AŞKI TARİF ET BANA

[25] ZİYARET

Aaaaaah yine lanet olası alarm. Bir okul gününe daha merhaba. Dün eve geldiğimde annemin sıkıştırmalarına uğradım. İlk defa bi sevgilimi biliyordu annem. Demirin kim olduğunu anlattım. Demiri sevmişti ama durmadan ''Getirde konuşalım'' diyordu. Bu kadın beni çok şaşırtmaya başlamıştı Demirden sonra. Uyuz uyuz yataktan kalktım ve hazırlandım. Okula sivil giden sadece bizdik. Bu yüzden müdür bizden gıcık alıyordu. Koskoca okulda bir tek bizimle baş edemiyordu. Çantamı aldim. Ayakkabılarımı giydim ve evden çıktım. Okula yürüyerek gidiyordum. Apartmandan çıkınca demiri gördüm. Demire doğru yürüdüm. Arabaya yaslanmış sigara içiyordu. Ben yanına gidince hiç cool tavırlarını bozmadı. "Demir ne arıyorsun burada" sigaranın dumanını üfledi ve elinde kalan bitmiş sigarayı yere attı. Bana döndü ve belimden tutup kendine çekti. "Bugün sevgilimle gitmek istedim okula. Hadi bin" Belimi bıraktı ve arabaya bindi. "ODUN" Bende arabaya bindim ve kemeri taktım. Her kızın hayalinde yakışıklı ve romantik biri vardır. Ama bu iki kavram hiçbir zaman bir arada bulunmaz. Bulunanlar ise filmlerde olur zaten. Demirde yakışıklı ama odun işte ne yaparsın. Okula gelene kadar ikimizde hiç konuşmadık. 3 gun sonra Uludağ'a gidecektik.
DERİNDEN~
Alarm sesiyle uykum bölündü ya 5 dakika daha alarmı ertelerken annemin sesini duydum. "Derin kalk kız geç kalacaksın" offf yataktan kalktım. "Uyandıııım" ayaklarımı yere sürte sürte banyoya gittim ve yüzümü yıkadım. Derin uyuşuk uyuşuk hazırlanma geç kalacaksın" ah bu annem. Odama döndüm ve üstümü giyindim. Dün gece eve bizi demir bırakmıştı. Arabanın içinde halay çekmiştik. "Deriiin" ne derin,derin,derin adımı mı ezberliyon kadın. "Efendim" bu kadın beni öldürecek bir gün ya "gel buraya" üstümü giyinmiştim küpelerimi takmaha çalışarak annemin yanına gittim "geldim" annem kahvaltıyı hazırlıyordu. "Bugün okul çıkışı güneşlere geç" aa dünyanın sonu "niye?" annem çaydanlığı eline aldı ve masaya koydu. "Deryayla konuşucam biraz"
"Biz biraz geç gelebiliriz masalı ziyarete gidicez çünkü"
-
Okula geldiğimde ayaz,demir ve güneşin yanına gittim. Demir, ateş ve ayaz çok yakın arkadaşlar ama demir ve ayaz daha eskiden dostlar ve daha yakınlar. "Günaydın" önce güneşi öptüm ve ayazın yanına geçtim. 3 gün sonra uludağa gidiyorduk. Bizimkilerde orada yapacaklarını konuşuyorlardı. Ayaza döndüm "aşkım sen,ben,demir ve güneş aynı oda da mı kalsak?" ben ayaza bakarak ondan cevap beklerken güneş lafa atlamıştı. Buda bu kızın huyu işte çok konuşuyor. Gözlerimi devirerek güneşe döndüm ve drdiklerini dinledim. "Kızım saçmalama tamam çok yakın arkadaşız da özeli var milletin be aa" hepimiz gülerek konuşmaya devam etmeye çalışırken ateş ve selen yanımıza gelmişlerdi. "Günaydın millet" gözlerimi devirerek selene baktım. Ne günaydını ya fizik var bugün sensin günaydın. Grup ateş ve seleninde gelmesiyle tamamlanmıştı. Hep beraber uludağda ne yapacağımı konuşuyorduk. Saçma sapan fikirler çıkmıştı ortaya ve bu benim gülmeme sebep oluyordu. Güldüğüm zaman ise 'ne gülüyorsun ciddi bisey konuşuyoruz şurada' gibisinden tepkiler alıyordum.
"Ya bence hepimiz aynı oda da kalalım"

"Saçmalama derin herkes ayrı oda da kalır. Hem belki ayazın seninle yapmak istediği şeyler var"
Selenin verdiği cevapla ateş bana bakıp kıs kıs gülüyordu. Tamam haklı olabilirdi ama bötle herkesin için de söyleyince utanmıştım çünkü böyle şeylere alışkın değildim. Her ilkimi ayazla yaşayacaktım. "T-tamam ya herkes kendi odasında kalır kapatın şu konuyu" düşündükçe bile heyecanlanıyordum. İçim kıpır kıpır oluyordu ve bu duygunun hiç bir şekilde hiç bir tarifi yoktu. Düşümcelere dalmışken müdürün sesiyle kendime geldim. Allahım bu adam bu enerjiyi nereden buluyordu böyle sabah sabah. Kıyafetlerimize karıştığı yetmiyormuş gibi birde saçlarımıza karışıyordu. Hepimiz eşşek akdar olduk saçımıza karışmandaki amaç ne be adam. Kendi kendime öflerken müdürün konuşması bitmişti sonunda. "Hadi sevgilim yürü" ayaz elimden tutup beni merdivenlere doğru çekerken ayaklarımı yere sürtüyordum. Sevmiyorum bu okulu yaa. Sınıfa geldiğimde güneş tahtadan halay açmış ve halay çekiyordu. Bu kiz neden bu kadar deliydiki. Neyse onu düşünemem simdi. Çantamı hızla sıraya attıp bende halaya girdim. Sınıfımız eğlenceliydi. Eğlenceli ve çalışkan. Bütün sınıf halay çekerken -tabi halay başı güneş hanımdı- tarih hocamız sınıfa geldi. Çok sıkıcı bir adamdı. Dersin ilk saniyesinden son saniyesine kadar ders işlerdi. Ve bilirsiniz biz öğrenci milleti böyle hocaları sevmeyiz. Hoca masasına otururken bende selenin yanına oturdum. Sonra ellerimi birleştirip sıraya koyup başımıda ellerimin üzerine koydum. Sabah sabah bu adamı dinleyip hayat enerjimi negatife düşüremem zaten müdürün yaptığı konuşmayı dinlemekle bugün ki kotamı doldurmuştum. Uyumak istiyorum ama hayal kurmaktan uyuyamıyorum böyle bişey yok ya. Ayaz beni gereğinden fazla heyecanlandırıyordu. Onun öpüşü, sesi, kokusu, gülüşü, bence kimsede yoktu. Onun adı huzurdu. Aşktı. Mutluluktu.