Delta vitasının bütün öfkesini dinlemiş zihin olarak yorulmuştu. Onun kokusu ile sakinleşmek için gelmişti :(
"Saraya misafirler geliyor yemek oluyor ve ben bunu dahil edilmiyorum. Minho ben senin eşin sürünün baş vitası olacağım bana yapılan bir saygısızlık değil mi?
Baş omega neden bir türlü beni kabullenmiyor. Kaç yıl oldu onun keyfini bekliyoruz bu beni artık rahatsız etmeye başladı. Ya buna bir çözüm bul ya da...""Ya da..." Minho tek kaşını kaldırarak vitaya baktı "evet bekliyorum devamını getir!"
"Beni anlamanı bekliyorum yoruldum artık kaç yıldır birlikteyiz ama hala mühürlenemedik. Her an seninle birlikte olmak istiyorum. Vitan olarak hak ettiğim saygıyı görmek istiyorum"
Vita konuşarak yavaşça deltaya yaklaştı. Ellerini deltanın boynuna sardı ensesindeki saçları ile oynamaya başladı. Keskin zambak kokusunu yaydı Minho bu kokudan çok etkilenyordu. Çoğu zaman onu yumuşatmak ya da ikna etmek için bu kokuyu kullanırdı. Kurtlarda feromon çok önemliydi vita bunu iyi öğrenmişti.
Minho ise aldığı zambak kokusu ile rahatlamak yerine aksine ıçindeki delta öfkelenmişti. Bu koku ilk defa onu bu kadar rahatsız etmişti. Dudaklarında hissettiği dudaklar ile kafasını toplamaya çalıştı. Vitanın elleri gömleğinin düğmelerine geldiğinde delta birden kendine geldi. Omuzundaki ruheşi mührü aklına geldi. Kendini yavaşça geri çekti. Vita deltanın hareketine şaşırdı. Ilk defa Minho onu geri çevirmişti.
"Ne oluyor Minho?"
"Kafam kazan gibi Mijoo şimdi başlarsak duramam, biliyorsun. Başım ağrıyor, sinirlerim gergin en az senin kadar ben de orada olmamana sinirlendim. Bu gerginlik başımı ağrıttı. Ben de her şeyin düzene girmesini bekliyorum. Babamın durumunu sen de biliyorsun, sağlığı yerinde olsa annemi ikna etmesi için onunla konuşacaktım. Her şeyin onların rızası ile olmasını istiyorum. Aile benim için çok önemli bunu sen de çok iyi biliyorsun. Şu an sadece annem değil babamın onayını da almam mümkün değil. Bu şekilde içime sinerek bir düğün yapamam. Ama bak babamın dostu olan şifacı geldi. Biraz umudum var ve bu umuda tutunuyorum sen de tutun.. o yüzden ben sakin olmaya çalışıyorum sen de benim işimi kolaylaştır lütfen. Babam iyilessin biz de artık düzenimizi kuralım, şu an tek istediğim bu." Tekrar vitaya küçük bir öpücük verdi. Yumuşak bir tonda konuşuyordu Minho. Şu dört yılda vitayı çözmüştü. Şayet suyuna gitmezse huzursuzluğu saraydaki misafirlere kadar yansıtırdı. Nedense bunu hiç istemiyordu.
"Özür dilerim hayatım senin beni ne kadar düşündüğünü bazen öfke anında unutup, tüm öfkemi sana yansıtıyorum, daha dikkatli olacağım. Bu gece burada kalacak mısın?"
"Hayır kalamam bir süre yoğun olacağım o yüzden görüşemeyebiliriz. Ben fırsat buldukça senin yanına geleceğim. "
"Sarayda olmayacak mısın?"
"Büyük ihtimalle sarayda çok kalmam bir süre sınırlarda olacağım. "
"Bir sorun mu var?"
"Tam olarak bilmiyorum anlamaya çalışıyoruz. Sınırlarda bilinmeyen bir şey var. Sınırlara yakın köylüler biraz tedirgin ona çözüm bulmaya çalışıyoruz."
"Kendini tehlikeye atma lütfen"
"Biliyorsun ben deltayım." Minho güldü ve gitmek için kendini toparladı.
"Ben sana uğrarım kendine dikkat" dedi vitaya.
"Arada saraya uğrarım orada olursan seni de görürüm."
"Şu birkaç gün olmam ama geldiğimde sana uğrarım ondan sonra gelirsin."
"Neden sen yokken sarayda olmamı istemiyorsun?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Love Me/Minsung
FanfictionRuheşi bağı bütün kara büyülerden güçlüydü. Kaderin önüne kim geçebilirdi ki... #soulmate #omegaverse