(Dolunay'ın gözünden)
Araba durduğunda inerek büyük binaya baktım. Dört katlıydı.. Kapıda bir kadın bize bakıyordu. Bahçeden içeri girdiğimizde kadın bizi karşıladı
...: "Hoş geldiniz" beni getiren adamla bizi karşılayan kadın el sıkıştılar ve kadın bana yaklaşarak, aynı boya gelmek için eğildi
...: "Sen Dolunay olmalısın. Ben buranın Müdürüyüm. Adım Nesrin, ama bana istediğin gibi seslenebilirsin"
Beni getiren adam "Artık burada kalacaksın, istediğin zaman evine giderek eşyalarını alabilirsin"
'Doğru ya. Avukatı aramam gerek. Ben bunu nasıl unuturum'
D: "Tamam, teşekkür ederim" adam beni müdüre teslim ederek, arabasına bindi ve gitti. Kadınla binadan içeri girdiğimizde ikinci kata çıkarak bir odaya, kapısını çalarak girdik. Odaya girince iki kişi ayağa kalktı. Benim yaşımda gözüküyorlar. Müdür içeri girdiğimizde konuşmaya başladı
Nesrin(N): "Kızlar, 'Beni göstererek' yeni oda arkadaşınız, artık bu odada kalacak. Yeni geldiği için yemekhaneyi falan gösterirsiniz" dedi
Bir kız yanımıza gelirken "Peki müdür hanım" dedi. Elini tanışmak için uzattı
...: "Ben Deniz 'diğer kızı göstererek' o da kardeşim Betül. bizde geçen yıl geldik. merak etme hemen alışırsın"
D: "Hiç şüphem yok" müdür gülümserken, odadan çıkarak kapıyı kapadı
Deniz(Dn): "Senin adın ne?"
D: "Dolunay"
Betül(B): "Neden buraya geldin?"
Dn: "Betül!"
D: "Önemli değil. Trafik kazasında ailemi kaybettim"
B: "Şey, üzgünüm"
D: "Evet, bende. Ama geri getirmiyorlar" daha fazla konuşmak istemediğim için konuyu değiştirdim
D: "Benim yatağım hangisi?"
Dn: "Burası benim yatağım, burasıda Betül'ün, burada sana kalıyor" derken tüm yatakları gösterdi. Odada üç yatak var bu da demek oluyor ki odaya gelen son kişi benim iki yatak karşılıklı duvar tarafındalarken benimkisi cam kenarındayadı
yatağın kenarına otururken hemen dibindeki dolabı gördüm ve çantamdaki eşyaları oraya yerleştirebileceğimi düşündüm. Ama önce şu avukatı aramam gerek
Babamın telefonunu elime aldım ve şifresini girerek rehberi açtım, 'avukat' ı arayarak açmasını bekledim
D: "Alo? avukat Mustafa'yla mı görüşüyorum?"
Mustafa(Ms): "D-dolunay sen misin? Yusuf abi nerede?"
D: "Evet benim. B-babam ö-öldü. Seni aramamı istemişti"
Ms: "Anahtar... anahtar için değil mi?"
D: "Evet"
Ms: "Tamam. Sen neredesin?"
D: "***** Yurdundayım. Beni buradan alır mısın?"
Ms: "5 dakikaya oradayım"
D: "Tamam" telefonu kapatarak sırt çantama koydum. Çantanın içindeki gereksiz eşyaları dolaba koyarak ihtiyacım olabilecek eşyaları çantada bıraktım ve müdürün odasına gittim. 'Tak tak tak'
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Küçük Hacker
RandomSelam, ben Dolunay. Ailem vefat ettiği için yetimhanede kalıyorum.15 yaşındayken çok sevdiğim bir youtuberın youtube hesabı çalınınca yadım etmek için devreye ben girdim ve olaylar orada başladı... iyi okumalar🖤