MULTİMEDİA: ELEANOR EVANS CARTER. (Yeni Eleanor ^-^ Bedeni değiştirdim ^-^ Geçmiş bölümlerdeki multimedialara bakarsanız yeni Eleanor'un resimlerini görebileceksiniz ^-^ )
◆◇◆◇◆◇◆◇◆◇◆◇◆◇◆◇◆◇◆◇
Dün geç saatlerde gelen Hailey,şuanda karşımdaki çift kişilik koltukta aynı benim gibi telefonu ile uğraşıyordu."Tanrım!"Diyerek mırıldandı Hailey."Cameron vinemi yüklemiş?"
Birkaç saniye öylece telefonuna baktı.Ardından ise kulakları sağır edebilecek bir şekilde çığlık atarak ayağa kalktı ve zıplamaya başladı.
"Cameron vine yüklemiş!Cameron vine yüklemiş!"
''Susarmısın Hailey?'' Gözlerimi devirerek,halen zırplamakta olan Hailey'e baktım.Yaklaşık birkaç dakika sonra zıplamaya bir son veren Hailey,masada duran bilgisayarımı eline alarak açtı ve birşeyler yapmaya başladı.
''Hemen yanıma geliyorsun ve beraber izliyoruz.Hemen!''
Hailey'e itaat ederek,oturduğum koltuktan kalktım ve yanına oturdum.Hailey hiç vakit kaybetmeden vine'ın üzerine tıkladığında,ikimizde pür dikkat vine'ı izlemeye başladık.
İlk önce ekranda,Cameron Dallas gözüktü.Karşısındaki Matthew Espinosa'ya yalandan yumruk atarak,yere serdi.Ardından ise Nash Grier gözüktü ekranda.Saçında sarı bir bayan peruğu vardı ve siyah bayan peruğu takmış olan Aaron Carpenter'a aynı Cameron gibi yumruk atarak yere seriyordu.Sonrasında ise Nash,ilk önce yerde yatan Matthew'e bakıyor sonrasında ise Cameron'a bakarak ''İşte benim adamım.'' Diyordu.Cameron ise ilk önce yerde yatan Aaron'a bakıyor,sonrasında ise Nash'e bakarak''İşte benim kadınım.'' Diyordu.Bunun üzerine Nash'ın aldığı yüz ifadesi,Hailey ve benim kahkahalarla gülmemize neden olmuştu.
''Tanrım!'' Hailey kahkahaları arasında zar zor konuştu.
''Nash'in yüz ifadesi nasıldı ama?'' Kahkalarımız hatırladığımız Nash'in yüz ifadesiyle dahada artarken,kahkaha atmaya bir son vermem gerektiğini düşündüm.
Kahkahalarımı zar zor dizginlemeye çalışırken,sonunda amacıma ulaştığımda kahkahalarım yerini minik kıkırtılara bıraktı.Güzel vine'dı doğrusu.İşte benim adamım ve işte benim kadınım.Bir saniye...Bu diyoloğu bir yerden hatılıyor gibiydim.Evet,evet kesinlikle bu diyoloğu bir yerden hatılıyordum.Bir saniye...Cameron ve benim diyoloğum değilmiydi bu?
Elimden hiç düşürmediğim telefonumu açarak,WhatsApp'a girdim.Cameron ile yaşadığımız dünki olayı,sonra öcünü alırım düşüncesiyle aklımın en karanlık köşelerine itekledim.
''Hey!Cameron Dallas'ın yeni vine'ını izledinmi?Tanrım!Aynı bizim diyoloğumuzdu.''
Birkaç dakika sonra cevap geldi.
''Evet.''
''Sana birşey soracağım.''
''Sor.''
''Adın Cameron.Cameron Dallas olma ihtimalin %'de kaç?''
''0.''
''Pekala.Bana neden tek kelimelik cevaplar verdiğini söyleyecekmisin?''
''Hayır.''
''Dünki olaylamı ilgili?''
''Bilmem.''
''Lanet olsun Cam.Oradaki tek suçlu sendin!Bana çirkin dedin!''
''Sadece şaka yapıyordum!''
''Bir kıza dış görüşü hakkında şaka yapmamalısın.Heleki bu kız ben isem.''
''Neden?''
''Çünkü küçüklüğümden beri dış görünüşüm üzerinden yapılan hiçbir şakayı yada eleştiriyi kaldıramam.Bu açıklayıcı oldumu?''
''Evet.''
''Halen devam ediyorsun.''
''Neye?''
''Bilmemezlikten gelme.''
''Niye?''
''Lanet olsun Cameron!''
Sinirden dolayı çatılan kaşlarımı düzeltme gereği duymadan hızla ayağa kalktım.Hailey,ani kalkışım ile beraber bana dönerken,çatık kaşlarımı görerek ''Eleanor?Ne oldu?'' Diye sordu.''Hiç.'' Diyerek konuyu kapattığımda,daha fazla konuşma gereği duymadan hızla odama çıktım.Kendimi yumuşak yatağıma atmadan önce,öğlenin 3'ünde nasıl yatabileceğimi düşünmeden edemedim.Ah!Neyse!Ben Eleanor Evans Carter'ım.Ben günün her saati yatabilirdim.
Elimdeki telefonu baş ucumdaki komidine koyacakken,gelen mesaj sesi sayesinde koymaktan vazgeçerek,telefonu açtım.Gelen mesaja baktığımda ise yüzümde oluşan tebessüme engel olamamıştım.
'Özür dilerim Elly.Sen çirkin değilsin.Güzelsin.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
WhatsApp||Cameron Dallas
FanfictionYaz tatilinde can sıkıntısından dolayı rastgele bir numarayı telefonuna kaydeden Eleanor,tanımadığı bu kişiye ilk mesajını WhatsApp'tan atar.Fakat konuştukça bağlandığı bu kişinin,en yakın arkadaşının anlatmakla bitiremediği Cameron Dallas olduğunu...