S A K L I
Stres.
Savaş resmen başladığından beridir hissedilen tek şey buydu. Stres ve stresin etrafında dönerek dans eden diğer duygular.
Endişe, korku, kayıp, üzüntü, nefret.
Kimileri bu stresin biraz daha dışında dururken kimileri de tam göbeğinde oturuyordu.
Sirius son zamanlarda stres fırtınasının çekirdeğinde dört bir yana savrulduğunu hissediyordu. Savaş onu esir almıştı adeta.
Yalnızca onu da değil, ailem dediği herkes tutsak düşmüştü savaşın kendilerine doğrulttuğu silahlar karşısında.
"Dumbledore'un söylediklerini duydun." dedi James, sesi alçak çıkıyordu ancak odadaki herkes rahatlıkla duyabiliyordu onu.
Başını salladı Sirius ağır ağır. "Evet, duydum." dedi. "Bir an önce büyüyü yapmalısınız. Söz konusu olan çok büyük bir şey. Dumbledore'un teklifini kabul etmeliydiniz James."
Bir kehanetten bahsediyorlardı. Dumbledore bu kehanetin Potterların bir yaşını yeni doldurmuş oğullarını işaret ettiğinden şüpheleniyor, onları korumak için uyarıyordu.
"Ona bir de bunun sorumluluğunu yüklemek istemedim." dedi James. "Israrcı oldu Sır Tutucumuz olmak için ama yine de... Zaten başında yeteri kadar sorun var, biz aramızda hallederiz."
Lily "Remus niye burada değil?" diye sordu kucağında uyuklayan Harry'yi tutarken.
Sirius "Görevde." dedi kısaca. "Dumbledore onu yine bize anlatamayacağı bir göreve yollamış, bu her ne demekse artık."
Remus'un çok sır sakladığını hissediyordu Sirius. Özellikle güvenin sınandığı bu günlerde bu sırlar iyi değildi. Sirius'un deli gibi çalışan zihni için ise hiç iyi değildi.
"Pete bir an önce gelse de büyüyü yapsak." dedi Sirius gergince. Bu akşam ailesiyle vakit geçireceği için aralarında değildi, yarın sabah görüşeceklerdi.
Lily "Sen neden Sır Tutucumuz olmuyorsun anlamıyorum Sirius. Pekala sen de olabilirdin." dedi.
"Evet ama böylesi daha iyi." dedi Sirius. "Hedef şaşırtmış oluruz böylece, Peter kimsenin aklına gelmez."
Bu yüzden Dumbledore'un yanında Sır Tutucu Sirius olacak gibi kararlaştırmış olmalarına rağmen sonradan fikir değiştirerek Peter olmasına karar vermişlerdi.
Bu fikir de Sirius'tan çıkmıştı ve yalnızca dördü arasında kalması gerektiğini söylemişti.
Kimse bilmeyecekti. Remus bile.
James "Ben de bu konuyu konuşmak istiyordum." dediğinde Lily ve Sirius'un bakışları ona döndü. James düşünceli ama oldukça kararlı duruyordu.
Bir anlığına karısının kucağındaki oğluna baktı ve gözleri yumuşadı. Onun için yapamayacağı bir şey yoktu, hiçbir zaman da olmayacaktı.
"Ben diyorum ki... En azından bir süre için, Harry, Sirius'la kalsın."
Lily kaşlarını çattı. "Ne? Niye?" diye sordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAKLI「ʜᴀʀʀʏ ᴊ. ᴘᴏᴛᴛᴇʀ」
FanfictionKaranlık Lord, 31 Ekim 1981 gecesi Harry Potter'ı öldürüp kehanetten kurtulmaya çok hazırdı. Onun planlarını bozmak ise Çapulcuların göreviydi. ╔════════════╗ harry j. potter x fem!oc audrisimpavi |...