メSoobin'den.
Bu cumartesi, mutlaka Kai'yi arayıp dışarı çıkmayı teklif etmeliyim. Gelmezse onunla bir daha asla konuşmam. Onu seveceği bir yere davet etmek istiyorum.
Kai eğlenceli ve yorucu bir yere gitmek istemez, en iyisi onu evinin önündeki kafeye davet edeyim. Buna karar verir vermez telefonuma sarıldım.
(Aranıyor...)
00:00
"Naber Kai"
"Efendim?"
"Kai, evinin önündeki kafeye gelir misin?"
"..."
"Kai?"
"Hangi kafe?"
"Blind Alley, zaten evinin önünde başka kafe yok Kai."
"Üzgünüm Soobin ama-
Aa seve seve gelirim Soobin."
"Peki, seni kafede bekliyorum."
"Hemen geliyoru-"
▼Aramayı Sonlandırdınız▼
Yine isteksizdi. Öyle olacağını düşünmüyorum ama umarım güzel bir gün olur.
Kafede iki kişilik bir masa bulup oturdum. Bir kaç dakika kafamı masaya koyup Kai'yi bekledim. Sonunda onu koşarak masaya gelirken gördüm.
Gülümsüyordu ve enerjik gibiydi bu beni biraz sevindirmişti, kafamı kaldırıp onu selamladım. Giydiği kıyafetler onu çok sevimli yapmıştı.
Yeşil bol bir hoodie, mavi dizlerine kadar inen bir şort, beyaz uzun çoraplar ve beyaz converseler.
Masadan kalkıp ona sarıldım, o da biraz sarılıp masaya oturdu.
"Evden çıkarken ne giyeceğime karar veremedim, güzel görünüyor muyum?"
Güldüm ve cevap verdim.
"Köylü bir bebek gibi görünüyorsun"
"Hadi ya"
Yüzünde çok tatlı bir ifade oluşmuştu. Gülümsedim.
"Çay mı içersin kahve mi?"
Kai olduğu yerde doğruldu ve
"Farketmez, sen ne içersen onu" dedi.
Kai'yi süzüp devam ettim.
"Sıcak çikolata sever misin?"
Kai başını aşağı yukarı salladı.
Gülümsedim ve garsonu çağırdım.
...ᘛ⁐̤ᕐᐷ
