*Linda*
Sonunda eve gelmiştim, Nehir'i evine bırakmamla birlikte saat baya geç olmuştu. Hay sikeyim ya!
Kapımı açtım ve içeri geçtim, evim sıcacıktı küçüklüğümü hatırlatmıştı bana. Aile evindeyken evin sıcak olduğu tek zamanlar annemin en sevdiğim keki yaparkenki zamandı.
Acaba bu sadece bana mı özeldi ? Sonuçta ev nasıl sonsuza kadar soğuk olabilirdi ? Belkide babam yüzündendi.Kapıyı kapattım ve direk odama geçtim. Kendimi tam yatağa atacaktımki telefonum çalmaya başladı. Ürperdim kim olabilirdiki ? Saat baya geçti. 00:01
Saçmalık.Arayan kişi görünce bir ürperme geldi, çocukluğumdaki soğukluk geri gelmişti. Hemen cevap verdim.
"Sonunda, bende bütün gün çalacak sandım!" Bir kahkaha duydum telefonun diğer ucundan ama bu kahkaha mutluluktan değildi. İşte şimdi sıçtın Linda, ben sana demedim mi ?
Ben seni uyarmadım mı ? Kendin istedin bunun olmasını. Sen istedin."Şey bugün biraz geç çıktık Nehir biraz ısrar etti dolaşalım d-diye." Sesim istemedende olsa titremişti. Kapıyı kitlemiş miydin Linda ? Yoksa ardına kadar açık mı bıraktın ? Belkide hiç kitlememiştin bile.
"Ah anladım, yani insanlık hali değil mi ? Bunun yüzünden ölemezsin ya ?" Dedi, sinirlendi mi yoksa dalga mı geçiyordu anlamıyordum.
"Neyse bu kadar sohbet yeter evdesin değil mi ?" Başka nerde olucaktım ? Aptal herif.
"Evet şimdi geldim ama çok yorgunum direk uyuyacağım." Sahte olduğunu belli etmeden esnedim. Umarım yutardı bunu.
"Palavra şimdi geliyorum oraya, seni görmem lazım." Yüreğim ağzıma gelmiş gibi hissettim. Gelmemesi için herşeyi yapardım çünkü gelince ne olacağını biliyordum.
"Senin için endişeleniyorum Linda, çok hemde çok.." sonra da bir tane patlatırdı ve kendimi saatler sonra yerde bayılmış şekilde bulurdum. Aslında onun sinirine giden bendim, benim suçumdu onu sinirlendirmem. Yani hataları yalan bendim bunu da hak ediyordum.
Cevap vermeme izin vermeden telefonu yüzüme kapattı ve beni öylece kendi düşüncelerimle baş başa bıraktı.
Telefonu yatağıma hafifçe fırlattım, telefona birşey olurda ararsa ve ulaşamazsa ölmüşüm demektir.
Geç gelmekle bile hata etmiştim aslında. Her neyse bitirelim şu siktiğimin işinide kurtulalım._________________________
Birkaç dakika sonunda gelmişti. Beklemek, gelmesinden daha germişti şahsen. Hızlıca onu bekletmeden kapıya gittim ve açtım.
Görmeyi beklemediğim gülümsemesiyle içeri girdi ama yüzünde endişe vardı."Senin için endişeleniyorum Linda."
"Hoşgeldin Kerim, nasılsın ?"
Kerimmiş ismide kendisi gibi aptalca!"Seni gördüm daha iyi oldum, biliyorsun seni merak ediyorum." Dedi ellerimi tutup. Gözleri yumuşak bakıyordu, ilk defa beni affetmiş miydi ? Hak edecek birşey mi yapmıştım bunu ? Bugün cidden ilginç geçiyordu, korkmam gerekir mi ?
Bende ellerini sıktım ve yanağından öptüm, bu hoşuna gitmiş olucakki gülümsemeden edemedi.
Kapıyı kapattım ve içeri geçtik."Birşeyler ister misin ?" Belki boğazında kalırda ölür!
"Buraya birşeyler yemek içmek için gelmediğimi biliyorsun Linda niye soruyorsun ? Aptal mısın yoksa ?"
Kendimi sakin tutmam lazımdı, panik yaparsam iş daha çok boka sarardı çünkü. Ve bunun olmasını istemeyiz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk mı, Takıntı mı ?
FanficHürkan x reader kitabıdır. Öylesine yazılmış bir kitaptır linçlemek için gelicekseniz hiç gelmeyin lütfen, hiçbir şey ciddi değildir. ⚠️Kan, şiddet⚠️ ⚠️Argo kelimeler⚠️ ⚠️Takıntılı düşünceler⚠️ ⚠️Toxic ilişki/Abusive ilişki⚠️