mutlu etmek çok kolay

150 18 13
                                    

Zhan geceden beri uyuyordu.

Sabah gözlerini açtığında karşısında annesini gördü.

"Anne!"

__

Zhan uyuduktan sonra yibo zhan'in ailesini buraya getirmek için gece yola koyulmuştu.

Eve vardığında bayan yu hiç beklemediği kişi ile şaşırdı.

"Wang yibo?"

Bayan yu'nun evde yankılanan sesi ile ailenin diğer üyeleri de kapıya geldi.

Jianmin direk konuya girdi,

"Yibo burda ne işin var?"

Yibo ise karşısında ki aileye göz gezdirdikten sonra,

" Anne zhan sizi özledi hemen şimdi benimle eve gelin."

Madam yu oğlunun adını duyunca 2.kez düşünmeden ev halkına gidiyoruz demiş ve çoktan yola koyulmuşlardı.

Eve vardıklarında yibo onları misafir odalarına alıp zhan'in geçici olarak kaldığı salona gitti.

Sabah madam yu çok erken kalkıp mutfağı kullanmak istediğini söylemiş yibo da temel malzemelerin yerini gösterip zhan'in yanına gitmişti.

Tüm yemekler hazır olduğunda madam yu zhan'i uyandırmak için içeri geçti.

__

"Günaydın zhan-zhan."

Zhan tüm ailesini karşısında görünce çok mutlu olmuştu.

Ailesi burdaydı.

"Anne...siz ne zaman geldiniz?"

Kadın oğluna sıkıca sarıldı.

"Anne izin ver kardeşime sarılayım!"

Lulu isyan edercesine haykırdı.

Lulu da kardeşine sarıldı.

"Yeğenim nasıl?"

"O iyi abla~"

Qiren'in sesi ile zhan tekrar yatağa oturdu.
Yaşlı adam elinde olsa zhan'in kıpırdamaması için onu bağlayabilirdi de.

"Zhan yine yemeğini geç yedin değil mi?"

Zhan bu duruma alışıktı.

"Amca...şey henüz yemedim."

Qiren bunu duyar duymaz yibo'yu yanına çağırdı. Bu yaşlı adam zhan'in ve bebeğinin sağlığı için her saniye zhan'i yemek yemeğe zorluyordu.

Wang yibo saniyede buradaydı.
Zhan resmen acıyan gözlerle yibo'ya baktı.

"Yibo! Zhan henüz yemek yememiş! Sana her saat başı yemek yedireceksin demedim mi?"

Ve yibo'nun günlük azarlanma saatti gelmişti.

Hadi ama amca zhan sadece hamile!
Bunu defalarca kez duymuş olan Qiren'in kulaklarında çınlıyordu bu ses, ama o kimseyi dinlemiyordu.

Yaz ayının sıcak güneşi yeryüzünü ısıtıyor, kuşlar dışarıda cıvıldıyordu.
Kelebekler ordan oraya uçuyor sokak kedileri dışarııyı canlandırıyordu.

Ama zhan'ın içi daha canlıydı.
Çünkü ailesi onunlaydı.

Zhan ailesi geldiğinden beri daha canlı daha iyi görünüyordu ve bu fark Wang ailesinin gözünden kaçmadı.

Qiren memnundu zhan'in ruhsal sağlığı ne kadar iyi olursa bi o kadar iyi olurdu.

"Haikuan, zhan'in ailesi, bebek doğana dek burda kalsa ne dersin?"

Gözleri zhan'in üstündeydi.
Zhan ablası ile mutlu bir şekilde şakırdarken yibo onca insanın içerisinde gözleri ona odaklı yüzünde gülümseme ile onu izliyordu.

Zhan ara sıra kızına dokunup birşeyler anlatıyor ablası ise ara sıra zhan'in yumuşak saç tellerini okşuyordu.

Zhan ailesi ile ne kadar süre vakit geçirdi bilinmez ama en sonunda yorgun hissetmiş ve annesinin şefkatli dokunuşuyla uykuya dalmıştı.

Madam yu zhan'in uyuduğundan emin olduktan sonra Wang ailesinin yanına geldi.

Gözleri yibo'da oturdu.

"Oğlum burda güvende olduğunu söyledi..ve onu gerçekten mutlu gördüm..."yibo'ya ithafen devam etti.

"Onun güvenini kazanmak,onun mutlu olması için temel bir adımdı.gördüğüm kadarıyla bu adımı başarıyla atmışsınız."dedi tek kaşını kaldırımış odak noktası yibo'dayken.

Yibo kendini çok gergin hisseti çünkü kadının cümlesinde ki her bir anlam yibo'ya bir kurşun gibi acı verecek kadar söylenmişti.

Ama yibo alınmadı.
Xiao ailesi yibo'yu alt üst etmişti ve yibo durumdan memnundu!

"Evet bayan xiao, zhan burda güvende olduğunu hissediyor ve dile de getiriyor endişelenmeyin artık,ayrıca ben varken zhan'a hiç bir zarar gelmesine izin vermem bu konuda endişelenmeyin."

Qiren amca doğrudan doğru olan cümleleri kurdu.
Bunun üzerine kadının dudakları kıvrıldı.

"Bundan hiç şüphem yok bay wang."

Kadın Qiren'in biraz önce zhan'a yönelik olan korumacı tavrına vurgu yapmıştı. Bunun üzerine yaşlı adam gülüp bay xiao'na döndü.

Onlar belli bir sohbete dalmışken cheng lulu ve yibo da bahçeye çıktı.

Cheng direk lafa girdi.

"Bu defa eğer bu defa da kardeşimi incitecek birşey yaparsan Wang yibo! Bu sefer senin peşini bırakmam!"

Yibo sessizce cheng'i dinledi.
Ardından lulu,

"Yibo...zhan-zhan'ım sana güvendi ve belli ki güvenmek istiyor lütfen bu defa fevri davranma ve atacağın adımı 2 kez düşün. Bildiğim kadarıyla kardeşimi seviyorsun sevmeye devam et ama kırmadan, eğer öyle yaparsan onun sevgisini kazanırsın..beni ablan olarak gör ve söylediklerimi unutma."

Yibo bu defa konuştu.

"Evet...abla sana söz veriyorum."

Tek söylediği buydu ve lulu bu cümlede gerçekten pişmanlık hissetti.
İçi rahatladı. Yibo artık zhan'i kırmazdı onu hep korurdu.
Bu nedenle cheng'e göz göze geldiğinde susmasını işaret edip yürümeye devam ettiler.

Zhan'in uyumasından çok saat zaman geçmişti.

Yibo hemen zhan'ın yanına döndü hâlâ uyuduğunu görünce yanına gidip yatağa yerleşti zhan'in başını nazikçe kaldırıp göğsüne yerleştirdi.
Ardından o ipeksi saçları okşamaya başladı. Ara sıra ipeklerin arasına küçük masum öpücükler bıraktı.

Ve tüm bu olanların olmasını isteyen ve dileyen herkes bu sahneyi izliyordu.

Wang ve xiao ailesi ikilinin artık mutlu olacağını biliyordu.

İki aile huzur ve mutlulukla sohbet etmeye devam etti.

Yibo ise kucağında zhan ile uyuya kaldı.

______________________________________

Çok ponçik bir bölümüdü :)

Yizhan'la kalın sağlıcakla kalın 😘

doktorum ~YİZHAN~(Omegaverse)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin