۵ ¹⁴

175 34 44
                                    

Naberrrr

Yine bennn ziptipirtti 😈😈

PQHDPQHDPWH NEYSE UZATMAYALIM-

İyi OKURMALARRR 😈😈😈😈~~~~

******************

~\|Minho'nun ağzından|/

"HYUNJİN HADİ NE YAVAŞSIN ANASINI SATAYIM YA!"

"360 KM KOŞMUŞ GİBİYİM ŞUAN SAKIN BANA YAVAŞSIN DEME MİNHO."

"Yavaşsın?"

"Ya sabır Ya selamet."

Hyunjin ile beraber ağır çekim Jisung'un evine ilerlerken bir yandan da yolda onunla uğraşıyordum.

"Çalıyorum kapıyı hazır mısın?"

"Çal."

"Çalmiyim ya da pahalıdır ya."

"Hah,hah,hah.Günün esprisi bu muydu?"

"Evt.Neyse pft çalıyorum."

Kapıyı çaldığımda her zamanki gibi bizim Savage tilki kapıyı açmıştı.Bir kerede ilk Jisung'umu görsem..Bu asıt surat yerine..Ne olurdu yani..?

"Biraz daha burada durup öylece bakmaya devam ederseniz kapıyı kafanıza geçireceğim ona göre."

"Lütfen geçir Jeongin.Bu arada Hoş bulduk."

"Hoş geldin demedim?Neyse of geçin içeri ne yavaşsınız."

Bu çocuğu bir gün elimle ezeceğim ama...Öyle işte.

"Hoş geldiniz!!!"

"Hoş buldum sevgilim~"

~Yazardan

Jeongin ikisinede iğrenir gibi baktıktan sonra herhangi bir koltuğa oturdu.Hyunjin ise Jeongin'in yanında oturuyordu.Ki Minsung ikilisinin zaten farklı bir koltukta oturmasını beklemiyoruz.

"Jeongin,abicim mutf-.."

"Tamam abi."

Jeongin mutfaktan bir kaç soğuk içecek getirdi ve salondakilere dağıttı.Ardından yerinde oturup içeceğini yudumlamaya başladı.

Hyunjin ise bekliyordu.İlk okulda onu okuldan attıran çocuğun onu hatırlamasını...

"Evet Jisungie.Bu o çok merak ettiğin arkadaşım."

"İsmin...Hwang Hyunjin'idi..Değil mi?"

Dediği şeyin ardından Jeongin'in içeceği boğazında kaldı ve öksürmeye başladı.Hyunjin sırıtıyor,Minho ve Jisung ise ne olduğunu anlamaya çalışıyordu.

"Jeongin yavaş iç!"

"Özür dilerim.."

"Öhm..Her neyse."

"Evet Hwang Hyunjin benim.Jeongin'i sanki tanıyor gibiyim..Yüzü...Konuşması...Sesi...Çok tanıdık."

"Lanet olsun ki öyle."

"Anlamadım?"

"Evet diyorum,ben seni hatırlıyorum.İlk okuldan hani!"

"Ah!Tabiki.İlk okulda onu çok severdim.Ben 4. O ise 2. Sınıf idi.Ama malesef 4. Sınıfta özel bir sebepten dolayı okuldan ayrılmak zorunda kaldım.Çok üzülmüştüm.."

Jeongin dalıp gidiyordu.Hyunjin yıllar sonra oğlanın karşısına çıkmıştı.Ona her şeyi yapabilridi..Çünkü Jeongin oğlanı son gördüğünde ona "Yarın buluşacağız,göreceksin."Demişti...

"Abicim..İyi görünmüyorsun..."

"İyiyim abi bir şey yok."

"Ah,sanırım eski zamanları hatırlayıp duygulandı.Doğrusu...O zamanlara şu an bende geri dönmek isterdim.Jeongin,Gel bir elini yüzünü yıkayalım sende kendine gel ha?"

"Evet iyi olur hadi Jeongin gidin yüzünü yıka."

Oğlan Hyunjin ile beraber lavaboya girdi ve kapıyı kapatıp kilitledi.Yüzüne su sıçrattı daha sonra kalçasını ve ellerini tezgaha yaslayarak hemen önündeki Hyunjin'e döndü.

"Dalga geçiyorsun benimle değil mi?Yıllar sonra karşıma çıkmanın ne manası vardı ha!?"

"Ah,miniğim...Bu kadar sinirlenecek ne vardı?Sana bir gün buluşacağımızı zaten söylemiştim."

"Bana artık miniğim demeyi kesersen sevinirim."

Hyunjin küçüğünün tezgahta duran elini okşamaya başladı.

"Biliyor musun Jeongin..Benden bu kadar nefret ettiğini düşünmemiştim.Yani,reddettin evet ama...Doğrusunu söylemek gerekirse karşındakini hiç düşünmüyorsun."

"Hadi ama nerde kaldınız!"

Jisung'un bağırışı ile birlikte Jeongin ve Hyunjin banyodan çıkıp yerlerine oturdular.Jeongin hiç bir şey olmamış gibi davranmaya çalışıyordu.Jisung fark etmemişti ama Minho bir şey yaşandığını düşündü.Özellikle Hyunjin ve Jeongin sürekli göz teması kurunca Jeongin geriliyordu ve Minho'nun dikkatini çekmişti.Aman be boşver.Minho'nun Jisung'u varken neden Jeongin'e baksın ki?Değil mi Lee?

-AFTER DAY ✊👊-

Jeongin hazırdı.Sonunda planının son kısmını uygulayacaktı.Öyle bir şey aypacaktı ki,Felix ile araalrı bozulmadan ayrılacak;Onun aksine Minho ile Felix'in arası bozulacaktı.

"F-Felix benimle gelir misin seninle...Bir şey konuşmam gerek..."

"Jeongin..İyi misin?"

"Konuyu f-fazla uzatmayacağım Felix...Bizim...Ayrılmamız gerekiyor.."

Jeongin bunu yaparken ne yapıp ne edip ağlıyormuş gibi görünmeyi başarmıştı.Bu çocuk fazla zeki...

"A-ama neden Jeongin..Bir şey mi oldu?"

"Hayır Felix..Sadece...Abin...Y-YANİ SENİN VE BENİM..BİZİM İYİLİĞİMİZ İÇİN ÖZÜR DİLERİM KÜÇÜK CİVCİVİM GERÇEKTEN ÇOK ÖZÜR DİLERİM..."

Felix 'Abin' kelimesini duyduğunda...Düşündüğü şey abisinin Jeongin'i tehdit etmiş olmasıydı...

"A-abim...mi..?"

"Hayır..Sadece ayrılmamız gerek Felix...Lütfen,daha fazla üzerime gelme.Çok özür dilerim meleğim.Unutma,seni ne olursa olsun daima seveceğim.."

Jeongin ağlayarak hızlı adımlarla odadan çıktıktan sonra aniden ciddileşti.Çocukdaki kişilik değiştirme hızı kimsede yok.Felix ise ağlıyordu..Abisinin bu kadar ileri gideceğini düşünmemişti.

—————————

SELAMMM YİNE BEN BAŞINIZIN BELASIIII ziptipirtti

YOKSA BELANIZIN BAŞI MI DEMEM GEREKİYORDU?!?!!?!?!?!

Ulan ben ne kadar zekiymisim anasını fic de o kadar Jeongin diyoz ama cocugun yaptığı her halt benim aklıma geldi..

Heheh herkesin bir uzmanlık alanı vardır.

Neyse görüsürüz sonea dur bari 650 kelime olsun a a a a a a-

Hadi byeeee <3

İmpossible ✓ Minsung Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin