𝐑𝐨𝐬𝐚 [𝐓𝐞𝐱𝐭𝐢𝐧𝐠]

29

Rosalinda Weasley

Attığım son mesaja görüldü attığında geleceğine emindim.Etraf karla kaplı olduğu için oturacak bir yer yoktu.
Bu yüzden ayakta kalmayı tercih ettim.

Bilinmeyen Numaranın Malfoy olması beni çok şaşırtmamıştı.Son birkaç gündür şüphelendiğim kişilerden biriydi.Zaten kendini Slytherin binasına girerek geçen gün ifşa etmişti.Gerisini çözmek ise çok kolaydı.

Bu konu hakkında Hermione'ye danışmak zorunda kalmıştım.
Birçok profesörle arası iyiydi.
Planımda yardımcı olabilirdi.Ginny ise biz tüm bunları konuşurken sadece yanımızda oturup bizi dinlemişti.Zaten pek işimize yaramazdı.

Plan basitti.
Soğuk algınlığım olduğu için tüm gün odamda durmam gerekiyordu fakat bunu değerlendirmeye karar vermiştim.Bilinmeyen Numara derste olacaktı.Sabah konuştuğumuzda öyle söylemişti.Ona birçok mesaj gönderip Snape'nin dersinde yakalanmasını sağlayacaktım.Özellikle Slytherin ders programında Snape'in dersini seçmiştim.Çok dikkatli davranırdı.

Gerisi ise çok daha basitti.
Ona bir sürü mesaj yollamıştım.O mesajlarla ilgilenirken Slytherinli ortak dersi olan Gryffindor'dan biri -ki bu Hermione oluyordu- onu ispiyonlayacaktı.

Hermione'nin anlattığına göre Snape Draco'ya derste telefonla ilgilendiği için kütüphane temizleme cezası vermişti.Hemde bir hafta boyunca.
Suçluluk hissediyordum,benim yüzümden ceza almıştı.

Fakat şuan bundan daha önemli bir konu vardı.

Malfoy'dan zaten şüphelendiğim için onun Bilinmeyen Numara olduğuna pek şaşırmamıştım.Fakat benden hoşlandığını söylemişti.

Gerçekten beni seviyor olabilir miydi?

Yoksa arkadaşlarıyla bana bir oyun mu oynuyordu?

Bilemiyordum fakat iki seçenek de birbirinden kötüydü,şu durumda.

Ahşap merdivenlerin gıcırtılı sesini duyduğumda,geldiğini anladım.
Arkamı dönerek az önce tutunduğum demire yaslandım.Anksiyete sorunu olan biriydim fakat şuan kendimi çok rahat hissediyordum.Yabancılarla konuşmakta zorluk çeker bana bakmalarına bile,tahammül edemezdim.Fakat Malfoy,artık bana bunların hiçbirini hissettirmiyordu.

"Ceza aldığını duydum,üzgünüm."

İlk sözlerim onun için saçma gelmiş olmalı ki homurdandı.

"Sikerim cezasını."

Ellerimle ritim tutmaya başladım.

"Sanırım sözümü tutmam gerekiyor, değil mi?"

Bakışları anında değişti.Az önce somurtuyordu şuan ise şaşkınlıkla bana bakıyordu.

Ona yaklaşmaya başladığımda olduğu yerde durmaya devam etti.

Şuan kendimi ben bile tanıyamıyordum.
Bu cesaret nereden geliyordu?

Birkaç adımda önüne geldiğimde boy farkımızdan dolayı başımı kaldırdım.
Derin bir nefes vererek yüzüne doğru uzandım.Yanağına ufak bir öpücük bıraktığımda şaşkınlıkla yanağını tuttu.

"Ne?Dudağından öpeceğimi mi sanıyordun?"

Sözlerime karşılık kaşlarını çattı.
Fakat hâlâ yanağını tutuyordu.

"Sana seni öpeceğime dair söz vermiştim.Fakat dudağından öpeceğimi söylememiştim."

Bu haline kıkırdarken kendi kendime söylendim.

Daha önce hiç öpüşmemiştim zaten.

Hâlâ şaşkınlıkla bana bakarken gülümsüyordu.Koca bedenini iteklerken homurdandım.

"Yürü,daha seni kara gömeceğim."

Birkaç dakikalık yürüyüşün ardından elma ağacının yakınına gelmiştik.
Yol boyunca tuhaf bir sessizlikle konuşmamıştık.Cesaretimin tümünü yukarıda harcadığım için aşağıya bir şey kalmamıştı.

Ağacın dibine geldiğimizde hiç beklemediği bir anda elime kar topunu alarak ona fırlattım.

Karnına gelen kar topunu umursamadan yerden bir kar topu alarak üzerime gelmeye başladı.

"Hey! Şuan benim seni bu kara gömmem gerekiyordu."

Ondan kaçarak hızla arkasına geçtiğimde kafasını kara gömmeye çalıştım.

Tabii ki vücudu benden daha büyük olduğu için onun altında kalarak kara düştüm.

"Şimdi şöyle Rosa.Kaçacak yerin
kaldı mı?"

-

Rosa ve Draco temsili;