Doğaçlama ilerliyorum ama güzel gidiyo gibi?
Beğendiyseniz felan yorum yapın ve ya oy verin lütfennn (⊃。•́‿•̀。)⊃
______________________________________
Parkta resim karalarken Poli kucağımdan atlamış parkta dolaşmaya başlamıştı. Kaybolmasın diye defteri ve kalemleri bankın üzerine bırakıp Poli'yi yanıma almak için ayağa kalktım fakat Poli görünürde yoktu. Telaşla etrafa bakındım. Poli'yi geçtim her hangi bir beyaz tüy bile yoktu.
Endişe ile parkın hertarafına bakarken aynı zamanda da Poli'ye sesleniyordum.
-Polii~! Nerdesin??
-POLİ! SAKLAMBAÇ OYNAMIYORUZ ÇIK HADİ NEREDEYSEN!Korkuyordum. Tanrım ya Poli'yi bulamazsam? Etrafa bakınırken bı adam gördüm. Pembe saçlıydı ve siyah bir maske takıyordu. Saçları Akira-sensei'nin kardeşininki ile aynı modeldi. Poli'yi seviyordu.
-Tanrım Poli!
Hemen koşup Poli'yi kucağıma aldım.
-Seni kaybettiğimi sandım! Neden öylece ortadan kayboluyor sun ki?!
Pembe saçlı adam bana baktı. Kafasını yana doğru eğip konuştu.
-Senin kedin mi?
-Evet ve teşekkür ederim. Eğer burda durup onu sevmeseydiniz belkide hiç bulamazdım onu.
-Sorun değil. Kendine dikkat et. Birdahakine onu kaybettiğinde ben yakınlarda olmayabilirim.
Kıdırdadı. Akira-sensei ile aynı yaşlarda gibi duruyordu. Bende gülümsedim. Eğilip tekrar teşekkür ettim ve geri parka döndüm.
Pembe saçlı adamın da peşimden geldiğini fark etmem uzun sürmedi. Zaten parka geliyordur diye düşünüp umursamadım.
Pembeli salıncağa oturup sigarasını yakarken bende Poli'yi kucağımda sıkı sıkı tutarak resim çizmeye devam ettim.
Bir süre sonra zaten uzun süredir burada biraz daha duracakmış gibi duruyor diye düşünerek Pembeli adamın karakalem bir resmini çizmeye başladım.
Resmim bittiğinde sayfayı defterden kopardım ve Poli'yle beraber adamın yanına gittim.
-Bayım. Bir bakamısınız?
Adam sigarasını yere atıp ayağı ile ezdi. Sonra da kafasını kaldırıp bana baktı. Resmi ona uzattım. Resmi alıp bir süre baktı.
-Vay be. Güzel çizmişsin. Yeteneklisin.
-Aslında o kadar iyi değil bağzı detaylar tam olmadı. Hâla gelişim sürecindeyim.
Adam resmi geri bana uzattı.
-Yo hayır. Sizde kalsın. Sizin için çizdim.
-Bende kalırsa eğer anında kaybolur. Eminim sende daha iyi olacak. Hem kedinin kurtarıcısını sürekli hatırlarsın buna bakarak.
Söyledikten sonra göz kırpıp ayağa kalktı ve ısrarla resmi bana uzattı. Resmi geri aldım.
-Umarım tekrar görüşürüz. Poli'nin sahibi.
-Yuki, adım Yuki Hanaki.
-Bana Sanzu de.
-Tamam.
Sigara içerken maskesini çıkarmıştı. Bu yüzden ağız kenarlarındaki parıltı desenine benzeyen yaralar ortaya çıkmıştı. Biraz garipseyerek yaralara baktım.
Sanzu sırıtıp bana doğru eğildi.
-Çok mu beğendin yaralarımı? Seni onların sanatcısıyla tanıştırmamı istermisin?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Haitani Brothers X Reader (Yandere! Ran x reader x Yandere! Rindou)
Açãoyandere ran & yandere rindou hikayesi elimden geldiğince güzel yazacağım keyifli okumalar yaş farkı olacak kan, şiddet, zorla alıkoyma ve dahası...