Yerimde rahatsızca kıpırdadım ve yüzüme elimi vurdum. Kaşındırıcı şey bu sefer de karnımdaydı, gözlerimi yavasça açarak baktığımda sinir krizi geçirmemek içim nefesimi tuttum. Irmak tüylü kalemi her yerime sürtüyordu.
"Irmak bana beni bu şekilde neden uyandırdığının geçerli bir açıklamasını yapamıyıcaksan şu odadan çık yoksa seni çok fena yapıcam!" Tane tane ve tehlikeli bir sesle konuştuğum da korkmuş olucak ki ayağa kalktı.
"Seni çok seviyorum aşkım ya." Diye bağırarak odadan koşarak kaçtı. Üstümdeki pikeyi tekmeleyerek kalktım. Banyoya girdim rutin işlerimi halledip çıktım. Mutfağa doğru yürürken Irmağın hazırlandığını farkettim.
"Nereye gidiyosun sabah sabah Irmakcığım?" Diye sordum.
"Evlenmek için fırsat kolluyosun sende ne işimiz var orda ya."
"Hadi çabuk hazırlan eğlenceli olur hem mahallede ki bir kaç kız daha gelicekmiş arkadaş oluruz hadi." Sonlara doğru bağırarak kelimeleri uzattı.
"Of tamam ama kahvaltı yapmam lazım." Dedim.
"Askom orda yersin bir sürü güzel yemekler, midemiz bayram eder hadi koş hazırlan." Oflaya oflaya odama gittim. Dolabımı açıp kıyafetlerimle bakışırken kafamda kombin yapmaya başlamıştım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Dolunayın kombini)
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Irmağın kombini, takılar,ayakkabılar ve gözlük yok.)
Saçlarımı sıkı bir at kuyruğu yapıp bir kaç sevdiğim takımı taktım. Yaz ayında olduğumuz için neredeyse her gün saçlarımı topluyordum çünkü saçım enseme deydiği an terlemeye başlıyodum. Biraz makyaj yapıp parfümümü de sıktıktan sonra hazırdım. Tam odamdam çıkıcağım an telefonumun çaldığını gördüm arayan babamdı.
