Karanlığın Yolcusu

3. BÖLÜM

Barlas'dan

Aşiretle birlikte koyu bir sohbet geçiyordu ama benim aklım Hikmet Ağanın kızındaydı. Adı Evinmiş güzel ismi varmış. Sonra 5 yıldır burda olmadığı okumak için evden kaçmış zeki kız. Beni düşüncemden ayıran Hikmet Ağanın kahkahası ve ardından açılan konağın kapısıydı.

Kapıdan esmer uzun saçlı ve buradan bile belli olan o güzel fiziği ve ince beli kışkırtıcıydı. Kızın gözleri sadece bir yere sabitlenmiş bakıyordu bakışlarını takip ettiğimde Hikmet Ağaya baktığını fark ettim. Tekrar kıza baktığımda yüzünde belirtisiz ifadeler vardı bir tür hayal kırıklığı gibiydi.

Evinden

Babam işte babam karşımdaydı ve gayet sağlıklıydı ben buna bir yandan sevinirken anlamadığım bir şey vardı eee madem babam iyi hayati tehlikesi falanda yok görünürde öyle yani annem niye bana öyle dedi o zaman ben böyle düşüncelerimle boğuşurken omzumda bir elle irkildim ve arkama döndüm. Ayşinmiş yıllardır bizim konakta çalışırdı ve hala çalışıyor. Ayşin konuşmaya başlayınca ona döndüm.

- Gel Evin içeri girelim orada konuşalım dedi.

Ne konuşacaktık ki yani babam iyi işte ben geri İstanbul'a gideyim ama ilk önce annemin neden öyle deyip beni buraya neden çağırdığını öğrenmeliydim. Hala tepkisizken Ayşin bir cevap veya bir tepki bekliyordu. Kafamı sallamakla yetindim ve içeri girdik. Eee noluyordu yaa dışarı erkek içeri kadın kaynıyo acaba mevlüt falan mı var diye düşünürken annem gözüme gözüktü. Beni görünce direk sarıldı bana eee bende sarıldım nasıl özlemişim kokusunu iyice içime çektim kokusunu. Annemin burnunu çektiğini duyunca hemen kollarından sıyrıldım. Gözleri kıpkırmızı olmuş ahh canım benim neden ağlıyor ki acaba

-Annem ne oldu neden ağlıyorsun dedim.

-Kızım bak benim hiçbir suçum yok her şey baban yüzünden seni buraya çağırmamı o istedi yavrum ben çok özür dilerim dedi. bana tekrar sarıldı.

-Anne ne oldu ne suçun yok ne oluyor artık açıklayacak mısın artık dedim.

-Tamam anlatıcam ama kızmayacaksın bak hepsi sizin için yavrum yoksa ben böyle bir şeye izin verir miyim hı güzel kızım? dedi

-Anne ne oluyor anlamıyorum artık kafam karıştı lütfen anlat artık dedim.

Sonra benim odama doğru sürükledi daha doğrusu eski odama 5 yıl koca 5 yıldan sonra ilk defa giriyordum ve her şey olduğu gibi duruyordu kitaplarım,tokalarım, çocukluktan beri sevdiğim plastik bilekliklerim rengarenklerdi ve çok hoş duruyorlardı. Her şeyi yerinde görünce eski günlerimi hatırladım bir an nasıl özlemişim ben odamı ve Mardini ama artık her şey eskide kaldı annemin öksürmesiyle düşüncelerimden sıyrılıp anneme döndüm ve

-Dinliyorum dedim karşısına oturup.

-Evin hatırlıyor musun hani abin Berat bir kızı seviyorum çok güzel ay parçası gibi diyordu ya bize dedi.

-Evet hatırlıyorum dedim.

Berat abim hep bahsederdi bize bizde bir heveslik kız sanıp umursamamıştık.

-İşte abin Dicleyi yani o kızı kaçırmış daha doğrusu kaçmışlar kızında abinde gönlü varmış sonra bu kız kaçmadan önce not bırakmış "ben beratı seviyorum ve onunum" diye tabi sabah olunca kızın annesi kızın odasına girince yatak bomboş kalkmıştır belki diye tam kapıdan çıkıyormuş ki notu görmüş okuduğu gibi kadının bayılması bir olmuş ondan sonra olan oldu bunların bizim kapıya dayanması bir oldu eve falan girdiler işte Hasan Ağa bağırmaya başlayınca baban

-Ne oluyor Hasan Ağa nasıl girersin sen benim evime bu şekil dedi baban.

-Nerede o piç dedi Hasan Ağa.

-Doğru konuş Hasan Ağa düzgünce ismini söyle ne oluyor dedi baban.

-Oğlun oğlun berat Hikmet Ağa kızımı kaçırmış asıl senin oğlun benim kızımı kaçırmaya nasıl cürret eder dedi Hasan Ağa.

-Eğer benim kızımı kaçırmışsa oğlun Hikmet Ağa oğlun olacak berat karşılığınada katlanacak dedi tekrar Hasan Ağa.

-Gereği neymiş Hasan Ağa dedi baban.

-Ya ölüm ya da berdel olacak Hikmet Ağa dedi Hasan Ağa

Ben annemi büyük bir şaşkınlıkla dinlerken düşündümde ben yokken neler olmuş diye ama annemin konuşmasıyla tekrar dinlemeye koyuldum.

-Evin bak kızım biliyorum kızacaksın ama ne yapalım abin için bize bir seçim yapmamızı istediler ölüm veya berdel dediler. Kızım bir anne evladının ölmesine nasıl katlanır. Bizde mecburen berdeli seçtik. Bunun için ne abine bir şey olacak ne de Dicleye bu ailenin tek kızı sen olduğun için berdel olacaksın kızım dedi.

Ağlıyordu ama bunu büyük bir soğukkanlılıkla söylemişti. Ağzım "o" şeklini almıştı artık annem ne diyordu böyle bana beni kızını istemediği bir adamla evlendirmeyi nasıl düşünürler.

-Anne ne demek berdel karşılığı sen yaa dedim bağırarak.

-Kızım bak abin için eğer böyle bir şey olmasaydı abin ölecek yavrum beni de anla evlat acısı çekicem dedi.

-Anne beni zorla evlendirirken hiç mi canın acımayacak söylesene diye bağırdım.

-Acıyor meleğim canım yanıyor ama benim elimden bir şey gelmiyor ki kuzum dedi.

Yanağımı okşamaya çalıştı elini hemen ittirdim ve daha da bağırmaya başladım.

-Ben evlenmicem tamam mı oğlunda kendi pisliğini kendi temizlesin artık dedim.

-Kızım yapma böyle dedi.

-Nasıl yapayım anne sakin mi oluyum ama eğer öyle bir şey yapmamı istiyorsanız sakin kalmak en son yapacağım şey dedim. ve

Odamın kapısı aniden açıldı. Babam anlaşılan konuştuklarımızı duydu ve bana doğru hızlı adımlarla gelerek iyi bir tokat attı. Yüzüm sızladı resmen ve bağırarak konuşmaya başladı.

-Evin hanım bakıyorum'da dilin fazla uzamış ama o dili kesmek gerek o evlilik olacak anladın mı OLACAK!!!dedi ve aynen son kelimeyi bastırarak söyledi.

Ve ben ne yapacağımı şaşırdım ne diyordu bunlar yaa ne evliliği keşke gelmeseydim keşke, kandırıldım işte çok safım çok. Anneme baktığımda ağlıyordu.

-Anne dışarı çık dedim.

-Ama Evin dedi.

-Anne çık dışarı yalnız kalmak istiyorum her şeyimi berbat ettiniz çık odamdan artık dedim.

Sonlara doğru sesim artık kısılmıştı ve annem odadan çıkmıştı.

Ve bende bundan sonra ne olacak diye düşündüm ee tabi kide bu evlilik olmayacak dayakta yesem hayır olmaz benim İstanbul'da bir düzenim var bir okulum var onları bozamam ki ben Aslı var canım arkadaşım başıma gelenleri bir bilse ne yapar acaba yarın aşiret toplanıp düzgün bir karar verilecekmiş artık uff ne yapıcam ben yaa Allahım bana yardım et saate baktığımda gece 12'yidi ve artık gözlerim kapanıyordu. Düşüne düşüne uykuya daldım bakalım yarın ne olacak inşallah kaçabilirim...

" Eminim Uzun Bir Bölüm Olmuştur...."

"Hikayemi Votelemeyi Unutmazsanız Sevinirim..."

-HATIRIŞİMA-