hero in my class | taekook

열셋

Tam o sırada polis siren sesleri duyuldu. Gilsoo hemen bıraktı Jimin'i. Jimin koşarak Yoongi'nin yanına gitti . Taehyung gelmişti,telaşla Jungkook'a baktı. İyi olduğunu görünce içi rahatlamıştı.

"Başımın belası mısınız siz?!!"

"Polisler arabanızı arıyor haber veriyim istedim"

"Kahretsin. Gidip neler olduğuna bakalım"

Adamlar koşarak arabalarının olduğu tarafa gitti. Taehyung Jungkook'un yanına geldi. Jungkook sırıtarak "Geç kaldın" dedi.

"Özür dilerim Jungkook"

"Beni çözebilir misin? Nerdeyse ölüyordum"

Taehyung kenardaki cam parçasını aldı ve Jungkook'un elinin bağlı olduğu ipleri kesti.

"Elim çok acıyor. Kahretsin!"

Adamların tekrar geri geldiğini gören Jungkook Taehyung'a döndü.

"Neden geri geldiler"

Adam elindeki polis siren sesi açılmış telefonu gösterdi.

"Kendini çok mu akıllı sanıyorsun!? Sizi aptallar beni nasıl kandırırsınız? " dedi ve telefonu sert bir şekilde yere fırlattı.

"Sizi piçler! Yakalayın onları"

"Yeter artık"

Patronun yanındaki adamlar Taehyung ve Jungkook'un üstüne doğru koşmaya başladı. Taehyung elindeki sırt çantasını adamlara doğru savurdu. O sırada Jungkook bir kaç kişiyi yumrukluyordu. Taehyung'u iki kişi yere düşürdü. Patronları yerdeki bıçağı aldı ve Taehyung'a sallamaya başladı. Taehyung kaçmaya çalıştı ama adam Taehyung'un yanağına çizik attı. Taehyung yanağını tutarak adama döndü.

"Çocuk olduğun için bıçak kullanmayacağımı mı sandın? Parayı vermeliydiniz. Seni aptal" dedi ve Taehyung'un üstüne yürümeye devam etti. Tam o sırada silah sesi duyuldu. Polislerden biri havaya ateş etmişti.

"Ellerinizi kaldırın! Kıpırdamayın!"

Gilsoo Taehyung'a döndü ve "Bir daha ki sefere hepinizi öldüreceğim" dedi. Gilsoo bu sefer polise döndü.

"Sanırım bir yanlış anlaşılma oldu"

"Kıpırdama diyorum! Bu gerçek mermi"

Gilsoo adamlarından birini aldı ve polisin yanına doğru ilerledi.

"Kaç kez söyledim size kavga etmeyin diye"

"Yaklaşma dedim!"

Gilsoo adamlarından birini polisin üstüne fırlattı ve kaçmaya başladı. Taehyung artık dayanamamıştı. Gilsoo'yu yakalamak için o da peşinden koştu.

"Dur Taehyung!"

Gilsoo kurtulduğunu düşündü ve baya koştuktan sonra durdu. Soluklandı ve etrafa bakındı. Tam o sırada arkasından Taehyung geldi.

"Tanrım, beni korkuttun! Seni serseri, neden beni takip ediyorsun? "

Taehyung kenardaki tahtayı aldı ve Gilsoo'nun üstüne yürümeye başladı.

"Gerçekten sinir bozucusunuz, lanet olsun"

Taehyung tahtayı Gilsoo'ya vurmak için birkaç kez hareket etti ama Gilsoo hepsinden kaçtı. Taehyung'u kolundan tuttu ve yere fırlattı. Cebindeki bıçağı tekrar çıkardı.

"Seni nasıl bıçaklamamı istersin? "

"Hey!" Jungkook 'un sesi duyulmuştu.

"Bana başka seçenek bırakmadın. Bir dayağı hak ediyorsun"

"Bu gün bu salakların nesi var!? Lanet piçler. Peki öyleyse gel ve döv beni"

Adam bir kaç kez bıçak salladı ama Jungkook hepsinden kaçtı.

"Fena değil piç kurusu"

"Çok yavaşsın"

Bu sefer Taehyung'ta ayağa kalktı. İkisi beraber adamın iki kolundan tuttular. Adam Taehyung'u savurdu. Jungkook adamın eline vurup bıçağı yere düşürdü ve bir tanede yumruk attı. Adam Jungkook'u demirlere yaslayıp boğazını sıkmaya başladı.

"Seni şerefsiz"

Taehyung belindeki kemeri çıkardı ve adamın boğazına geçirdi ve çekiştirmeye başladı. Gilsoo bir şekilde yine kurtulmayı başardı ve Taehyung tekrar yer ile buluştu. Jungkook adamla dövüşmeye devam etti. Taehyung kenardaki tuğlayı gördü ve eline aldı. Kalkıp adamın dizine sert bir şekilde vurdu. Adamın dengesi bozulmuştu tam o anda Jungkook adamın suratına sert bir tekmeyi geçirdi. Gilsoo sonunda yere yığıldı. Jungkook ve Taehyung nefes nefese kalmıştı.

"Ölümsüz piç!"

"Taehyung, aklını mı kaçırdın! Onu nasıl tek başına takip edersin? "

"Ardımdan geldin"

"Seni tek bırakamazdım. Kaçığın teki olduğunun farkında mısın?"

"Bunu bana kimin söylediğine bak"

İkiside gülüşmeye başladı. Gilsoo'yu ters çevirdiler ve ellerini arkadan kemerle bağladılar.