Exo Planet | ChanBaek

⋆ 4 - Saterallerden kaçış!

Luhan'ın cevabından sonra herkes susmuştu ve çıt dahi çıkmıyordu. Korkuyla bakışlarımı üyelerde gezdirdim hepsi gergin gözüküyordu, en çok da gözlerimin takılı kaldığı Chanyeol gerilmiş gibi gözüküyordu.

Bu durumda olmamızın sebebi bendim ve bunu tekrardan idrak etmek başımı eğmeme sebep olmuştu. Buradaki insanların yüzüne bir daha nasıl bakacaktım ben?

"Chanyeol eğer yakalanırsak uçuşlarımız temelli yasaklanacak. Bunu biliyorsun, Sateraller senin ve Suho'nun ailesinin elindeki yetkiyi bir yere kadar umursayacaktır." Luhan'ın sıkıntılı sesini duyduğumda daha kötü olmuştum.

"Biliyorum Luhan biliyorum! Ama ne yapabiliriz? Bu şeyler bizi yakalamadan rahat durmayacaktır." Chanyeol'un gerginlik dolu haykırışı kulaklarımı çınlatmıştı, burada beni en çok korkutan oydu.

"Luhan şimdilik onları atlatmanın bir yolu falan yok mu? Eğer şimdi zaman kazanırsak bir sonraki hareketlerine karşı temkinli oluruz." Suho'nun sakinlik dolu sesini duyunca biraz rahatlamıştım ve başımı hafifçe kaldırıp onlara bakmıştım. Suho tam karşımda duruyor ama hiç de ses tonundan hissettiğim sakinliği göstermiyordu, belki de panik yaratmamak için sakin kalmaya çalışıyordu.

Sözlerinden hemen sonra Suho ekranın önünde duran Luhan'a baktı. Luhan ise elini çenesine koydu ve sanırım bir yol düşünmeye başladı. "Görünmez olabilseydik rahatça kaçardık." Sehun, kucağında Luhan'ın ona fırlattığı yastıkla otururken mırıldandı.

"Buldum! Tanrım Sehun şunu atlatalım seni alnından öpeceğim." Luhan hızla dev ekrana dönüp tuşlara basarken herkes bir anda Luhan'a dönmüştü, heyecanlanıp başımı o yöne çevirdim ve diğerleri gibi Luhan'ı izlemeye başladım.

"Bunu çok önceden planlamıştım.." parmaklarını hızlı bir şekilde tuşlarda oynatırken gözünü ekrandan ayırmıyordu. "Sizi mekiğimizin görünmezlik özelliğiyle tanıştırayım arkadaşlar." Luhan son bir tuşa daha bastıktan sonra gülümseyerek bize döndü.

"An itibari ile gemimiz görünmez durumda, ah övgülerinizi sonraya saklayabilirsiniz." herkes gibi ben de şok olmuş bir şekilde Luhan'a bakarken Luhan geminin dışını gösteren kameraları dev hologram ekrana yansıtmıştı.

"Luhan sen mükemmelsin." Chanyeol hayretler içinde ekrana bakarken mırıldanmıştı, Luhan ise kıkırdıyordu.

"Bakın şimdi.." sözünü yarıda kesip işaret parmağı ile hologram ekran üzerinde görünen gemileri işaret etti. "bunlar Saterallerin gönderdiği gemiler ve bu da.." işaret parmağını bu sefer gemilerin birkaç metre uzağına sürükledi. "biziz, buradayız ama bakın gözükmüyoruz." Gururla gülümserken bu duruma bu gemide en çok ben şaşırmıştım kesinlikle emindim. Görünmezlik teknolojileri de mi vardı? Tanrı aşkına bu nasıl mümkün olabilirdi? Sanırım teknolojik devrim için dünyaya da bir Luhan lazımdı.

"Sizi bilmem ama ben öpücüğümü istiyorum." Sehun gülerek söylendiğinde Chanyeol ona kısa bir bakış atmış ve kafasına vurmuştu.

Jongdae ve Minseok hâlâ ekrana bakıyor, yanlarından geçip gitmiş olan gemileri hayretler içerisinde izliyorlardı. "Bunu nasıl yaptın? Ve tanrım neden benim böyle bir şeyden haberim yok! Hadi ama dostuz biz Luhan!" Jongdae kollarını göğsünde birleştirmiş ve bu durumu çok içerlemiş gibi görünüyordu. Açıkçası benden de bu kadar büyük bir özellik saklansa ben de aynı tepkiyi verirdim.

Luhan gülerek ensesini kaşıdıktan sonra bana kısa bir bakış atıp, ki muhtemelen beni kontrol etmek için atmıştı bu bakışı, tekrardan Jongdae'ye dönmüştü.

"Aslında bu pek kolay olmadı, ancak biliyorsun ki Jongdae hâlâ en zeki benim." Jongdaeden ses seda çıkmayınca somurtan Jongdae'nin yanına adımladı ve gülümsedi. "Affet beni sana sürpriz olsun diye bekliyordum, çalışıp çalışmadığını kontrol etmekle meşguldüm ama bak çalışıyormuş işte."