İkinci Kayıp

18 4 3
                                    

"onu arıyorken seni kaybettim "

"alp hadi ama zaten geç çıktık evden! " " ahdelam sakin gidiyoruz iste ne bu stres? hem adamlar saat vermediki" " alp işte o yüzden hızlı gitmemiz lazım. Ya adam gittiyse? telefonu alamayız adamlarlada birdaha konuşamayız!" "ne güzel işte kız, beladan da kurtulmuş oluruz fena mı?" " alp! yürü!"

yaklaşık bi 10 dakika yürüdükten sonra mektupta yazılı olan adrese vardık. Etrafa bakındım biraz ama kimse yoktu. "al işte alp adam gitmiş! yemek uğruna almirayı yine kaybettik" biraz durup "alp? seninle konuşuyorum dinliyor musun?" dedim ama yine çıt çıkmadı. Arkamı döndüğümde alp yoktu ama onun yerine uzun kaslı takım elbiseli bir adam vardı karşımda ve bana doğru yürüdüğünü gördüm. "Ahuela biz sana ilk mektup da kimseye bişey deme demedik mi? sen neden bizim dediklerimizi yapmıyorsun? almirayı bu kadar az değer verdiğini bilmiyordum" diyerek güldü. "alp nerde?!" dedim düz bir sesle. " korkma onu sadece kısa bir süreliğine misafir edeceğiz." Allahım nolur bunlar bir rüya olsun! Alpi kaçırmış olmasınlar. Bunu kaldıramam, benim yüzümden en yakın arkadaşımın işkence görmesine katlanamam! "alp nerde? ne yapacaksınız ona? niye kaçırdınız onu?!" " a aa ahuela öyle deme bak patronumuz üzülür sonra. Ayrıca onu kaçırmadık, o kendi geldi" "patronunuza başlatmayım! ayrıca alp aklı başında biri kesinlikle sizin salak oyunlarınıza kanmaz" alpin o basit oyunlara inanabileceğini biliyorum ama yinede inanmak istemiyorum "ahuela sinirlisin biliyorum ama beni dinlemek ZORUNDASIN" diyerek konuya girdi " biz sana en başta bu işte tek olacaksın dedik. Ama san bu dediğimize uymadın, bizde o yüzden kısa bir süreliğine arkadaşını misafir edeceğiz. Ve sen sormadan telefon bende değil benim görevim seni sakinleştirmeye çalışmak ve alpi almaktı. Telefon için karşıdaki cafede arkadaşlardan biri seni bekliyor." dedi ve gitti. Bişeyler sormaya çalışdım ama adam çoktaaaan gitmişti.

Cafeye girdiğimde en arkadaki cama doğru olan masalardan birinde takım elbiseli bir adam bana baktı ve ardından kalkıp yanıma doğru ilerledi. Adam yaklaşık 35 yaşındaydı siyah saçlarının arasında beyaz çizgiler vardı ve gözleri düşündüğümün tam aksine çok tatlıydı. "Merhaba hanım kızım. Sen ahuela olmalısın değil mi?" "e-evet" bu adamda bişey var. Neden bu kadar iyi kalpli? "Ahuela kızım gel otur şöyle bir çay ikram edeyim sana." " yok sağolun. Ben almam gereken şeyi alıp gideyim. Zahmet olmasın size" "Ahuela Otur dedim sana" neydi bu? neden birden bu kadar sinirlendiki bu şimdi? anladığım tek şey şu ki; bu adamı daha fazla sinirlendirirsem burdan sağ bir şekilde çıkamam.

Oturup çaylarımızı içtikten sonra telefonu alıp koşarak eve gittim. Yolda yaklaşık 15/20 kere alpi aradım, belki şaka yapıyordur ama aramalarım hep boşaydı. Acaba Meriçe mi danışsam? ama o o zaman boraya anlatır ve bu sefer her ikisini kaybederim. Bunu istemiyorum ama tek başımada ne yapabilirim ki? Kafam allak bullak oldu resmen. Almirayı arıyorken alpi kaybettim resmen! çok kötü bir insanım benim yüzümden arkadaşım işkence çekiyo ve ben hiç bişey olmamış gibi tanımadığım bir amcayla çay içtikten sonra eve gidiyorum.

____________________________________

Biliyorum kısa bir bölüm ama çok uykum vardı o yüzden anca bu kadar yazabildim. Kusura bakmayın.
Sizleri sebiyorum vr buraya kadar okuyan herkese çok  teşekkür ediyorum. Beni ne kadar mutlu ettiğinizi anlatamam 💜

GERÇEĞİN peşinde Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin