Twitcher & Youtuber / chanmin ✔️

3.9

Finale son 1 bölüm kaldı HAZIR MIYIZ STAYVILLE

*

"Aklıma yapacak hiçbir şey gelmiyor maalesef."

Seungmin Chan'ın yanına taşınalı neredeyse 1 hafta oluyordu. Bu süreç içerisinde evin küçüklüğü yüzünden oldukça zorluk çekmişti. Kıyafetlerini koyacak yer bulamıyordu, hatta Chan kendi gardırobunun yarısını Seungmin'e vermişti. Geri kalan eşyaları da valizde tutmaya devam etmişlerdi.

Düşünceli bir şekilde iki parmağıyla burun kökünü sıktı Chan. "Yeni dolap alıp koysak oda iyice küçülecek."

Seungmin yavaşça başını salladı. Sonra aklına gelen fikirle sevgilisine döndü fakat söylemek konusunda kararsız kaldı. Göz ucuyla biraz streslendiği belli olan adama baktı.

"Ne?" diyerek tek koluyla gencin belini kavradı Chan. "Çıkar ağzındaki baklayı."

"Sen- Nasıl ya?"

"Güzelim ciğerini biliyorum artık. Söylesen mi ne söyleyeceksen?"

"Yayın odası var ya..." diyerek söze girdi Seungmin, bir yandan da çok tepki vermemesi için Chan'ın kolsuz tişörtünün kenarlarını yumruklarıyla sıkarken.

"Hmm?"

Seungmin yutkunmakta zorlandığını hissetti zira kulağının dibindeki sıcak nefes ve derin ses başını döndürmeye yetmişti. Bir haftadır Chan ile kalıyordu ve bu süreç içerisinde öğrendiği bir şey varsa o da Chan'ın kesinlikle evde bıcır bıcır gezen manitayı seven bir tip olduğuydu.

Bu sefer kaçma sırası kendisindeydi fakat aklı bulanıyordu. Chan dudaklarını boynuna hafifçe bastırıyor, minik öpücükler bırakırken de belindeki parmakları olduğu bölgeye daireler çiziyordu.

"Yayın odan burdan daha büyük aslında. Odaları değiştirsek?" diye bir öneri sundu Seungmin.

Chan güzel kokulu boyundan derin bir nefes çekerek başını kaldırdı. Seungmin'in gözlerine, burnuna, dudaklarına baktı bir süre. Kesinlikle dünyalar güzelinden bile çok daha güzeldi sevgilisi.

"Çok sıcak olduğu için geniş ve klimalı odada yayın yapıyorum ben."

Seungmin pes edercesine omuzlarını düşürerek anlayışla başını salladı. Eskiden olsa kesinlikle karşı çıkıp istediğini yaptırabileceğini biliyordu fakat her ne sebeptense şu anda karşı koyacak gücü yoktu. Gerçi, karşısındaki adam burnunın dibinde gözlerinin içine bakarken, hele de arada o gözler dudaklarına kayarken doğru düşünemiyordu.

İki kolunu da Seungmin'in zarif beline sardı Chan. Dudakları birbirine çarparken Seungmin derin bir nefes aldı. Şu an tam olarak neler yaşanıyordu?

"Ama eğer istersen," diyerek söze devam etti Chan. Konuşurken birbirine dokunan dudakları yüzünden hafifçe sırıttı. "Buradaki dolabı iptal edip yayın odasına daha büyük bir tane alırız. Ben yayın yaparken kullanamazsın sadece."

Dudakları kendinden bağımsızca gerilirken kendini sırıtmaktan alıkoyamadı Seungmin. Küçük bir öpücük kondurdu karşısındaki nemli dudaklara. "Konforlu olmaz."

"Olmaz." dedi Chan da, sonradan kendi fikrini saçma bulup yüzünü buruştururken.

"Bence bana taşınırsan tüm sorunlarımız çözülür."

"Sen hala orada mısın?" dedi Chan, ses tonunda hafif yaramaz bir tınıyla. "Sen o konuyu kenara atmadın mı bakalım?"

Sevgilisinin parmaklarının tişörtünden içeri kaydığını hisseden Seungmin, Chan'ın omuzlarına heyecanla asıldı. Son zamanlarda kendisi kaçıyordu ama artık hazırdı, kendini hazır hissettiğinden emindi.