12- Kamp Hikayeleri Ve Sera'nın Büyük Sırrı

137 7 39
                                    

E: "ÖHM ÖHM. Biri 7 diğeri 8 yaşında iki tane çocuk varmış. Bazen insanların evine gider bazen de ormanda insanları rahatsız ederlermiş. İnsanların yanlarına gider yollarını kaybettiklerini onlara eşlik etmelerini istermiş. Kabul ederlerse bir mağaraya götürüp önce işkence ederler sonra öldürüp yerlermiş, kabul etmezler ise asla göstermedileri, kocaman simsiyah gözlerini onlara dikerek hipnoz eder ve mağaraya götürüp aynı şeyleri yaparlarmış"

Ö: "Tüylerim diken diken oldu, karşımıza çıkmaz değil mi?"

D: "Daha önce hikayesini okumuştum. Adı siyah gözlü çocuklar olarak geçiyordu. Ama korkmana gerek yok Ömer, sadece şehir efsanelerinden birisi"

A: "Bakıyorum da biliyorsun"

D: "Yurtta 10 yaşında göremeyen bir kız var, bazen başkaları bazen de beni çağırıyor kitap okuyoruz"

K: "10 yaşındaki kıza korku kitabı mı okuyorsun?"

D: "Kendisi istemişti. Bazı insanlar doğuştan deli yürekliler. Sıra bende-"

K: "O seste neydi!?"

A: "Ne sesi?"

K: "Duymadınız mı?... Bakın duydunuz mu?"

D: "Kaan abi iyi misin? Ne sesi?" dediğimde bir el silah sesi duyuldu. Çok yankılı ve uzaktan gelmişti

H: "Merve yanıma gel! Sera send- Sera!?"

Sera ile yanındaki adam ortada yoktu

D.ö: "Ömer, Sera da silah vardı hatırla"

Ö: "Yanındaki adamda yok, belki birliktedirler"

Y: "Ne işleri var ki gece vakti başka yerdeler!?"

D: "Bırakın şimdi onu bunu. Hürkan abi Sera ablanın telefonu falan yok mu?"

H: "Doğru" diyerek aradı ama oturduğu sandalyeden ses gelince yanına almadığını anladık

Y: "Şimdi ne yapacağız? Başlarına bir şey gelmiş olmasın?"

A: "Sakin olun. Merve çocuklarla burada kalsın bizde grup şeklinde aramaya çıkalım"

Y-H-E: "Tamam"

D: "Bekleyin bir dakika -içeriden çantamı aldım ve dört oyuncak telsiz çıkardım- bunların yanınıza alın" diyerek üçünü onlara verdim. Biriside bende kalacaktı "Hepsi birbirine bağlı herhangi bir haber alırsanız telsizi kullanın daha hızlı olur"

K: "Yanında telsiz mi getirdin cidden?"

D: "Ne olacağı belli olmaz diyeydi"

Y: "Sonra konuşursunuz hadi gidelim!"

K: "Ses şu taraftan geldi. Hürkan sen benle gel. Yex sende Ali'yle şu tarafa gidin. Emre sende Anıl'la şu tarafa gidin" Telsizleri dağıttıktan sonra gittiler. bizde ateş başına geçtik

(3.Şahis)

Telsizden Dolunay (T.D): "Ses deneme, herkes duyuyor mu?"

T.Herkes: "Evet"

T.D: "Herkes 10 dakikada bir haber versin ve telsizi sakın kapatmayın"

T.Herkes: "Tamam"

Telsizin ipinden koluma asarak Merve ablaya baktım

D: "Buraya ne sıklıkla geliyorsunuz?"

U.M: "Çok nadir geliyoruz, yılda bir falan Sera bizi arıyor ve birkaç günlüğüne burada tatil yapabileceğimi söylüyor bizde işimiz yoksa geliyoruz"

Küçük HackerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin