İnanılmaz geçişli bir geçiş bölümü çünkü finale yaklaştık...
•••
"Mingi-ah her yerim tutulmuş."
Mingi üzerinde kıpırdanan çocukla gözlerini açmaya çabaladı. Kemikleri kırılmış kadar acıyordu.
Sandalyeden koltuğa geçmeyi akıl edebilmişti, onu da yapmasaydı büyük ihtimalle yürüyemeyecek halde olurlardı.
Yunho ayağa kalkıp yüzünü ekşitti. Mingi de peşinden kalkıp elini beline koydu. Yaşlı dedelerden daha beter haldelerdi.
"Sanırım... Eve temizlikçi çağırmam gerekiyor."
Yunho'nun bakışları dedektifin baktığı yöne döndüğünde yerdeki kırık tabakları ve bardakları gördü.
Umutsuzca başını salladı.
"Sanırım..."
•••
"Seonghwa! Uyan artık."
Hongjoong çıplak bedeninden utanmadan kendisini büyüğün üzerine attı. Artık uyanmasını istiyordu. Sıkılmıştı.
"Hwa!"
Bu adam uyanacak gibi durmuyordu kesinlikle. Kendisini biraz daha kulağına yaklaştırıp çenesini omzuna yaslası.
"Oppa~"
Beline dolanan kollarla altındaki beden üste geçtiğinde Hongjoong panikle donakaldı.
"HONGJOONG!"
•••
Jongho elindeki anahtarı sevgilisinin sargılı avucuna koydu. Arkasına geçip sarılırken omzuna kelebek öpücükleri bırakıyordu.
"Artık gözümün önünde olacaksın."
Olanlardan sonra Jongho Yeosang'ı orada bırakmak istememişti ve bunun üzerine bürosunun alt katındaki boş dükkanı kafeye çevirmeye karar vermişti.
Yeosang dudağının kenarındaki yaraya rağmen gülümseyerek büyüğün yanağını okşadı.
"Deja vu yaşıyorum."
3 yıl önce...
"Bay Kang, dükkanın sahibi birazdan burada olacak ama mutfak yaptırmanız konusuna pek sıcak bakmıyor."
Yeosang sinirle güldü.
"Satın alacağım diyorum! Mutfak yaptırıp yaptırmamamdan bu hastalıklı herife ne! Beni delirtmek mi istiyorsunuz kaç gündür?"
Genç adam gergince dudaklarını dişledi ve hafifçe yaklaştı siyah saçlı çocuğa.
"Sorun da bu Bay Kang... Adam size dükkanı satmak istemiyor, kiralamak istiyor."
Yeosang şaşırarak kaşlarını çattı ve sadece idrak etmeye çabaladı. Gerçekten onunla oyun mu oynuyorlardı? Bunun başka açıklaması olamazdı.
Sinirle genç emlakçıya döndü ve parmağını tehdit edercesine salladı.
"Bakın, boşverin gitsin. Bu dükkanı tutmuyorum."
Siyah saçlı sinirle arkasına döndüğünde kendini arkasındaki çocuğa çarpmamak için son anda tutmuştu.
Siyah takım elbisesi beyaz gömleği gümüş yaka iğnesi ve korkunç bakışlarıyla oldukça iyi görünen bir adam neden arkasında dikiliyordu ki.
Üzerindeki tüylü crop ve bol kot pantolonla Yeosang gerçekten çok ciddiyetsiz duruyordu.
'Bağırsam benden korkarlar mı?' diye geçiriyordu içinden
"Bay Kang. Değil mi?" dedi önündeki adam.
Tanrı aşkına kolları neden kendisinin beli kadar olmak zorundaydı ki?!
"Evet..." diyebilmişti birkaç adım geri giderken.
Gözleri arkadaki siyah arabaya ve yanındaki şoföre ilişti.
Neden her şey bu kadar siyahtı, neden bu adamlar bu kadar ciddiydi.
"Daha ayrıntılı konuşmak için bir yere geçelim isterseniz, köşede güzel bir kafe var."
Yeosang yutkunarak başını salladı.
"Pekâlâ."
Jongho gence yol verdikten sonra ellerini cebine sokarak arkasından yürümeye başladı.
Şoför ön koltuktaydı ve ikisi arka koltuğun iki yanına yerleşmişti.
Yeosang telefonunu çıkarttı ve Jongho'nun görmediğini sanarak yana eğip Yunho'ya mesaj attı.
Yeos:
Dükkan sahibi tam bir DADDYYuyu:
YEO £,!\£€*|>]'cos£\!|£'aşxö
NE DİYOSUNYeos:
Beğendim.Yuyu:
Seni tek başına mekan bakmaya göndermek hataydı çığlık atıyorumYeos:
Öyle deme 😢
gerçekten kollarını bir görsen felaket
yükseliyorum şu anYuyu:
Elin adamıyla fingirdemeden kapatır mısın bu lanet günüYeos:
Gece fingirderim o zamanYuyu:
...Yeos:
:)Yuyu:
Neredesin şu an.Yeos:
Kafeye gidiyoruzYuyu:
NEYeos:
Hayır date falan ayarlamadım."Henüz." dedi Yeosang'ın yanından yükselen arsız ses.
Ufak beden telefon ekranını kilitleyerek utançla bakışlarını ona çevirdi.
Umarım bu ona yönelik bir şey değildi.
Bu kadar keyifle sırıtmak zorunda mıydı? Bu yavşaklığının bir gün başına bela açacağını biliyordu. Ve o gün gelmişti.
"Dükkanı size nasıl isterseniz o şekilde vereceğim Bay Kang, artık gözümün önünde olacaksınız."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Judas // YunGi
FanfictionMingi, gündüzleri Seul'deki en iyi dedektifti. Geceleri ise kendi hükmünü kendisi veren bir yargıç. Şehir Üniversitesindeki son sınıf öğrencisi Jeong Yunho ise nefesi kadar yakınında olan takıntılı dedektifi tanıdığında, Judas'ını bulduğunu fark e...