13

737 74 53
                                    

Zor bi zamandan geçiyoruz umarım hepiniz iyisinizdir. Geçmiş olsun herkese.

Bir sıkıntınız vs. varsa bana yazabilirsiniz. Elimden geldiğince yardım etmeye çalışırım*

~

Hemşire sanki karşısında akıl sağlığı yerinde olmayan biri varmışçasına gözlerini şaşkınlıkla dikti.

"Y-yani sadece vurulma hissiyatını merak ettiğiniz için mi kendi bacağınıza kurşun sıktınız??"

"Hıhım" demişti Dazai yüzündeki kocaman gülümsemesiyle .

"P-peki"

Hemşire hızlı adımlarla kapıya doğru ilerlemiş ve toz olmuştu. Hatta giderken ayağı bile takılmıştı fakat pek bozuntuya vermemişti.

Dazai sırtını yatağın başlığına yaslamış bir şekilde şarkısını söylüyor ve Chuuya'yı bekliyordu. Bacağının acısına rağmen uzun zamandır bu kadar mutlu hissetmemişti. Kendisiyle bu denli ilgilenilmesi onu çocukluğuna götürüyordu , yaşayamadığı çocukluğuna.

"♫tek başına...çifte intihar yapamazsın...♫"

"Yine ne saçmalıyorsun?!"

Chuuya içeri girmiş ve elinde tuttuğu poşeti onun kucağına doğru atıp devam etmişti.

"Yiyecek bir şeyler getirdim"

Dazai gözlerini ona doğru dikti, sessizce onu izlerken kalbinin ısındığını hissediyordu. Kendince bir şeyler yapma çabasını izlemek çok keyif verdiğinden olsa gerek sırıttı.

"Bana aşıksın değil mi Chuuya~?"

"Kapa çeneni" demişti yatağın yanındaki koltuğa otururken.

Poşetleri açıyor, tabağı masaya koyuyor ve bunları çok büyük ciddiyetle yapıyordu. Dazai ise hala aynı sırıtışla onu izliyordu.

5 dakika sonra ikiside sessizce yemeğini yemeye başlamıştı.

Tabi ki sessizlik kolay bozulan bir şeydi.

"Dazai..."

"Hım?"

"Kouyou denen kadın.... O kim?"

Dazai pek umursamamış bir biçimde lokmasını ağzına atıp konuştu.
"Ha? O kim?"

"Boşuna yalan söyleme , seni tanıyan birisiydi."demişti elindeki çatalla onu işaret ederken.

Dazai hafifçe gülmüştü. "Beni tanımayan mı var?" Karşısındakinin sinirlendiğinin farkındaydı fakat hala umursamaz olmakta kararlıydı.

Turunculu olan sinirle tabağını masaya vurmuş ve ayağa kalkmıştı.

"İştahım kaçtı"

Sonrasında ise odadan çıkmış ve Dazai yi tek bırakmıştı.

~

Chuuya hastanenin balkonuna çıkmış ve sigarasını yaktı. Şehrin ışıkları karanlığı en güzel şekilde aydınlatmıştı. Bir yandan manzarayı seyrediyor bir yandan da dumanı içine çekiyordu.

O geceyi düşündü. Acaba içkili olduğundan yanlış hatırlıyor olabilir miydi? Belki de boşuna sinirlenmişti.

Kafasındaki soru işaretleri dönerken balkonun kapısı açıldı.

"Chuuya, benimle birlikte uyumanı emrediyorum!"

Gelen Dazai nin sesine karşılık arkasını döndüğünde, onun yaralı halde buraya kadar yürüdüğünü fark etti. Ona doğru bir kaç adım attı.

"Hey! Ayağın yaralı olduğu halde niye geldin--"

Chuuya bir anda boynuna sarılan kollarla ve vücudunda hissettiği sıcaklıkla duraksamıştı.

Dazai kendisine sakince sarılmış ve tek kelime etmemişti.

"Dazai..."

"Yanımda olmadığın her an seni özlüyorum..."

Chuuya duyduğu cümleyle ikinci bir şok yaşarken, vakit kaybetmemiş ve o da kollarını sıkıca sarmıştı. Bir süre hiçbir şey demeden öyle kalmışlar ve anın tadını çıkarmışlardı.

Kollarını hâlâ ayırmamış bir şekilde, kısık sesle konuştu.

"Dazai, sen haklıydın."

"Hm?"

"Sanırım gerçekten..."

"Aşıksın."

##########

2 bölüme final gelir











ᵐʸ ᵍⁱʳˡᶠʳⁱᵉⁿᵈ'ˢ ᵇᵒʸᶠʳⁱᵉⁿᵈ sᴏᴜᴋᴏᴋᴜ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin