4.Bölüm

57 25 20
                                    

Elim de Zeynep teyzenin bana verdiği defter yanımda da avukat bey vardı. Mektup tarzında yazılan sayfa sayfa yazılar vardı hepsinin üzerinde sayılar yer alıyor ve hepsi bir zarfın içinde duruyordu ve bu zarflar dış kapakla birleştirilmiş ortaya zarflı bir defter çıkmıştı.

"Bunlar..." diyebilmiştim sadece ve içinden birisini elime aldım. Üstünde 10 yazıyordu.

"Sesli okur musun?" dedi Eymen sadece kafa sallayabildim. 

10.Zarf

"Sevgilim,

Bugün evliliğimin 9. günü ve ben yine dayakla açtım gözlerimi. Saat 9'da uyandım diye dayak yedim ben bugün biliyor musun? Sen bana dokunmaya kıyamazken o evlendiğim kuzenim Allah'ın her günü beni dövüyor. Okan yarım saat önce işe gitti ve ben yine kendimi sana yazı yazarken buldum. Birazdan kalkıcam ve sobayı yakıcam sonra yemek sonra temizlik sonra yine dayak yeme faslı. Ah ruh-u revanım ah efsunkarım."

İnanmıyorum Zeynep teyzem başkasına mı aşıkmış? Zorla kuzeniyle evlendirilmiş ve dayak yemiş oha inanılır gibi değil. Ah be kelebeğim neler yaşamışsın sen öyle. Gözlerimden akanlara engel olamıyordum. Sesim gitmiş, kağıt ellerimin arasından kaybolmuştu.

"İstersen ben okuyum" olur diyerek kafa sallamış düşen kağıdı onun kahverengi deri eldivenli ellerine bırakmıştım.

"Ah ruh-u revanım ah efsunkarım senin bakmaya kıyamadığın bu gözlere dün siyah bir bez parçası takıldı ve tecavüz edildi bütün vücudum." 

Eymen duraksadı okuduğu cümleyi içinden bir kere daha okudu dolan gözleriyle Meva'ya baktı. Gözlerinden ateş fışkırıyordu sanki bütün ruhunu bu cümlede unutmuş bir şekilde yere bakıyordu. 

"Devam eder misiniz?"

"Dün gece ben sana ihanet ettim güzel gözlüm dün ben seni gerçekten toprağa gömdüm kirli ellerimle. Hani derdin ya bana "Mübrem olur da bir gün ayrı kalırsa gözlerim gözlerinden olur ya gidersem bu dünyadan kalbim hep senin için atıcak" diye ben dün o siyah bez parçası gibi kalbini kirlettim efsunkarım. Beni affet diyecebilecek yüzüm yok özür dilerim ruh-u revanım."

Gözlerinden akan gözyaşını silip Meva'ya döndü "Bence okumayalım kendimi özel hayatın gizliliği ilkesini çiğnemiş gibi hissediyorum. Sanki Zeynep teyzenin duygularına ihanet ediyormuşum gibi."

"Ne diyeceğimi bilsem konuşucam ama ne diyebilirim ki?"

"Son zarfın içini felan mı açsak daha yeni yazmıştır belki?"

"Olur aç oku benim okuyacak mecalim yok"

Kucağımdan defteri aldı ve en son zarfı buldu. Elleri titriyordu nazikçe açtı zarfı ve yine aynı naziklikle çıkarttı sayfayı ve başladı okumaya.

21.900.Zarf

"Sevgilim,

Bugün benim hayatta son günüm yanına geliyorum ruh-u revanım huzura geliyorum efsunkarım. Nasıl? diye sorduğunu duyar gibiyim. Şimdi şöyle ki iki gün önce beni oğullarımdan birisi aradı ve dedi ki "Eğer paranın yerini söylemezsen ölümün elimden olucak kadın" dedi bana. İnsan annesini öldürür mü ruh-u revanım. Kendi doğurduğun atar mıydı seni bir köşeye? Bende karar verdim ve avukatımla konuştum bütün mirasımı ve parayı Meva'ya bıraktım."

"Neee nasıl ya bütün miras derken?"

"Bunu aslında arabada sana söylemek istedim ama sırası değildi böyle öğrenmeni istemezdim . Zeynep teyze bütün mirası ve o parayı sana bıraktı Meva"

"Korkarak soruyorum bu miras ne kadarlık?"

"3 ev, 2 arsa, 1 otel ve 20 milyon dolar"

Duyduklarıma inanamıyordum Zeynep teyze bu kadar varlıklı biri miydi? Ve neden bana bırakmıştı bütün varlığını. Kalbim sıkışmaya başladı galiba nefes alamıyordum. Gözlerimin kararıp, kapanmasıyla kendimi bıraktım.

BENİ ONLAR DELİRTTİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin