Bakılmak ve Bakmak/ Kapı 21-30

34 0 2
                                    

 

Şüpheyle yürüdüler ve kilitli olan 21. kapının anahtarını aramak için her odaya girmeye başladılar, birkaç dakika sonra Yol Gösterici Işık bir odanın içindeki çekmecenin üzerinde belirdi. Eda hemen anahtarı aldı ve 21. kapının kilidine takıp yine o 'tık' sesiyle kilidi düşürdü.

  Yine iki tane kapı vardı. Birisinde 0023, diğerinde 0022 yazıyordu, bu sefer hepsi hatırlıyordu, tereddüt etmeden 0022'yi açtılar, ışıklar yanıp sönmeye ve odada şimşek ışıkları belirmeye başladı, şanslarına odada bir sürü dolap vardı ve hepsi zamanında dolaba girebildi.

Mae artık istemese de bir döngüde olduğunu düşündü, çünkü her zaman belirli bir şeyler sürekli tekrarlanıyordu, yüksek sesler, yanıp sönen ışıklar hep aynı canavarın geldiğine işaretti, iki tane kapı olduğu zaman diğer bütün kapılar karalanıyor ve çiziliyordu, bazen karşılarına çıkan odaların kapılarının üzerinde bir sürü çizik oluyordu ve açılmıyorlardı, iki tane kapının olduğu odalarda kapıyı açar açmaz odadaki bir dolap yere düşüyordu, duvara sabitlenmiş olsa bile...

  Yine o yüksek ses geldi ve dolap kapaklarının arasından hızlı bir gölge geçti.

  Örümcekler bile çekmeceden çıkıyordu, odaların ve kapıların dizaynı genellikle aynı veya benzer oluyordu.

  Işıklar yine düştüğü için Noph çakmağını yaktı, Alex'in fenerinin pili bitmişti.
 

  Kızlar 23 e girdiklerinde kapı görmediler, onun yerine bir şömine vardı. Noph etrafı inceledi ve birkaç tablo gördü, -dikdörtgen, kare ve oval- ama tabloların etrafında farklı şekillerde mavi bir şekil vardı.

  Alex "Bence tabloları kenarlarındaki mavi şekillere göre koymalıyız," dedi. Noph "Bencede." dedi ve diğerleri de başıyla onayladı, hepsi tabloları taşıyıp uyan çerçeveye koydu. Şömine alta doğru açıldı ve 0024 yazan kapı açıldı. İçeri girdiler ve çekmeceleri hızlıca karıştırıp 0025'e doğru yürüdüler. Noph, elini Eda'nın sağ tarafına doğrulttu ve "ORAYA BAK!" diye bağırdı, çok geçmeden 'pist' sesi geldi

  Eda tam vaktinde sağ alt tarafına baktı, canavar bağırdı ama bir hasar vermeden gitti. Hepsi derin bir oh çekerek yürümeye devam etti. Çekmeceleri karıştırdıktan sonra yürümeye devam ettiler ve 0026 numaralı kapıyı açtılar. Noph en arkadaydı ve Alex en öndeydi.

  Alex'in karşısında -Noph'un görebildiği yada görebileceği kadarıyla- etrafında mor ışıklar olan ve bir sürü gözü olan bir yaratık, Alex'e bakıyor ve tüm gücüyle bağırıyordu. Alex de öyle. Herkes gözünü birçok gözü olan yaratıktan çekti çünkü hepsinin canı yanıyordu, ama Alex sadece canının acısıyla çığırabildi. Yere yığıldı, hareketsizdi ve hiçbiryerini kıpırdatamıyordu. O ölmüştü..

  Mae Alex'in üzerine atladı, eliyle kalbine bastırdı ve yaşaran gözlerinin ardından bir 'tıp, tıp' diye kalp sesi duymayı bekledi. Ama olmadı. Sadece "O-o yaşamıyor.." diyebildi, ağzı kıpırdamıyordu ve konuşmaktan çok mırıldandınıyordu. Noph ve Eda ona doğru gitmeye başladılar, hiçbir yüz ifadesi yoktu Alex'in yüzünde, sadece iki saniye de ölmenin verdiği gibi görünen bir ifadesizlik vardı. Kimse onu öldüğüne inanmak istemiyordu, ölçülebilecek heryerden kalbini ölçüyorlardı, ama yoktu, hiçbirşey, hiçbir yaşam belirtisi...

  Ağlamak için vakitleri yoktu. Gözleri olan yaratık hala geçiş kapısınının önünde bekliyordu. Onla göz göze yanlışlıkla bile gelirlerse işleri çok zordu. Bu yüzden Mae, "alta bakarak içinden geçmeye çalışacağım" dedi, "en azından yaşamak için denememiz lazım."

  Mae başını yere indirdi, alta bakarak gözlü yaratığın içine doğru yürüdü. 27. Kapının kolunu görene kadar ilerledi, işe yaramıştı. Dönüp diğerlerine, "gelebilirsiniz" dedi. Herkes onu yaptığını tekrarladı. Kimse geriye dönüp bakamazdı, çünkü gözler hâlâ oradaydı.

  Mae kapı kolunu ittirdi ve kapı açıldı. Konuşamadan ilerlediler, bu kadar çabuk unutmamışlardı. Sadece konuşacak halde değilllerdi. Diğer kapılar boyunca hiç konuşmadılar. Artık 3 kişilerdi ve Alex'in bedeni artık gerideydi.





Kapılar/DoorsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin