerini takmadan "çocuklar..." Dedi. Herkes hocaya döndü ve aniden ses kesildi. Aman Tanrım! Çocuklar mı? Lisede böyle hitap edileceğini bilmiyordum. Erkekler birbirlerine 'ilk gün tanışalım. Gerisini boşver' diye fısıldıyorlardı. Nasıl bu kadar iyi kaynaşmışlardı ki? Sanki 40 yıllık arkadaş gibiydiler. Tanrım ne saçmalıyorum yine? Daha 40 yaşında bile değillerdi. 40-15=... Değişmem gerekiyor. Bu böyle olmaz! Fakat içimden '25' diyemeden de edemedim. Ahh! Burada da bana inek denilmesini istemiyordum. Lise hayatım cidden sönerdi o zaman. Ilk ders hayırlısıyla geçti.
Dışarı çıkarken diğer kızlar gibi dedikodu yapıyordum. Tam gruptan uzaklaşmışken bir kız yanıma yanaştı.
"Naber? Adım Melis! Seni sevdim! Arkadaş olabiliriz?" Dedi acayip Neşeli bir ses tonuyla. tek kaşımı kaldırdım ve "şaka mı yapıyorsun?"Dedim. Adı Melis olamazdı ama yaa. "Nasıl yani? Cidden seni sevdim. Iyi kızsın."
"Hayır da.. Neyse boşver." Gözlerimi döndürdüm. Gidip kıza 'neden adın Melis?' Diye soramazdım. "takılabiliriz." Dedim soğukça. Ikimiz kol kola grubun yanına geri döndük. Erkekler de kızlara bakıp gülüyordu. Dertleri neydi cidden?

****************************** İKİ AY SONRA **************************

Hoca Sınıfa girdiğinde hiç takmadan Melis ile konuşmaya devam ettim. Yerim onu yaa kuzum. "ahhah edebiyat hocası geldi. Tipe bak Öldüm resmen ahhahha" ikimiz katıla katıla gülmeye başladık. Fakat bu, Sınıfta bir uğultu olarak çıkmıştı. O kadar ses vardı yani. Hoca yaklaşık 7 dakikadır ayakta bekliyordu. En sonunda hoca, cetveliyle masaya vurdu.
Bu neydi şimdi?
Allahım yaa şu hocaların cetvelleri yıllardır bi kırılmadı.
Gözlerimi döndürerek Melis e baktım. Gülmemek için çok zor tutuyordu. Bizim edebiyatçı sinirlenince kat kat komik oluyordu. Armut şeklinde kafası, ortası kel Saçı, Saçlarından fazla olan bıyıkları ve tek kaşı! Şimdi de suratı kızarmaya başlamıştı. Cidden tipine bakınca gülme geliyordu. Melis ile birbirimize bakınca sürekli gülerdik zaten. Derinle ve asenayla da çok iyi anlaşıyordum. Popülerdim kısacası. Baya bi hem de. Ortaokullu Cemre yi düşünüp kahkaha atıyordum. Resmen inekmişim. Ah.. Kaybedilmiş yıllar sadece. Geçmişimi hatırlayınca kendimden utanıyorum. Whatsapp ta takılmak yerine oturup 50 soru çözüyormuşum. 50 SOru, 50 SORU! Cidden, yetenek sanırım. Şu anda masama oturunca hemen mesaj geliyor. Grupta Sohbete katılıyorum. En fazla 5 soru çözebiliyorum. Onu da çözmüyorum. Ne gerek var? Sadece Sınavdan bir önceki gün doğru düzgün okumadan kitaplara defterlere göz gezdiriyorum, belki 5 sorumu çözüyorum. Değiştim. Fakat neyse ki notlarım hala iyi. Bu sene hiç yüzüm olmadı fakat 80 im var ve bu lise için muhteşem bir not! Asena nın 90 ı var! 90! Inek. Pf.
Popülerim falan ama o acımasız olanlardan değil. Bazı popülerler var, resmen Diğerlerini sömürüyorlar. Ah, o tip insanlardan nefret ediyorum. Bir çok popülerin aksine, popüler olmayanlarla da arkadaşım ben. Asena örneğin. Asena dan neredeyse bütün okul nefret ediyor. Fakat ben ona destek oluyorum. Asena yı tanıyorum. Ağlıyor... Kimse onu sevmiyor diye. Neden onu sevmiyorlar ki? Oldukça masum bir kız. Asena ya destek olmaya çalışırken, bir baktım en iyi Arkadaşlarımın arasına girmiş. Derin ve Melis ise diğer popülerler. Onlar da benim çok yakın arkadaşım. Özellikle Melis. Melis adamım yaa. Melis biraz acımasız bir kız. Çok küfrediyor ve kimseye acımıyor. Fakat bahsettiklerim gibi, gidip onları sömürmüyor. Özünde iyi kızdır. Derin ile şahsen çok benziyoruz. Aynı benim gibi bir Kişiliği var. Böyle bir Arkadaşı kaçıramazsınız. Işte böyle muhteşem Arkadaşlarım var. okulda en çok Derin ve Melis ile takılıyorum. Asena ile bir Tür Whatsapp Arkadaşı gibiyiz. Okulda birbirimizle ilgimiz yok fakat whatsapp ta hep birlikteyiz. Onunla whatsapp ta konuşmaya doyum olmuyor.Arkadaşlığımdaki tek sorun... Derin ve Melis, Asena dan nefret ediyor. Tersi de geçerli. ne yapsam da bir araya getiremiyorum onları ve bu berbat bir şey. Haftasonu bir parti yapacaktım. Asena nın işi varmış. Bu Yüzden sadece Derin ve Melis i çağırdım. Haftasonu ciddi anlamda muhteşem olacaktı ve bunu cidden iple çekiyordum.
*HAFTASONU*
Geceydi. Derin ve Melis i çağırdığım gece, annemle babamın iş gezisine gittikleri geceydi. Evde tek başımızaydık. İstediğimizi yapabilirdik. Özgür ve mutluyduk. Ilk başta televizyondan son ses müzik açtık.
Dans ettik, karaoke yaptık ve kitap okuduk. Muhteşem bir gece oldu. Fakat Tam uyuyacakken kapı çalındı. Üçümüz de fena irkildik. Birbirimize iyice sokulduk ve Örtünün altına girdik. Hepimizi ter basmıştı. Kapı çalınmaları bitmiyordu. Ne yapacaktık biz şimdi!!! "Kimoo" diye bağıran Derin in sırtına tekmeyi bastım.
"Kızım salak mısın sen yaa! Uyanık olduğumuzu anlasınlar dimi!"
"Anlasınlar tabi, hırsızlar, insanlar uyanıkken girmezler."
"Mal yaa!"
"Of kızlar abartmayın altı üstü kimo dedim."
Derin e ters ters bakışlar atarken melis:
"Napıcaz yaa" diye bağırdı.
Derin Sertçe soluk verdi:
"Bıktım sizin 'yaa' larınızdan."
Omuz silktim. Kapı öfkeli bir şekilde çalınmaya devam ediyordu. Sonra sesler de gelmeye başladı. Kulağımı Kapıya dayadım ve dinlemeye başladım.
"Yavrum açın şu kapıyı artık!"
Bu bizim alt komşumuzdu! Rahat bir soluk alıp kapıyı açtım. Derin ve Melis kocaman gözleriyle bana bakıp hemen içeri koşarken en Soğukkanlı halimle:
"Ne oldu Ayşe Teyze?" Dedim. Kızlar da ağızları kocaman bir şekilde yanıma geldiler.
"Yavrum çok ses geliyor azıcık kıssanız sesi olur mu? Hem de size yoğurt getirdim. Köyden yeni getirdim. Hemen yiyin de bozulmasın yavrularım."
Yoğurdu alırken "bu saatte mi?" Dedim.
"Kızlar partisi var gibi duruyor. Ben de katılayım dedim. İçeri davet etmeyecek misin beni kızım? AA ne kadar ayıp!"
"Tabi tabi benim hatam buyrun içeri." Dedim dişlerimin arasından.
Melis ve Derin in bana yolladığı öldürücü bakışları görebiliyordum. Omuz silkerek Karşılık verdim. Ayşe Teyze koltuğa oturdu ve örgü örmeye başladı. "Yok artık!" Diye sesli düşündüm.
Ayşe teyze garip garip bakarken
"Kızlar çikolata yok artık. Bak sivilceleriniz çıkmış. Yok artık yani." Diye düzelttim. Ayşe teyze gülümsedi ve örgüsüne devam etti. Elimi Sertçe kafama yapıştırdım. Melis bana bakarak yumruklarını sıktı:
" Ne sivilcesi kızım Öldürcem seni Öldürcem bak şu suratta sivilce var mı bitane ya! Kendi suratına bak! Sivilceden ağzın yüzün gözükmüyo. Sürekli çikolata yiyen benim zaten dimi. Ben bu Cilde ne kadar Önem gösteriyorum ha sen biliyor musun?"
Benim little gerizekalı arkadaşım...
"Kanka ya alınma hemen!" Diye göz ucumla Ayşe teyze yi gösterdim.
"Şimdi de Derin i gösteriyorsun. Ayıp değil mi lan!"
"Ayşe teyzeciğim dışarı çıkar mısın? Biz uyuyacağız artık."
"Yoğurt yemeden uyumayın."
"Tamam tamam yiyip uyuyacağız. "
"Tamam. Görüşürüz yavrum."
"Görüşürüz."
Ayşe teyze dışarı çıkmaz:
"Spastik domuz pot kırdım ve düzelttim sen ne anladın lan?" dememle hepimiz gülmeye başladık.
"Bence cidden uyuyalım artık . Ben çok yoruldum."
"Peki"
"Part 2 benim evimde!" Demesiyle melisin, Derinle ikimizin de suratı gülmeye başladı.
"Muhteşem olacak!" O gece söylediğim son kelimeydi. Hemen uykuya daldık.
Sanırım hayatımda geçirdiğim en güzel gece bu geceydi. Arkadaşlar, müzik ve aksiyon. Harikaydı.
Multimedia: Cemre

SonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin