FAİL'İ MEÇHUL

41 15 2
                                    

Evet arkadaşlar yeni bir bölümle geldim fakat bu sefer bu bölümü iki part olarak yollamayı düşünüyorum. Umarım beğenirsiniz keyifli okumalar...

Part 1:

🔗

""" Ama Sen Yine de biriktir göz yaşlarını
Belki bir gün tutuşturur seni bensizlik
Ama bir gün belki sende beni ağlarsın """

.......


Gülümseyen çocukların içleri hep ağlar sanardım. Çünkü ben her gülümsediğimde , içimden yaşlar dökülürdü omuzlarıma...

Oturduğum evin bahçesinden çocukları izlerdim. Anneleriyle oyunlar oynar , beni de davet ederlerdi.

"Gelemem " derdim , çok sert bir ifadeyle .

Hiçbir zaman bilemediler gelmeyişimi annem kızıyor sandılar hatta .

" Ama ben annesiz oyun oynanmaz sanardım anne"

Önceleri ben oynamaya gitmedim, sonraları da ben utandım bakışlarından . O sokakta hiç arkadaşım olmadı.

Lisedeydim bu sefer arkadaşlarım olsun istedim, hatta seni tanımasın hiçbiri diye en uzak okula gittim. Bir sürü arkadaşım oldu gelip geçici, candan ne bir ailem ne de bir dostum olamadı.

Sordular bana sürekli seni ne masallar anlattım bir bilsen ? Ne güzel anılarımız var zihnimde, ne güzel bir ailem var bulutların üstünde.

Ve kalbim , işte o ,işte tam ortası tamamen hissiz artık. Çünki sevgiye aç ve sana muhtaç büyüdüm ama sana asla kızmıyorum biliyorum ki ben bunları hak ettim ,ben hep senin o istenmeyen kızındım...

Tek tek dökülen damlalar gitgide çoğalıyordu. Gözleri dikkatle beni izlemeye devam ediyordu.

Birkaç dakikadır neredeyse hiç gözlerini kırpmıyordu. Gözlerimiz birbirimizde kenetlenmişti. Benim kahvemde öfke , onun çekik yeşillerinde ise büyük bir belirsizlik başrol oynuyordu.

" Sen kimsin , söylesene " tutmaya çalıştığım gözyaşlarım dan biri daha gözümden yuvarlanırken , yeni bir hıçkırık daha ağzımdan çıktı.

Bedenimi taşıyamayan dizlerim, yağmurun artan ritmine ayak uydurup biranda yere çakıldı. Sanki hiç kalkmamak üzere belki bir daha doğmak üzere.

Acıyan dizlerim , damlaların ateşiyle daha çok alevleniyordu. Ellerim yerdeki taşlara bastırdım. Az daha ve biraz daha elime gelen o çocuksu acıyı hissedene kadar devam ettim.

Susmaya devam ederken bir yandanda beni izledi. Ben ise tamamen hayal kırıklığıyla önünde eğiliyordum.

Birer birer zihnimde gerçekleşen olaylar hayır diyebilmesi için birer umut , bir sürü de nedenler üretiyordu.

O ise sustu , yine sustu ve yine sustu...

Artık onu göremiyordum , göz kapaklarımı gittikçe daha çok birbirine bastırdım.

METRUK  RUHLAR  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin