9.

213 29 18
                                    

"Nasıl yani elimi tutmayacak mısın şimdi? Ama biz bir dersliğine sevgiliyiz." Dersin başlamasın beş dakika varken onun kantinde sakız almasını bekliyordum. Amacım tabii ki sakız fln değildi, sınıfa onun elini tutarak girmek istiyordum.

"Minho sadece bir dersliğine," dedi sakızın paketini çöpe atarken. Peşimden ilerliyordu. "neden ileri gidelim ki?"

"Olmaz." dedim. Onunla inatlaşa gitmek kadar eğlencelisi yoktu. "El ele girmeliyiz. Milletin gözü gerçek aşk görsün." Merdivenlerin son basamağında duraksadı. Ona doğru dönmüştüm.

"Aşk mı? Biz mi? Sen gerçek aşktan mı bahsediyorsun Minho?" Elini boşluğa savurup güldü.

"Evet, biz ve gerçek aşk. Ne kadar da güzel değil mi?"

"Yapmacık geliyor."

"Yapmacık olan sensin Jisung. Bak bana ne kadar samimiyim aşkımızda! Hem sindirella gibi değil mi ortam şuan! Merdivenlerdeyiz hemde senle."

"Nasıl kaçsam acaba balodan." Sindirella edasıyla konuşuyordu.

"Ayakkabını düşürsen de mal gibi okulu turlamam ben gelip direkt bulurum seni."

"Böyle konuşma." diye fısıldadı öğretmenin yanından geçerken. "Bir, sana yakışmıyor. İki, biri duyacak. Hâlâ kavrayamadın sanırım ama bir dersliğine sevgiliyiz."

"Yoo yoo." Ellerimi cebime koydum. "Gayet iyi kavradım bence. Ama sen kaptırdın ya kendini. Baksana biri duyacak telaşına giriyorsun."

"Rezil olmak istemiyorum." Benim yanımda görülmek mi onu rezil ederdi?

"Benim yanımda görülmen seni rezil mi ediyor?" Bıkkınca nefes verip sırtını duvara yasladı. Karşısına geçtim ve "Bu kadar mı istemiyorsun?" diye sordum. İlk defa karşısında ciddiyeyle bir şey konuşmama şaşırmıştı.

"Saçmalıyorsun." Gözlerine baktım.

"Seni rezil mi ediyor?" Eliyle beni itti.

"Sadece saçmalıyorsun Minho."

"E sen güçlüymüşsün de." İmalı bir bakışla devam ettim. "Ben bunu kullanırım." Sınıfın kapısını açarken gözlerini devirdi.

"Elimi tutmayacak mısın?"

"Herkes yanlış anlayacak-"

"Çok da şeyimdeydi yani." Elini tuttum ve geri çekilmesine izin vermeden içeri girdim.

"Hassiktir."

"Minsung gerçek miymiş amk?"

"Jisung ne içirdi lan sana söyle."

"Yakışıyorlar ama ha."

Küçük çaplı bir alkış koparken elini kurtarmaya çalışıyordu. Daha sıkı tutup kendime çektim.

"Lan bıraksana!"

"Dur kız."

"Minho bırak amk."

"Rahat durr." Sınıfa döndüm. Changbin elleri şu toplayana kadar alkışladığından Hyunjin'e ağlıyordu. Seungmin'in durumu hemen anladığından emindim. Bakışlarından belli ediyor ztn amk.

"Evet sayın aga- aman arkadaşlar!" Jisung'a bakarak "Size küçük bir duyurumuz var. Biz," Ayağıma vurduğunda az daha düşüyordum. "Biz," Bu kez de koluma sertçe vurmuştu. Son kez dudaklarımı aralamışken o konuştu.

"Bir dersliğine çıkıyoruz! Tamam mı, oldu mu, bitti mi?" Ön sıradakiler korkuyla başını salladı.

"Ne yapıyon lan-"

Kim Milyoner Olmak İster? [Minsung]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin