Bölüm 8

82 7 65
                                    

Bölüm şarkıları;
Ali Kınık, Maça kızı
Hüseyin Alpaslan, Gülümse Anne🥺🇹🇷
Yasin Aydın, Kim o sakallı adam

İyi okumalar❤️

Bol bol yorum yapmayı unutmayınız ❤️

🔥

Başıma saplanan berbat bir ağrı vardı. Dün gece rakıyı fazla kaçırmıştım galiba. Zorda olsa gözlerimi aralamıştım. Evde ölüm sessizliği vardı. Bu kadar sessiz olması hiç hayra alamet durmuyordu. Normalde bağıra çağıra beni uyandırmaya gelirlerdi ama şuan kimseden ses gelmiyordu. Üstümdeki yorganı kaldırıp ayaklandım.

Yavaş adımlarla odamdan çıkıp salona ilerledim. Salona girdiğimde boş olması garibime gitmişti. Yönümü mutfağa çevirdim en azından bir kişi bile görme umuduyla. Ama kimse yoktu. Üst kattan da ses gelmiyordu.

Son olarak bahçeye çıkmaya karar verdim. Çıplak ayaklarımla buz gibi zemine basa basa bahçeye çıktım.

Gördüğüm manzara karşısında adeta yerime mıhlanmıştım.

Mahir amca, Çakır, Emre, Oğuz, Çağan, Yağız ve Çınar elleri arkadan bağlı, dizlerinin üzerine çökmüş yere bakıyorlardı.

"Ne oluyor burada?" diye bir soru çıkmıştı ağzımdan. Yerimden kımıldayamıyordum. Şok geçiriyordum sanki.

Çakır kafasını kaldırıp gözlerimin içine bakmıştı. Diğerleri hâlâ yere bakıyorlardı.

Çakır'ın gözünden bir damla yaş süzüldü yanağına. "Kaç." diye fısıldadı ve başını yine yere eğdi.

Geriye doğru bir adım attım. Gözlerim ayaklarıma kaydı. Gördüğüm şey kandı. Mide bulandırıcı bir kan. Geriye doğru bir adım daha attım ama adımını engelleyen bir bedene çarptım.

"Bizde seni bekliyorduk." dedi arkamda olan beden. Arkamı döndüm ve sesin sahibine baktım. Ardıl. Elinde de bir silah.

"Beni mi?" diye sordum.

"Eğlenceye başlamak için herşeyin sorumlusunu bekledim, yani seni." Dudaklarında şeytani bir gülüş vardı.

"Ne eğlencesi?"

Kolumdan tutup beni bahçenin ortasına sürükledi.

"Gerçekten yediğin bokları anlamayacağımı  mı sanıyordun?" Korkunç bir kahkaha döküldü dudaklarından. "Sen oynadığın kişinin yapabileceği şeyleri bilmeden bir oyuna girdin Narya, olacakların ve olanların tek suçlusu sensin."

"Ne saçmalıyorsun?"

"Pare'yi ben öldürdüm." Silah olan elini kaldırdı. "Bu silahla hemde." Sessiz kaldım.

"Biliyorsun tabi. Ama birazdan olacakları bilmiyorsun."

Tam o sırada Çakır, "Narya kaç." diye bağırdı. Çakır'a dönüp cevap vereceğim sırada çok yakınımdan bir silah sesi duyuldu.

Çakır yüz üstü yere düştü ve kafasından kanlar boşalmaya başladı. Ardıl, Çakır'ı öldürmüştü.

"Ben o kadar sus dedim ama, bak arkadaşların paşa paşa susuyorlar yazık oldu." dedi Ardıl gülerken.

Yürek Ateşi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin