7- O BEN DEĞİLİM HİÇBİR ŞEY OLMADI!

458 64 23
                                    


Merhaba güzel kızlarımm 💃🏻💃🏻
Nasılsınızzzz??🥰

Yorum ve beğenilerinizi bekliyorum bebeklerr 💅🏻💜





"Ya sıkmayın yanaklarımı ama" Buse halinden memnun ama yalancı bir kızgınlıkla biyolojik abilerime söyleniyordu.

Onun yerinde olmak ister miydin? Evet diye haykıran içimdeki kız çocuğuna çok kızgındım. Beni hiç sevmeyecekler miydi?

Aklım bir Çınar'da bir de beni kesin sevmeyeceğini emin olduğum biyolojiklerdeydi. Didar Buse'nin saçlarını karıştırıyordu, Karan sinir olması için ikide bir elini koltuk altına götürüp tikiyle oynuyordu. Eren ise şakacı siniriyle Buse'yi kurtarmıştı. Nasıl güzel gülüyor ve mutlu oluyorlardı. Ben onları izlerken Buse'nin attığı bakışlara sahte tebessümle cevap veriyordum.

Buse'nin abiler şu an aramızda yoktu 10 dakika önce gelen telefon ile ikisi de çıkmıştı. Gözlerimi onlardan çekip tablolara yönelttim belki bu şekilde daha az üzülürdüm.

"Ayda" diyen Buse'nin sesine lanet ettim. Soru sorma bana!

"Hmm" dedim cevap verecek halim bile yoktu. Konuşmaya başlasam neden onu seviyorsunuz beni neden sevmiyorsunuz diye ağlayabilirdim.

Tepkilerimi yeni yeni fark eden üçlü bana bakarken düşünceli gibiydiler.

"Neden bize katılmıyorsun?" sesi gerçekten meraklı ve samimi gibiydi. Biyolojiklerden ayrılmış tebessümle benden cevap bekliyordu.

"Kusura bakma kendimi biraz yorgun hissediyorum" ve dışlanmış demek istedim ama sustum.

"Ne kusuru sorun değil" heyecanla ellerini sallayıp dudaklarını araladı. Fazla mı enerjik?

Acaba odama çıksam ayıp olur mu? Hem daha fazla bu hallerini görmemiş olurdum.

"Küçük Hanım o dengesiz seni rahatsız ediyor mu?" diye soru sordu Karan. İlgiyle Buse'den çıkacak cevabı bekliyordu. Eren ve Didar'da dikleşmiş sabırsızca cevap bekliyordu.

Buse'nin gülen yüzü soldu salık bıraktığı saçlarını eline alıp oynamaya başladı. Kısık ve durgun sesiyle "Hayır" deyip başını da sağa sola salladı.

"Emin misin Buse?" Didar şüpheyle sormuştu.

"Eminim Didar abi" durgunluğu devam ediyordu. Ne olmuştu ki?

"Eğer do-" Eren'in konuşmasını hızla kesti Buse.

"Gerçekten görmedim onu o günden sonra hem sizden çok korkmuştu hiç karşıma çıkmadı. Lütfen abimlere söylemeyin" gözleri dolmuş umutla biyolojiklere bakıyordu.

Onlar Buse'yi korumuştu. Beni korurlar mıydı?

Kalbimdeki bu sızıda neydi böyle. Buse ne kadar da şanslıydı. Ben içim içimi yiyerek Çınar'ı düşünürken onun yanında iki abisi ve benim biyolojikler vardı. Benim ise kimsem.

Furkan abiye bile her şeyi anlatmamışken ondan yardım istemek çok saçmaydı. Hem artık o aileden değildim benim yüzümden daha fazla yıpranıp kavga etmesine gerek yoktu. Barlas abime anlatmak çok istiyordum ama tepkisinden çok korkuyordum. Ya bana inanmazsa. Evet bana çok iyi davranıyordu ama bu gibi durumlarda nasıl tepki verdiğini bilmiyordum ki.

Hem ben öyle kolay kolay kendini açan bir insan değildim. Yağmur'a bile 3-4 ay önce tüm her şeyi anlatmışken Barlas abime anlatmak kolay değildi.

Peki ben ne yapacaktım?

Konuşma sesleri kulağımda uğuldarken ben hala düşünüyordum. Ağlama ve iç çekişlerle tekrar Buse'ye baktım. Yüzümden küskün bir tebessüm belirdi. Biyolojiklerin hepsi Buse'yi sarmış teselli ediyordu. Kalbime oturan yumruyla istemsiz elimi yine göğsüme götürdüm. Geçmesini umarak sertçe elimi bastırdım.

AKÇALI AİLESİ - Gerçek Aile KurgusuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin