Ak Gezen

20 2 0
                                    

Phoroselt kalesi yapım yılı 1777. Dört kez kuşatıldı ve hiç bir zaman fethedilemedi. Aradan dört yıl geçmişti, Wanderert'ler burada yaşıyordu. Kuşatma altına girmeden önceki yıllarda mutlu insanların da buralarda dolaştığı görülebilirdi.

Bazı kimselerin Alors şehrinden kuzey topraklarına göç etmesiyle Phoroselt köyü kurulmuştu. Uzun yılların ardından ticaret için gelen seyyahlar, yolcular, tüccarların uğrak noktası haline gelmesiyle, köy başka köylerce de ilgi görerek gelişmeye başladı.

Phoroselt köyü bir kale olana kadar elbette bir asır geçmişti ki o yıllarda teknoloji ileri seviye değildi. Alors Şehrin'den kuzeye göç edenlerin başındaki kişi Haydirm Phoroselt'di. Haydirm Alors'da kurnaz Haydirm olarak da tanınırdı. Tüccarlıkla ilgilenmesinin yanı sıra çok başarılı bir hekimdi aynı zamanda.

Haydirm Alors'da gizli bir tarikat kurmuş, insanlara gelişimin yanlızca ilaçla ve simya büyüleri ile olabileceğini aşılamış ve gün be gün hatrı sayılır biri haline gelmeyi başarmıştır.

Tarikat kurulduktan sonra, tarikata yedi sağlam üye Haydirm tarafından, tarikatın ileri gelenleri olarak seçilmiştir. Bu kişiler Haydrim öldükten sorna yetkilendirilecek ve tarikatta söz sahibi olarak hizmete devam edeceklerdi.

Tarikat'ın adını "Wanderers" koymalarındaki yegane sebep, insanları deyiştirmek ve onları en uç seviyelere ulaştırmak, sınırlarını zorlayarak insan üstü bir kabiliyet kazandırmaktı . Nitekim "Gezginler,"
Demelerindeki sebebse yerleşke olarak insanların gelmeyeceyi noktaları seçmek daha rahat büyüyle uğraşmak ve simya bilimleri ile ilgilenip dünyayı keşfetmekti.

Böylece tarikat amaçlarına ve planlarına uygun bi halde tıkır tıkır işlemişti. Haydrim Alors'lu köylü ve esnaf kesimini kuzeye götürmüştü. Bu insanlar nitekim normal esnaflar ve köylüler değillerdi. Tarikatın birer üyesi ve destekçieriydiler.

Böylece Köyün gelişimi gelen seyyah ve turist, seyyisler ve kervancıların yatırımları sayesinde olmuştu. Hemen hemene her gelen kişiyi tarikata dahil ediyor ve orada yaşamaları gerektiğini söylüyor, ikna edip alım ve satım gücü elde etmeye çalışıyorlardı.

İstediklerini alan Phoroselt vatandaşları artık köy değil bir kale inşasına başlamışlardı. Bu hızlı gelişim dış uygarlıklarca araştırılmaya başlaması doğal bir süreçti. Nitekim "Kurnaz Haydirm" Alors'ta tanınan bilinen belli bir üne sahip bir vatandaştı. Bu yüzden ona kurnaz demelerindeki sebeb yabana atılcak cinsten değildi.

Haydirm kale inşasına geçen, köylülerle birlikte oda simya konusunda deneylere başlamıştı.
Sanki tanrı, onun bu araştırmalarına destek veriyor gibiydi. Her konuda talihli olan Haydrim bu işte de başarı elde etmişti.

Deneylerini ilk olarak bir kuşta gerçekleştiren Haydrim, kuşun deneyde, farklıklar göstermediğini anlayınca fareler, tilkiler, kunduzlar ve rakunlar üzerinde de deneylerine devam etti. Hayvanların gözlerinin bir anda renk deyiştirdiğini gören Haydrim, deliye dönerek sevince boğulmuştu.

Haydrim elini attığı herşeyi mukkemmel şekilde başarmıştı.
Sıra büyüye geldiğinde kale inşası tamamlanmıştı. Haydrim simyada bir usta olmuştu ama elbette simya kendi başına yeterli değildi. Doğu bölgesinde yaşayan meşhur bir büyücüden yardım istemişti.

Yardıma gelen büyücü kara işler peşinde koşturuyordu. Kendisinin hayatını idame ettirebilmesi için Haydrim Phoroselt ile bir anlaşmaya oturdu.

Gelen Büyücü, doğu bölgesinden gelen bir insan büyücüydü. Ona herkez "Rüyacı", lakabını takmış, genelde adıyla dehil ünvanı ile tanınırdı. Rüyacı, simya hakkında bir çok efsaneyi duymuş ve bu yüzden kuzey topraklarına seyahat etme kararı almıştı.

Bu adam ellili yaşlarda, saçı olmayan sakalları kırarmış, zayıf ve elinde asayla duran, esmer bir kimseydi.
Büyücüye, Rüyacı demelerinin sebebiyse, kötü kabuslar gören insanları yaptıhı sihirli karışımlarla, sakinleştiriyor olmasıydı.

Büyücü, Haydrim ile anlaşmaya bakım, yiyecek kalıcak yer vb isteklerde bulunmuştu. Haydrim ise onun ona, yükleyeci masraf giderlerini hesaplıyor ve uzlaşıya varmaya çalışıyordu.

En nihayetinde iki tarafta ortak bir karara varmış, pazarlık son bulmuştu.
Büyücü, hemen Haydrim ile bir deneylere, kaldıkları yerden devam ediyorlardı. Fareler, rakunlar sincaplar, kertenkeleler üzerinde bile deney yaptılar ama yanlızca hayvanların göz renklerinden başka bir şeyi var edemiyorlardı.

Umutsuzluk içinde deneylere yıllarca devam ettirdiler, pohoselt kalesi'nin durumu aynı kalmıştı. Haydrim hayvanlarda başaramadığı deneyleri kabullenmek istemiordu. Bir an önce insanların, üzerinde çalışmalar gercekleştirmek istiyordu.

Vaat ettiği deyişim sözünü, teorisini elde edemiyeceğine karar kılmaya ve kabullenmeye ramak kalmıştıki. Haydrim bir gece hazırladığı büyülü simya özütü şişesini, diki verdi baştan aşşahıya.

Gün aydınlandığın, da Pohoselt kalesinin ana kapı surlarında, yüksek sesle baharışan sesler yükseli vermişti. Sesin kaynahı beyaz saçlı bir adam ve nöbetci askerler tarafından çıkarılıyordu.

Ak saçlı adam ; durun ben Haydrim indirin şu, silahlarınızı sizi son kez uyarıyorum!!
Nöbetci ; yaa ne demessin başkanımızı, bilemiycek kadar gerizekalımıyız sence ihtiyar!!,
Ak saçlı adam ; beni tanıyamıyacak kadar salak askerkerimin olduğunu bilmiyordum oysa!!,

Sesler yükseldikce, köylüler meydana dohru akın etmeye başlamışlardı.
Az sonra halk'ta galeyana gelerek, Halk ; öldürün gitsin şu dolandırıcıyı!!
Halk; senin burda ne işin var keçi çobanı!!! (hahaha) kahkalar atarak tezavruat'da bulundular.

Muhafızlar, kılıçlarını kınından çekerek adamın üzerine doğru atılmaya başlamışlardı.
Kalabalık çoşkuyla, adamın öldürülmesini beklerken, aralardan bir adam çıka geldi,

Durun!! O adam Ak gezendir..!! Dün gece, Haydrim Phoroselt, ile birlikte bu iksiri hazırladık, bu iksir sizin yıllarca umduhunuz ve beklediğiniz deyişim iksiridir, o karşınızdaki ne kadar da bir insana benzesede o bir insan değildir, yani aslında bir insandan oluşma bu insan isee!! Haydrim Phoroselt dir.

Kalabalık bir anda suskunluha bürünmüştü, konuşan adam Rüyacı'nın ta kendisiydi. Onun bu telkinine cevaben muhafızlar, kılıçlarını indirerek Haydrimi selamladılar.

Ak gezen, bir nevi Haydrim için yeni bir lakaptı. Büyücü ona bu ismi vermişti, Haydrim sessizce surların merdivenlerinden aşşahıya doğru inerek kalabalığın içinden bir kadına seslenerek, bir ayna talep etti.

Herkes hayretler içersinde Haydrim'e bakakalmışlardı. Bu suskunluhu Haydrim'in kükreyen sesi bozmuştu.

Wanderers!! Olma yolunda tarikat'ın büyüye bilmesi için, bir çohunuzdan destek, yardım ve para sağladık, işte ekdihiniz ekinlerin, meyvesi karşınızda kanlı canlı duruyor!!,
Rüyacı ile birlikte yeni bir ırk yaratmış olduk, bu ırk'ın adıysa The Wanderers, (Gezginler) dir.!!

The WanderersHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin