Sirius oturduğu koltukta elindeki gitarın tellerini tıngırdatırken salona giren Remus'u fark edip başını kaldırdı ve ona bakıp gülümsedi. Remus'un da yüzü hızlı bir gülümsemeyle aydınlanmıştı.
"Ne çalıyordun?" diye sordu Remus onun yanına oturup vücudunu Sirius'a doğru çevirirken.
"Bir şey değil, öylesine tellere dokunuyordum."
Sirius, gitar çalmayı Hogwarts'taki altıncı senesinde öğrenmişti. Hep meraklıydı gitara ve kendisine hediye edilen gitar ile çalmayı öğrenme şansı olmuştu. Hızlı öğrenen bir yapısı olduğu için kısa sürede ilerlemişti bu konuda.
Hatta Hogwarts'tan mezun olduktan sonra bir dönem küçük bir müzik grubunda gitaristlik bile yapmıştı, gençlik hayalini gerçekleştirmişti yani.
"Ödevleri okumayı bitirdin mi?" diye sordu Sirius ve Remus başını salladı. "Dean Thomas'ın yazısı o kadar kötü ki yirmi dakikadan fazla onun parşömeniyle ilgilendim."
Sirius sırıttı ve elini Remus'un kumral saçlarına daldırıp alnından geriye attı. Remus'un kehribar rengi aydınlık gözlerine hayranlıkla bakarken "Öğretmenlik size çok yakışıyor Bay Lupin." dedi, sesi muzip gelmişti kulağa.
Remus da sırıttı bunu duyunca. "Size de eğitim vermemi ister misiniz Bay Black?"
Sevgilisine doğru eğildi Sirius ve nefesleri birbirine karışacak yakınlıkta durdu, gözleri birbirine değdi. "Özel bir eğitime asla hayır demem profesör."
Kıkırdadı Remus kendini tutamayıp ve Sirius'un dudaklarına baskın bir öpücük kondurdu.
Sirius ona karşılık vermek için dudaklarını aralamak üzereyken Remus uzaklaştı. "Başka bir günü beklemelisiniz Bay Black."
Sirius kaşlarını çatarak "Niye?" diye sordu, çoktan heveslenmişti bile.
Bıkkın bir nefes verdi Remus aklına gelenler sebebiyle. "Bir misafirimiz olacak." dedi. "Vandeleur bir şeyler konuşmak için geliyor, birazdan burada olur."
Duyduğu isimle gerildi Sirius ve Remus'tan uzaklaşıp ona baktı. "Pierre mi? Ne konuşacak, ne alaka?"
"Dumbledore, Harry'ye ders vermemiz için ikimizi görevlendirdi ya, anlattım sana." Sirius başını salladı. "Onunla ilgili konuşup görev dağılımı yapmak için geliyor."
Sirius ofladı, Pierre'in geleceğini öğrenmek hoşuna gitmemişti, kendini gerilmiş hissediyordu. Onu ne zaman görecek olsa böyle hissederdi.
Gergin, diken üzerinde oturuyormuş gibi.
"Daha önce niye söylemedin?" dedi Sirius koltuktan kalkıp gitarı koltuğun arkasındaki yerine bırakmaya giderken.
Remus sevgilisinin sırtına şüpheyle baktı. "Söylemeli miydim? Basit bir Yoldaşlık toplantısı olacak işte, fazla uzun sürmez zaten."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAKLI「ʜᴀʀʀʏ ᴊ. ᴘᴏᴛᴛᴇʀ」
FanfictionKaranlık Lord, 31 Ekim 1981 gecesi Harry Potter'ı öldürüp kehanetten kurtulmaya çok hazırdı. Onun planlarını bozmak ise Çapulcuların göreviydi. ╔════════════╗ harry j. potter x fem!oc audrisimpavi |...