Exo Planet | ChanBaek

⋆ 8 - Kendine uygun silahı bul

"Bu taraftan gideceğiz." Chanyeol ile beraber ortak salondan çıkmıştık ve Chanyeol bana salonun solunda kalan yolu gösteriyordu. Anladığım kadarıyla bir silah kullanabilmem gerekiyordu ve bunun için ise aşağı kata giden, şu an yürümekte olduğumuz yolun sonundaki merdivenleri inmemiz gerekiyordu.

"Gerçekten silah kullanabilecek miyim?" benden önde yürüyen Chanyeol'a yetişirken mırıldandım. Bu konuda kendime aman aman bir güvenim yoktu ve hiç böyle bir deneyimim olmamıştı. "Kullanabilirsin tabii ki.." dedi ve gülümseyerek bakışlarını bana çevirdi "sonuçta ben öğreteceğim."

Havalı bir şekilde konuştuğunda gülmemek için kendimi sıkmış ama başaramayıp bu hâline gülmüştüm, o da güzel gülüşüyle gülüşüme eşlik etmişti. Biz böyle gülerken çoktan merdivenleri inmeye başlamıştık ve açıkçası biraz karanlıktı, buraya ışık koymak neden kimsenin aklına gelmemişti?

Kafamın içindeki düşüncelerin üzerine bir anda sarı ve kırmızı tonlarında bir ışık yanmış, bununla beraber bir sıcaklık hissetmiştim. Merakla başımı ışığın geldiği yöne çevirdiğimde Chanyeol'un avuç içinde parlayan ateşle gözgöze gelmiştim.

"Tanrım!" heyecan ve şaşkınlık dolu olduğumdan istemeden ani bir tepki vermiştim, Chanyeol ise bana gülümseyerek bakmıştı. "Korkuttum mu?" dedi başını hafifçe yana eğip gözlerime bakarken.

"Hayır sadece bunu yapabilmen harika ve birden olunca çok şaşırdım." dedim ve yüzümü hafifçe avucuna yanaştırıp sıcaklığın içimi ısıtmasına izin verdim. Nedenini bilmediğim bir şekilde bu ateş bana çok huzur verici gelmişti ve içimde anlam veremediğim bir kıpırtı oluşmuştu, taa kalbimin en uç noktasında.

"Sevdin mi?" ses tonundaki merak gülümsememe sebep olmuştu. "İçim ısındı." dedim kendimi geri çekerken, o ise anlamamış bir şekilde bana bakıyordu. "Yani bu iyi bir şey mi?" başımı olumlu anlamda salladım ve merdivenleri inmeye devam ettim. "Bu iyi bir şey."

Verdiğim cevaptan sonra yüzünü göremesem bile hoşnut olduğunu hissetmiştim, belki de bana öyle gelmişti bilmiyorum. "Yavaş ol da düşme." merdivenleri seke seke indiğim için bir uyarı yemiş ardından da yavaşlamıştım. "Buranın sonunda ne var çok merak ediyorum." dedim arkamda kalan Chanyeol bana yetişip yanıma geldiğinde.

"Öyle abartı bir şey yok, normal bir silah deposu ve çalışma alanı var." merdivenlerin sonuna gelmiştik. "Hatta kendin görmeye ne dersin?" dedi eliyle merdivenlerin bitiminden birkaç adım uzaktaki kapıyı işaret edip. Bu teklifi reddedemeyeceğim için başımı olumlu bir şekilde sallayıp hevesle kapıya doğru ilerledim.

Demir kapı zaten oldukça karanlık olan bu bodrumu daha da ürkütücü gösteriyordu bu yüzden tüylerimin ürperdiğini hissedebiliyordum. Derin bir nefes alıp beni izleyen bir çift göz eşliğinde kapıyı itmiş ve içeriye adımlamıştım ki karanlık beni yeniden kucaklamıştı.

Hiçbir şey göremediğimden endişeyle etrafa bakınıyordum, ulan iki tane lamba takmak bu kadar mı zordu? Kafamdaki isyanın hemen ardından arkamdan bir ses gelmiş ve ışıklar açılmıştı, anlaşılan Chanyeol olaya el atmıştı. Sanırım bunun için ona minnettardım.

Işıklar açılır açılmaz etrafı mor renk kaplamıştı, duvarlara taktıkları mor led ışıklar buraya çok değişik bir hava katıyordu. Işıklardan sonra gözlerim bu devasa odayı ikiye bölen camdan duvara takıldı, camdan duvar odayı eşit bir şekilde bölmüyordu ve bir taraf çok daha büyüktü.

Bizim şu an içinde olduğumuz taraf küçük olan kısımdı ve duvara yaslanmış silahlarla dolu raflara baktığımda bu kısımın silah deposu olduğunu anlamam zor olmamıştı. Küçük olan odanın hemen ortasında büyük bir masa vardı ve üstü değişik aletlerle doluydu, sanırım burada silahlara bakım yapılıyordu.