Gözlerini Gözledim...

20 0 0
                                    

"Hakikaten biz bilmiyoruz, yeryüzündekilere kötülük mü istendi, yoksa Rableri onlara bir hayır mı diledi?"{cin suresi/10.ayet}

Hem uykusuzluk hem yolculuk derken , beynindeki cümbüşten  habersiz "bu sefer uyuyabileceğim" diye sevindi genç kız. Evet, uyumuştu uyumasına ama uyumadan önce sürekli konuşmuştu beynindekilerle... neler oluyordu kendisine, niçin oluyordu bilemiyordu.

Annesi Aysu Hanım endişeliydi. Nurgül'ün memlekete geldiğinde küçük kardeşi Berrin i beşiğinde göremeyip öldüğünü sanmasını atlatamıyordu. Oysa yandaki yatağa baksa kardeşinin annesini emdiğini çoktan görürdü.  Evet, bu kadar basit olmamalıydı. Normal bir insanın  aklına gelebilecek en son ihtimaldi ölüm...

***

Bir saatlik uykunun ardından cılız bir alarm sesiyle uyandı Nurgül. Sabah namazı için alarm kurup hiç tereddüt etmeden kalkabilmek... evet , Nurgül kalkmıştı. Üç gündür uykusuz olmasına rağmen kalkmıştı.. iman gücü müydü yoksa cin gücü mü yakında anlayacaktı..

Furkan' ın gözünden ; 

" Ah be mavişim... Kim bilir kim üzdü seni... Yoksa dermansız bir hastalığa mı tutuldun. Hayır hayır... Bu olmaz çünkü sana daha seni seviyorum bile diyemedim..."

İçini dökmüştü arkadaşlarına... için için ağlamıştı. O an içimde zelzele koptu. Kalbimin her odası yıkık dökük, paramparça bir halde uzaktan onu izliyordum. Sonra tuvalete götürdüler canımın parçasını...

Gitsem peşinden... Herkes anlasa ne olurdu sanki... Yapamadım , beceremedim. Belki hocalarımdan korkuyordum, belki de duyacağım cevaptan.. her gün biraz daha kırılıyordum, yoruluyordum ama hiçbir zaman ümidimi ve neşemi kaybetmiyordum ama şimdi ?

Beş dakika geçmemişti ki dikkat çekmeden yavaş yavaş ayaklandım peşlerinden. Tuvaletten çıkmışlardı ki Nurgül bir an duraksadı. Bir dakika bir dakika ne..ne..nefes mi alamıyordu yoksa halüsinasyon mu görüyordum ?! Arkadaşıyla konuşmasını duymasaydım oracığa yığılıverirdim.. " çok ağlıyorsun o yüzden tıkanıyorsun.sinüzitin var zaten...lütfen ağlama artık.."
"daha iyiyim canım benim çok teşekkür ederim iyi ki varsın"

***

Psikiyatri' den çıkınca kendini daha iyi hissetti Nurgül.. Ama kafası hâlâ allak bullaktı. yurda geri dönmek istemiyordu. Hazır 10 gün raporu varken ,sevdiği okulundan, bölümünden vazgeçmeyi bile düşünüyordu. Furkan ın yüzünü görmek istemiyordu artık.. oysa ki sevdiğini söyleyememek suç değildi. Tek suçlu beynindekiydi Nurgül ' ün.
Ona ne söylerse onu düşünüyordu.

Birilerinin beynine çip takıp onu dinlediklerini düşünüyordu. Belki de  saçma değildi. Bunca gelişen teknoloji ile mümkün olabilirdi böyle bir şey...
İkinci bir olasılık gelmiyordu aklına.

10 Gün Sonra / Okul günü

Nurgül sınıftan içeri girer girmez Furkan ın gözleri parıldadı.10 gündür yoktu güzel gözlü sevdiği...

Begüm' le oturmuştu o gün. Her zaman takıldığı, yanlarında oturduğu arkadaşlarına soğuk davranıyordu.

Öğle yemeğinde nasıl olduğunu anlayamadan konuyu Furkan' a getirdi. Evet, dilinden düşüremediği o adam.. Furkan... Hak ile bâtılı ayıran anlamına geliyordu. Eskiden beri çok severdi bu ismi Nurgül... Kur'an ın da bir diğer ismi Furkan' dı üstelik...

Fakat Furkan ın bir kusuru vardı. Kızlarla fazla samimi konuşması canını yakıyordu Nurgül ' ün..
Begüm den,Furkan ın sınıftaki bir kız grubuyla yemeğe çıktığını öğrenince çok şaşırmadı bu yüzden.

Öğleden sonra amfiye geçtiler.Ders tefsir usulüydü. Ders başlamadan şen şakrak olan Nurgül derste kötü hissetti kendini. Birden fırladı amfiden.. Yine hıçkırık dolmuştu yüreği... Sürekli ağlıyordu gizli gizli. Bitsin gitsin istiyordu bu yorgunluk bu iç sıkıntısı... Sanki yüreğinde bir taş vardı ve her geçen gün daha çok acıtıyordu canını...

" Söyle artık yaaa... hiç mi sevmedin" diyerek ağlıyordu aynadaki ölgün simasına bakarak... Aslında derdi Furkan değildi... Keşke anlasaydı.

Rabbi onu imtihan ediyordu... Sadece sabretmesini bilmeli ve iyileşince bu imtihana neden tâbi tutulduğunu idrak etmeliydi... 


















Aklımın Oyunu Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin