"Hoş geldiniz."
"Hoş bulduk bebeğim." dedi Lee Sooyoung. Bay Lee biraz rahatsız olduğu için Felix büyükannesi ile gelmişti. Felix hemen koşup arkadaşına sarıldı, sanki daha dün görmemiş gibi.
"Jiiiii.. hoş buldum, kim bu misafir, neden gelmiş, büyükanneyi nereden tanıyor, bizimle neden....."
"Felix senin yerine ben yoruldum! Maalesef sorularının bir çoğunun cevabını ben de bilmiyorum" dedi, biraz üzgün bir sesle. Büyükannesi yola çıkacaktı ve kendisini burada mı bırakacaktı bilmiyordu, genç omega. O yüzden biraz üzgündü.
"Neyse bakalım sorularınızın cevabını içeride alırsınız" dedi büyükanne Lee.
Jisung daha salona girmeden kapı tekrar çaldı. Beta çift ve Seungmin gelmişti. Bayan Yoona'nın karnı iyice büyümüştü. Jisung onu kapıda bekletmemek için "hoş geldiniz"dedi ve hemen onları içeri aldı.
Han Seol'un salonunda toplanan kabalık, misafirle tanışmak için bekliyordu. Alfa Lee ile tanışmış olsalar bile baş omega ile tanışmamışlardı.
Han Seol ev sahibi olarak tanıştırma görevini üstlendi. "Hoş geldiniz dostlarım, alfa Lee'yi hepsiniz tanıyorsunuz, Rossana alfa Lee'nin eşi."
"Rossana, bayan Lee Sooyoung ve torunu Felix, Bayan Yoona ve eşi Junho oğulları Seungmin.
"Merhaba tanıştığıma memnun oldum ani bir ziyaret oldu,kusura bakmayın. Han Seol bahsetmiştir eşimin durumu biraz ağır, bu yüzden biraz ani geldim."
"Tatlım öncelikle hoş geldin. Hrpimiz alfa Lee'yi tanır ve çok severiz, sağlık durumuna çok üzüldük, çok geçmiş olsun" dedi Sooyoung
"Tanıştığımıza çok sevindik ama alfanın durumu için üzüldük keşke sağlığı yerinde olsa gezinti için gelseydiniz" dedi Junho ve eşi de omegayı selamladı.
Gençlerde omegayı selamladiktan sonra bir kenarda büyüklerinin konuşmalarını dinlemeye başladılar. Rossana, onlara eşinin durumunu, neden geldiğini, Han Seol'un seyahat yasağının kalktığını anlattı. Uzun uzun ne yapılabilir diye konuştular.
Rossana birden aklına gelen hediyelerle durdu. Önce Lee çiftinin sonrada Kim çiftinin hediyelerini verdi. Gençlere ise hediyelerini tek tek verdi. Üç gençten haberdardı -mektuplardan- üç genci hiç görmese de, onlara karşı derin bir sevgi beslemişti. Gençlere özel takılar yaptırmıştı ve ipek elbiseler getirmişti. Gençlerin yaşadıkları bölge dış dünyaya kapalıydı. Bu yüzden dışarıdan gelen bu hediyeler onları çok mutlu etmişti. İzin isteyerek Jisung'un odasına gittiler.
"Acaba omega'nın geldiği yer nasıl bir yer? Sanırım sürüleri bir krallıkmış büyükbabamdan öyle duymuştum" dedi Felix. Hiç şüphesiz aralarında dış dünyayı en çok merak eden oydu. Omega çok sosyaldi fakat yaşadıkları yer sosyalleşmek için pek elverişli değildi.
"Ben de türünüzün baskın olanlarını merak ediyorum. Kurtlarla dolu bir sürüde yasamak nasıl olur, diye düşünmekten kendimi alamıyorum." Seungmin okuduğu kitaplar sayesinde şehirler, krallıklar, sürüler hakkında pek çok biliyordu. Onlarla aynı yerde yaşamak nasıl olurdu en çok bunu düşünüyordu.
"Sen niye mutlu değilsin Hanji?
"Bilmiyorum Seungmin büyükannem yolculuk yapacaksa ben ne olacağım? Beni de yanında götürse siz olmadan orada ne yaparım? offf offf! Yani özetle neresinden tutarsam tutayım olmuyor." Omeganın üzüntüsü bu yüzdendi. Büyükannesi olmadan burada kalmak istemiyordu, oraya da arkadaşları olmadan gitmek istemiyordu.
"Hep birlikte gitsek ne güzel olurdu. Alfaları çok merak ediyorum."
"Neden yani nelerini merak ediyorsun?" diye sordu Seungmin. Aslında biliyordu fakat arkadaşı ile uğraşmak hoşuna gidiyordu.
![](https://img.wattpad.com/cover/333365212-288-k946756.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Love Me/Minsung
FanfictionRuheşi bağı bütün kara büyülerden güçlüydü. Kaderin önüne kim geçebilirdi ki... #soulmate #omegaverse