5- EMİRİ KORUMAK?

243 13 8
                                    

Miraç yerini tam olarak bilmiyordu o yüzden Ömer evinin önünden onu almaya gitmişti.
Miraç Ömerle iyi dostluk kurabileceğini düşünüyordu şimdiden. Onunda öyle düşünmesini umuyordu, çünkü birine ihtiyacı vardı.

Ayakkabılarını giymeden önce kapının yanındaki aynaya baktı, saçlarını tekrar düzeltti ve raftan parfümünü alıp tekrardan sıktı. Altına bol siyah bir pantolon giymişti. Üstünde de siyah gömlek ve siyah deri ceketi vardı. Her zamanki gibi simsiyah giyinmişti.

Hızlıca ayakkabılarını da giyip kapıyı kapattı. Merdivenlerden inerken düşünceler hâla rahat bırakmıyordu. Biraz garip hissediyordu. Berkin yüzüne baktığında onunda mı nefretle bakması gerekiyordu acaba?
Saçma geliyordu ama aynı zamanda mantıklı da buluyordu.
Ömerin sesiyle düşüncelerden sıyrıldı.
Arabasıyla gelmişti ve camından sesleniyordu.

Miraç hızlı adımlarla arabaya ilerledi ve kapıyı açıp bindi.
Ömere selam verdi ama onun garip bir şekilde fazla heyecanlı olduğunu gördü.

"Ne oldu? Çok heyecanlı duruyorsun." diyerek konuştu.

"Sen kendini görmüyorsun herhalde." diyerek güldü Ömer. Ardından Miraçta gülümsedi.

"Beni geç, sana ne oldu oğlum?" aynı soruyu tekrar sordu.

"Şu an anlatılması çok zor, inan anlatırsam çok yanlış olur. Sonra anlatırım, belki." dedi.

Miraç bu sefer cidden ne olduğu hakkında hiç fikir yürütemiyordu. Ömer evdeyken hiç böyle heyecanlı bahsetmiyordu bu asker uğurlama işinden.
O sırada Ömer tekrardan soru sormaya başladı Miraça.

"Nasıl olmuşum, sence iyi mi?
Üstümdeki kötü sanki?"
Miraç kahkaha attı.
"Çok kötü olmuş keşke giymeseydin."

"Gerçekten mi lan? Hemen bana gidelim ben değiştireyim." stresliydi.

"Şaka yapıyorum kardeşim, gayet karizma olmuşsun merak etme." dedi Miraç.

Ömer o sırada derin bir oh çekti ve hiç konuşmadan yoluna devam etti. Aslında kısa yoldu ama Ömer ara sokaklardan girdiği için biraz daha yavaş vardılar.
Tam oraya yaklaştıklarında sağdaki masada Berk ve bir çocuğu gördü kahkaha atıyorlardı. Ömere döndü ve onunda aynı tarafa baktığını gördü. Ama o Berke değil daha çok yanındaki çocuğa bakıyor gibiydi. Şimdi sorsa cevap vermeyeceğinide biliyordu.

Arabadan inmek için kapıyı açtılar ama ikiside aynı anda hareket ettikleri için fazla ses çıktı. Berk ve yanındaki çocuk onların tarafına döndü. Miraç Berkin ona baktığını fark etti ama bilerek o tarafa dönmedi sadece bakışlarının üzerinde olduğunu hissediyordu. Bakmasını istiyordu.

Ömere doğru bir adam yaklaşıyordu karşıdan. Ömer o sırada Miraçın kulağına "Berkin yanındaki Emir, sana bahsettiğim çocuk." dedi. Miraç Berke döndü. Berk hâla ona bakıyordu ama kaçamak bakışlardı. Anlam veremiyor gibiydi.

Ömere gelen adam bir anda neşesiyle bağırdı.
"KARDEŞİM GELMİŞ!"
Ömerle o adam sarılırken Miraç etrafa bakıyordu.
Karşısındaki tanımadığı adam Miraça da selam verdi.
"Merhaba, Serkan ben." diyerek kendini tanıttı ve bir kaç bir şey daha söyledi.
Biraz sohbet ettikten sonra haber vererek onların yanından uzaklaştı ve paketinden sigarasını çıkardı. Tam o sırada sigara yere düşünce eğildi ama bir adam ondan önce davranıp yerden sigarasını almak için eğildi.

Kafasını kaldırıp baktığında aynı onun gibi simsiyah giyinmiş bir adamı gördü.
Sigarasını uzattı adam ve hafifçe gülümsedi. Miraç teşekkür edip sigarasını yaktı.
Berke döndüğünde sinirle onlara baktığını gördü ama neden tekrar nefretle baktığını bilmiyordu. O an bir şey yaptığınıda düşünmüyordu.

Berkin hareketlendiğini gördü. Onlara doğru adımlarını yöneltmişti ve bu yüzden Miraçın kalbi hızlı atmaya baslamıştı ama dik duruşunu asla bozmuyordu. Berk hızlı adımlarıyla gelirken arkasındanda Emir geliyordu.

Berk geldiğinde direkt Miraçın elindeki sigarayı alıp yere attı ve ezip söndürdü.
--
Ömer, Serkan ve bir kaç kişiyle daha sohbet ederken gözleriyle etrafı taradı. Miraç nerede diye merak etmişti çünkü şimdiye sigarası çoktan bitmiş olurdu. Bir şeyler söyleyip masadan kalktığında sol tarafta Berk, Emir, Miraç ve Onuru gördü.

Bir şey olduğunu anlamıştı çünkü asla bir araya gelmeyecek insanlar yan yanaydı. Miraç ve Berkin tartıştığını yüz ifadelerinden fark ettiği gibi hızlı adımlarla oraya doğru yürüdü.

Berkin omzundan tutarak sertce itledi.
Miraçın önüne geçerken daha şimdiden sanki Miraç kardeşiymiş ve onu koruması gerekiyormuş gibi hissediyordu.
Belkide ondan 3 yaş büyük olduğu içindi bu his.

Berk normalde omzuna dokunduğu için o elini kırmak bile isteyebilirdi ama asıl odaklandığı kişi Onur olduğu için Ömere bakmadı bile.

"İlla sikelim mi seni amına koyduğumun şerefsizi." Berk konuşunca Onur kahkaha attı ve daha çok sinirlenmesini sağladı.

Emir sakin olması için kulağına bir şeyler söylüyordu ama kimse bunu duyamamıştı. Onur Berkin en hassas noktasını bildiği için kimsenin beklemediği bir anda Emir'e yumruk atmıştı.

Ama Berki bile şok edecek hamle Ömerden gelmişti. Ömer sinirle bağırarak Onura yumruk atmıştı. Hatta o kadar sinirliydi ki adamın üstüne çıkıp yüzüne ard arda yumruklar atıyordu.
Onur yerdeyken Ömere yumruk atınca bu sefer diğerleride işin içine dahil oldu ve Ömer sinirden deliye dönmüşken Onurun üstünden kaldırdılar.

Ömer Onura hakaretler yağdırırken bir daha böyle bir şeye kalkışmaması içinde uyarıyordu. Miraç Ömeri tutarken, bir yandan sakin olması için bağırıyordu.

Berk mimik oynatmadan Miraça bakıyordu.
Emir ise şaşırmış bakışlarıyla Ömere odaklanmıştı.
Kimse Ömerden böyle bir hamle beklemiyordu ve bu yüzden orda olan herkes şaşırmış halde onları izliyordu.

Ömerin resmen gözü dönmüştü ve akıllardaki tek soru neden Ömer Emiri korudu olmuştu. Bunun tek bir cevabı vardı aslında ama buda kimsenin aklına gelebilecek bir şey değildi.

Kaykay- GAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin