Kanasusamışlık

27 3 0
                                    

Grup ve Taro hâlâ Rokurokubi'den kaçmaya devam ediyorlardı. Rokurokubi kanasusamış gibi çok hızlı bir şekilde gürültülü uğultular çıkararak koşmaya devam ediyordu. Ama grup ve Taro'da yavaş değildi. Grup ve Taro ileride fazla küçük olmayan ama yolun tam ortasında olan bir gölet gördüler. Göletin yanında dolaşıp yavaşlamak yerine göletin tam ortasından karşıya atladılar. Rokurokubi'de aynı şekilde hızlı bir şekilde atlayacakken uzun boynu yüzünden dengesini kaybedip gölete düştü. Rokurokubi göletten çıkana kadar grup ve Taro hala kaçmaya devam ediyordu. Grup ve Taro çalılardan ve ağaçlardan sıyrılarak kaçmaya devam ediyordu. Rokurokubi onların izini kaybetmişti. Grup ve Taro yollarına devam ediyordu. Uğultular kesilmişti. Her şey çok sessizdi. Kimse konuşmayı göze alamıyordu. Sesleri Rokurokubi'yi yakınlara getirebilirdi. Rokurokubi çok tehlikeliydi. Hem güzel hem de çirkin bir insanın vücüt bulmuş hâliydi. Grup ve Taro hâlâ yürümeye devam ediyordu. Her şeyin ardından sonunda bir kaç oturak olan parka benzeyen bir yer bulmuşlardı. Orada bulundukları yerin bir haritası vardı.

Taro "Sonunda buradan gideceğimiz yere ulaşmak için bir ipucu!" Dedi. Herkes haritayı inceledi ve ulaşacakları yerin artık o kadar da uzak olmadığını anladılar. Yollarına devam etmeye karar vermişlerdi. Yürümek onları tekrar yormaya başlamıştı. Ayaklarından sanki ter yerine kara sular akıyor gibiydi. O kadar yorulmuşlardı ki sanki halisinasyon görüyormuş gibi sendeleyerek yürüyen grup üyeleri vardı. Kazuko ve Taro tek doğru düzgün yürüyebilen kişilerdi. Ama yine de yollarına devam ediyorlardı. Çünkü pes edemezlerdi. Pes ederlerse bu canlarına bedel olurdu. Ve hiç kimse canını boşu boşuna uzun boyunlu bir canavara yem olarak harcamak istemez. Insanlar yaşamak ister , mutluluk ister , özgürlük ister. Ama bu şu an da onlar için çok zordu. Onlar ellerinden geleni deniyordu. Ama yollarına devam etmek zorlaşıyordu. Sanki ölüm de beraber onlarla geliyordu ve birisinin canını almak için hazırdaydı. Onlar da yerde büyük bir kumaş bulmuşlardı. Ayrıca hava da iyice kararmış , hava iyice soğumuştu. Taro yanındaki çantadan kendi çadır yapma kitini çıkardı ve "Bu geceyi bu çadır yapma kitindaki malzameler ile içindeki fermuarlı sönük çadırı şişirip içinde geçirebiliriz." Dedi. Herkes onayladı ve çadırı kurdular...

Yağmur yağmaya başlamıştı. Çadıra vuran yağmur sesleri grup ve Taro'nun uykusunu getirmişti. Grup ve Taro çadırı kurarken sanki terk edilmiş süsü verip giriş fermuarını kapatıp uyumaya başlamışlardı. Nedeni ise Rokurokubi bu kadar düzgün bir çadır görse kontrol etmek isterdi çünkü grup ve Taro'nun için de olacağını düşünürdü. Grup ve Taro çadırın içinde olabildiğince rahat uyumaya çalışıyordu. Sabah olunca hiç kimse uyanmadan önce Taro uyanıp kafasını fermuarlı girişteki fermuarı çok azcık açarak dışarı baktı ve etrafı kolaçan etti. Sonunda sabahtı ve Rokurokubi etrafta değildi. Taro herkesi uyandırdı ve herkes çadır kurma kitine malzameleri toplayıp geri koydu ve yollarına devam etmeye başladılar. Bu sefer gerçekten hızlı gidiyorlardı. Çünkü sonunda enerjilerini toparlamış ve yolculuklarına hazırlardı. Daha sonra ise yollarına devam ederlerken karşılarına kanasusamış bir ayı çıkmıştı. Herkes olabildiğince sessiz kalmaya karar vermişti. Ayı onları fark etmedi ama yaklaşık on iki geyiği orada öldürmüştü. O on iki geyik ayının sadece kahvaltısıydı. Grup ve Taro çok korkmuştu. Ama bir şekilde kendilerini tam belli etmeden kaçmayı başardılar derken Tobias bir dala bastı ve bir çıtırtı sesi geldi. Herkes daha ayı bakmadan kocaman yosun tutmuş bir taşın arkasına saklandı. Bu herkes için gerçekten çok gericiydi. Ayı içlerinden birini tek bir pençede kan kaybı olayından dolayı öldürebilirdi. Ayı azcık uzaklaştıktan sonra grup ve Taro yollarına devam ederek rotalarından sapmadılar. Ama bu ayı olayı onları çok korkutmuştu. Ayı gerçekten kanasusamıştı. Sanki su yerine kanı tercih edecek bir hayvandı o ayı. Ama grup ve Taro yollarına devam etmekte kararlıydı. Sonunda bu kasvetli yerden çıkmışlardı...

Japon Efsaneleri - RokurokubiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin