Anlaştıkları gibi saat 4'te buluşma yerindeydiler.Herkes malzemelerini getirmişti fakat herhangi bir tüpleri yoktu.Robert deneyi bardaklarla da yapabileceklerini söyledi.Herşey çok güzel gidiyordu.Sırası ile karıştırmaya başladılar.
Çok korkak olan Sarah, patlar korkusuyla kapının yanında gözlerini kapatmış duruyordu.Tam son maddeyi dökerlerken bir fokurdama sesi duydular.Bir anda önlerine boylarının iki katı büyüklüğünde olan uzay renginde bir portal açıldı.Ne olduğunu anlamadan çok uzakta olmasına rağmen Sarah'da dahil hepsi portalın içine çekildi.Daha önce hiç görmedikleri bir yere indiler.Yerler yemyeşil çimlerle doluydu.Çok güzel bir yere benziyordu.Sarah bir tabela görmüştü."Arkadaşlar burada bir tabela var!"diye bağırdı.
Tabelada 'Serit' yazıyordu. Bu da ne demek oluyordu? Neredelerdi?
6 arkadaş şaşkınlık içinde etrafa bakınıyorlardı.Bildiklerine göre haritada böyle bir yer yoktu. İleride çitle çevrili bir kapı vardı. Orada bir insan vardır umuduyla yürümeye başladılar.Her yer olması gerekenden fazla güzeldi.Hiç görmedikleri çok güzel renkleri olan kokulu çiçekler kendilerini iyi hissetmelerine yardım ediyordu. Nihayet çitlerin yanına geldiler.Uzaktan eski gibi dursa da yakından bakınca şehirdeki binaların altın,yakut ve zümrütten yapıldığını gördüler.Gittikçe daha da güzelleşiyordu.Hayallerindeki evler bile bu kadar güzel değildi.
Jesica takılara,parlak ve süslü şeylere bayılırdı.Kendini tutamadı koşmaya başladı.Biraz daha ilerleyince bu çitlerin içinde bir şehir olduğunu anladılar.Robert düşünceli bir şekilde,
"Serit, hmm.." diye mırıldanıp devam etti.
"..Bu zamana kadar okuduğum hiçbir kitapta Serit diye bir yer görmedim.Coğrafya kitaplarında da haritada da yazmıyordu" diye söyleyince Jonh adeta bir kız gibi çığlık atarak koşmaya
başladı.
Acıkmış ve yorulmuşlardı.Fakat buradan en kısa zamanda çıkmak, evlerine gitmek istiyorlardı.Yanlarında veya şehrin içinde onlara bilgi verecek kimse yoktu.Çaresizce etraflarına bakınırlarken Maria bir restorant gördü.Oraya gidip ihtiyaçlarını giderecek sonra burdan çıkmanın yoluna bakacaklardı.Restorant içerisinde çok güzel süslenmiş,yemekler konulmuş 6 kişilik bir masa duruyordu.
Neden 6 kişilikti? Kim hazırlamıştı? Yoksa onları izleyen biri mi vardı? Sam açlıktan hiçbir şey düşünemiyordu.Yemeklere bakakalmıştı. Ağzı sulanmıştı. İçinden"Ne kadar da güzel görünüyorlar" diye geçirmişti.
Maria,"Arkadaşlar bir an önce sofraya otursak iyi olur.Sam çok acıkmışa benziyor" dedi. Sam hariç hepsi olanları düşünerek yavaş yavaş yerlerine oturdular. Sam oturur oturmaz yemeye başlamıştı. Tüm masayı silip süpürmüşlerdi. Jesica yukardan bir ses duydu.İlk önce yanlış duyduğunu düşündü.Ama tekrar duyunca tedirgin olup arkadaşlarına,
"Sesi duydunuz mu?"dedi.
Hepsi hayır anlamında kafalarını salladılar.Jesica"Dinleyin."dedi. Bütün restoranı bir sessizlik kaplamıştı.Merdivenlerden inen birisi vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~Yanlış Deney~
PertualanganDaha önce hiç ödev yaparken başka bir dünyaya gittiğiniz oldu mu? Ya da eve dönüş için çok zor yollardan geçtiniz mi?Aslında sadece birer öğrencilerdi.Herşey kimya ödevini yaparken oluşan terslik sonucu başladı.Uzun uğraşlar ile evlerine ulaşmaya ç...
